İsveç Kraliyet Bilimler Akademisi'nde düzenlenen basın toplantısında, Bertozzi, Meldal ve Sharpless'in, "click kimyasının ve bioortogonal kimyanın gelişiminden" ötürü ödüle layık görüldüğü belirtildi.
"Click kimyasının ve bioortogonal kimyanın", kimya bilimini yeni bir işlevselcilik çağına taşıdığına işaret edildi.
Bertozzi'nin bioortogonal reaksiyonlarının, hücrenin olağan kimyasını bozmadan meydana geldiğine, bu reaksiyonların, diğer birçok uygulamanın yanı sıra daha hedefe odaklı kanser tedavilerine katkı sağladığına dikkat çekildi.
Sharpless ve Meldal'ın da kimyanın işlevsel bir formu olan "click kimyasının" temelini attıkları belirtildi.
2021'de ödül "asimetrik organokataliz" çalışmalarına verilmişti
2021'de Nobel Kimya Ödülü'nü Alman kimyager Benjamin List ve İskoç asıllı Amerikalı kimyager David W.C. MacMillan kazanmıştı.
List ve MacMillan, molekül inşasında yeni ve mahir bir araç olan "organokatalizi" geliştirmelerinden ötürü ödüle layık görülmüştü.
İki bilim insanının geliştirdiği bu aracın, farmasötik araştırmalarında büyük etki yarattığına ve kimyayı daha "çevre dostu" hale getirdiğine işaret edilmişti.
Ödül, 2020'de "DNA zincirlerini kesmeye ve yeniden birleştirmeye olanak sağlayan 'CRISPR/Cas9' sisteminin geliştirilmesine katkılarından ötürü" Fransız mikrobiyolog Emmanuelle Charpentier ile Amerikalı biyokimyacı Jennifer A. Doudna'ya verilmişti.
2020 Nobel Kimya Ödülü, kadın adaylar arasında paylaşılan ilk örnek olmuştu. Ödüle Charpentier ve Doudna'dan önce 5 kadın layık görülmüştü.
Marie Curie 1911'de, kızı Irene Joliot-Curie 1935'te, Dorothy Crowfoot Hodgkin 1964'te, Ada Yonath 2009'da ve Frances H. Arnold 2018'de ödülü kazanmıştı.
1901'den bu yana her yıl kimya alanında insanlığa önemli katkı sunan kişilere verilen Nobel Kimya Ödülü'nü 2015'te Türk bilim insanı Aziz Sancar kazanmıştı.
Sancar, "Nobel Ödülü kazanan ilk Türk bilim insanı" olmuştu.