Yaşamının son 11 yılını önce diş ağrısı sanılan ancak daha sonra trigeminal nevralji olduğu anlaşılan ağrılarla geçiren 79 yaşındaki Zülfiye Keser, kızının bir televizyon programında izlediği Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Adem Yılmaz'ın yaptığı başarılı ameliyatla sağlığına kavuştu.
Keser, 2008'de gözüne ve çenesine vuran şiddetli ağrılar nedeniyle bir üniversite hastanesine başvurdu. Burada yapılan tetkiklerinde ağrıların diş kaynaklı olduğu düşünülen hastaya, 6 kez damak ameliyatı yapıldı.
Operasyonlar sonucunda dudaklarında da hissizlik oluşan Keser'e ilaç tedavisi uygulandı ancak ağrılarında hiçbir düzelme sağlanamadı.
Sonradan Keser'in hayatını kabusa çeviren ve yüzünün sadece bir bölümünü şiddetli ve aralıklarla etkileyen ağrıların kaynağının trigeminal nevralji olduğu saptandı.
Keser'in hayatı, ağrılardan hiçbir zaman kurtulamayacağını düşündüğü sırada kızının televizyon programında izlediği Prof. Dr. Adem Yılmaz'a ulaşmasıyla değişti.
Keser, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Klinik Şefi Prof. Dr. Yılmaz tarafından yapılan başarılı ameliyat sayesinde ağrılarından kurtuldu.
"11 yıl boyunca hayatım zindana döndü"
Uzun yıllar ağrılarla mücadele eden Zülfiye Keser, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2008'den beri her gününün ağrılarla geçtiğini, bu nedenle hem kendisinin hem de çocuklarının ızdırap içinde yaşadığını söyledi.
Keser, ağrıların ilk önce diş ağrısı olarak düşünüldüğünü ve 6 kez ameliyat edildiğini belirterek, şöyle devam etti:
"Yaklaşık 11 yıl boyunca hayatım zindana döndü. Ağrılar nedeniyle yemek yiyemez hale geldim. Yemek zamanı geldiğinde sürekli korkuyordum. Hep, 'Bu yemeği nasıl yiyeceğim', 'Ağrım olacak' mı diye düşünüyordum. Ama Allah'a çok şükür geçtiğimiz ekim ayında bir televizyon programında kızım doktorumu dinlemiş. Daha sonra çocuklarım hemen Adem hocaya ulaştı. Doktorum muayenemi ve tetkiklerimi yaptı ve ameliyat olmam gerektiğini söyledi. Ben önce Allah, sonra doktoruma güvendim. İyi ki ameliyat oldum, şimdi hiçbir ağrım yok. Allah'a çok şükür, bu ağrılar bir daha gelmeyecek."
Türkiye'de yılda 2 bin, 2 bin 500 yeni vaka görülüyor
Prof. Dr. Adem Yılmaz da trigeminal nevraljinin alt ve üst çeneyle gözün duyusunu sağlayan sinirin baskı altında kalmasıyla ilgili bir ağrı hastalığı olduğunu dile getirdi.
Hastalığın toplumda her yıl 100 binlik bir popülasyonda 4-5 kişide görüldüğünü aktaran Yılmaz, Türkiye'de yılda 2 bin, 2 bin 500 yeni vakanın ortaya çıktığını söyledi.
Yılmaz, "Hastalık, trigeminal sinirin beyin sapından çıktığı yerde damarla birbirine yapışık olmasıyla meydana geliyor. Şiddetli çene ağrısına yol açıyor. Bu yüzden 'delirten', 'çıldırtan' hastalık gibi ifadeler kullanıyor. Bazen bu ağrılar o kadar şiddetli oluyor ki hastalar intiharı dahi düşünebiliyor." şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Yılmaz, hastalığın tespit edilmiş bir sebebinin olmadığını dile getirerek, şu bilgileri verdi:
"Kalbin her kan pompalamasında bu damar şişip hareket ettiği için sinire baskı yapıyor. Kalbin kan pompalamasında o damar sinire bastıkça da çeneye vuran ağrı oluşuyor. Aslında ileri trigeminal nevraljiler dayanılacak hastalıklar değil. Bunun genel olarak üç şekilde tedavisi mümkün. İlaç, radyo frekans dediğimiz dağlama yöntemi, üçüncüsü de cerrahi yöntem. Ameliyat yapılan bölge, konumu itibarıyla hassa bir bölge. Ameliyat yapabilmek için oranın anatomisine iyi hakim olmak ve cerrahi beceri anlamında da belli bir tecrübenin üzerinde olmak gerekir. Çünkü bu çok spesifik, özel bir konu."
Ağrılar doğru tedaviyle yüzde 100 geçiyor
Prof. Dr. Yılmaz, bu hastalıklarda erken teşhisin çok önemli olduğunu, trigeminal nevraljiye benzer birçok değişik nevraljilerin ve diş problemlerinin olduğunu, bu nedenle de teşhisin gecikebileceğini ifade ederek, "Zaten hastalar genelde bizden önce diş hekimlerine gidiyorlar. Bize gelene kadar birçok dişi, hatta bütün dişleri çekilmiş hastalar var. Burada tabii diş hekimlerine önemli bir mesaj vermek lazım. Bu tip çene ağrısıyla gelen hastaları muayene edip işlem yapacakları zaman mutlaka trigeminal nevraljiyi akıllarında bulundurmaları gerekir." şeklinde konuştu.
Trigeminal nevraljinin klinik muayeneyle teşhis edilebildiğini, günümüzde kullanılan ileri MR'larda da sinirle damarın yakın ilişkisinin radyolojik olarak ortaya konulabildiğini aktaran Yılmaz, şöyle devam etti:
"Bu hastalık alt, üst çene ve göz çevresine şiddetli ve aralıklı gelen ağrılarla seyreder. Bir de yüzün yarısında olması gerekiyor. Eğer ağrı karşıya geçiyorsa o zaman başka hastalıkları araştırıyoruz. Muayene özellikleri de çok tipiktir hastalığı bir nörolog ya da beyin cerrahi mutlaka teşhis eder. Trigeminal nevralji bir ağrı problemi."
Ameliyatta yapışan sinir ile damarın mikro cerrahi yöntemlerle ayırdığını, araya bir bariyer konulduğunu, damarın sinire baskı yapmasının da söz konusu olmadığı için nüks durumunun söz konusu olmadığını belirten Yılmaz, "Hastaların ağrıları başarılı bir tedaviyle yüzde 100 geçirilebiliyor. Hastaların tedavisinin şekline de hekimleri karar veriyor. Hastalar bu sayede ağrılarından kurtulmuş şekilde normal yaşamlarına devam edebilir." ifadelerini kullandı.