NURAY BAŞARAN
Artık görünen o ki 3. Dünya Savaşı’nın tam da ortasındayız.
Şu anda tek belirsiz olan, bu savaşın cephe ülkesinin neresi olacağı?
O nedenle de, önce Trump ile görüşen ve ardından göreve geldikten sonraki ikinci ziyaretini Türkiye’ye yapan NATO Genel Sekreteri Rutte de, bu soruya cevap arayan stratejik görüşmeler yapıyor.
Yani ?
3. Dünya Savaşı’nın cephe ülkesi Türkiye mi olacak, yoksa Avrupa mı?
Doğrusunu isterseniz Ukrayna Savaşı’nın küresel savaşa evrilmesi ve bunun devam etmesi halinde cephe ülkesinin Avrupa olacağı ağır basıyor.
Öte yandan NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Türkiye’ye yaptığı ziyaretinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Savunma Bakanı Yaşar Güler ile bir araya geldi. Görüşmelerde, Ukrayna’daki savaş, Orta Doğu’daki krizler ve terörle mücadele gibi konular ele alındı. Rutte, Türkiye’nin NATO’nun güney kanadındaki stratejik önemini ve savunma sanayisinin gücünü vurguladı. Ayrıca Türkiye’nin ittifaka 70 yıldan uzun süredir yaptığı katkıların kritik olduğunu ifade etti.
Ziyaretin bir diğer amacı, Türk savunma sanayi temsilcileriyle iş birliğini geliştirmekti. Rutte, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii’ni (TUSAŞ) ziyaret ederek burada savunma sektöründeki gelişmeleri inceledi. Ayrıca Anıtkabir’i ziyaret ederek Mustafa Kemal Atatürk’ün mozolesine çelenk bıraktı.
Bu ziyaret, Türkiye’nin NATO içindeki konumunun ve katkılarının yeniden takdir edilmesi, savunma ve güvenlik alanındaki iş birliğinin artırılması amacıyla önemli bir diplomatik adım kuşkusuz.
Görünen o ki, Putin’in hiç tercih etmediği; - NATO ile karşı karşıya kalma ihtimali -giderek artıyor.
Zira, Rusya'nın hipersonik balistik füzeyle Ukrayna'nın Dnipro kentini vurmasının ardından, NATO ve Ukrayna, salı günü (BUGÜN)acil bir toplantı yapma kararı aldı.
Ve NATO üyesi olmamasına rağmen toplantıya Ukrayna’nın da dahil edilmesi önemli detaylardan. Ki, bu toplantı öncesi NATO Genel Sekreteri iki önemli görüşme yaptı: Trump ve Tayyip Erdoğan !
3. DÜNYA SAVAŞININ AYAK SESLERİ
BU arada Rusya korkusuyla harekete geçmeye hazırlanan Berlin yönetimi, yeni sığınakların yanı sıra halka bir saldırısı sırasında en yakın sığınağın konumunu bildirecek bir cep telefonu uygulamasını hayata geçireceğini duyurdu.
Zira Rusya ile Avrupa arasında ipler füzeler sonrası gerildi. Ukrayna'ya on milyarlarca dolarlık silah gönderen ABD, son olarak ATACMS füzelerinin Rusya topraklarını vurmasına izin verdi. Joe Biden'ın başkanlığının son günlerinde verdiği kararı, Washington'ın müttefikleri İngiltere ve Fransa'nın Storm Shadow füzeleri için aynı izni vermesi izledi.
Ukraynalıların Bryansk'taki Rus hedeflerine Amerikan üretimi uzun menzilli ATACMS füzeleriyle saldırmasına, Putin Oreşnik'i sahaya sürerek yanıt verdi. Nükleer doktrinini değiştiren Rusya lideri, 1000'inci gününe giren savaşta ilk kez kıtalararası balistik füze ateşledi.
Oreşnik'in Mach 10 hızında seyrettiğini, yani ses hızının 10 katı olduğunu belirten Vladimir Putin, Batılı ülkeleri "Her duruma hazırız. Eğer birileri hala bundan şüphe ediyorsa, etmemeli. Her zaman bir yanıt olacaktır" diyerek uyardı.
Rusya lideri, yeni tip füzenin gerekirse Ukrayna'ya silah veren Batılı ülkelerin topraklarındaki askeri tesisleri vurmak için de kullanılabileceğini söyledi, saatte 12.250 kilometre hıza ulaşan Oreşnik'in 'durdurulamaz' olduğunu da savundu.
Putin’ n Batı'ya yönelik askeri saldırı tehditleri üzerine Almanya 'da bir ulusal sığınak planı hazırlığına başlandı. Bild gazetesinde yayınlanan habere göre sığınak adımı, muhalefet ve Federal Sivil Savunma Kurumu'nun olası bir saldırı ya da savaş riskine karşı sığınakların hazır hale getirilmesi konusundaki uyarılarının ardından geldi.
Öte yandan İngiltere’de de nükleer sığınaklar inşa etmekten sorumlu Nottinghamshire'lı bir adam, Ukrayna'da tırmanan durum nedeniyle endişeli İngilizlerin kendi sığınaklarına sahip olmak için akın ettiğini söyledi.
Bu hafta başında Pazartesi günü ise, milyonlarca İsveçli, bir savaşa ya da beklenmedik başka bir kriz durumuna nasıl hazırlanacakları ve başa çıkacakları konusunda öğütler veren birer kitapçık almaya başladı.
"Kriz ya da Savaş Olursa" adlı kitapçığın boyutu altı yıl önceki haline kıyasla iki kat arttı. Bunun sebebi Rusya'nın, Ukrayna'yı işgal etmesi sonrası yaşanan gelişmelerdi.
Komşu ülke Finlandiya'da da "Olaylara ve Krizlere Hazırlık" başlıklı kendi rehberini internet üzerinden yayımladı.
Norveç halkı da, savaş, aşırı hava olayları ve diğer tehditler karşısında kendi başlarına bir hafta boyunca idare edebilecek şekilde organize olmalarını öğütleyen birer broşür aldılar.
Bizde ise Cumhur İttifakının ‘iç cepheyi güçlendirmek’ stratejisi; iktidar ve muhalefeti daha da ayrıştırdığı resimde, sadece güncel iç politika tartışmalarının ötesine henüz kamuoyu geçmiş değil. TV’lerin ve TV yorumcularının büyük çoğunluğu ise ‘Kreş’te kalmış durumdalar.
Bugüne kadar denge ve barış çerçevesinde ‘güvenli arabulucu ‘ rolü üstlenen Türkiye için, hem büyük risklerin, hem de büyük fırsatların bir arada olduğu bu yeni dönemde, hızlı ilerleyen ve hızlı değişen döneme hazırlıklı olmakta fayda var diye düşünüyorum.
Peki bu konuda hazırlık var mı?
Elbette her zaman bir B Planı var.
O planı yarınki yazıya bırakıyorum.
Tarihe bakınca 1. Dünya Savaşının kazananları; İngiltere, Fransa, İtalya, Rusya ve ABD . Kaybedenleri; Almanya, Avusturya, Macaristan, Osmanlı İmaratorluğu.
2. Dünya Savaşı’nın kazananları ise; İngiltere, Sovyetler Birliği, ABD, Çin ve Fransa olmuş. Kaybedenleri Almanya, İtalya, Japonya.
1. Dünya Savaşı’nda 10 milyon, 2. Dünya savaşında 85 milyon ölüm olmuş.
Ne diyelim?
Yurtta sulh, cihanda sulh.
Ve :
İlelebet payidar Türkiye!