Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığının (TİKA) destekleriyle yurt dışından katılan gazeteciler ve 20 medya mensubu, eğitimin ikinci haftasına Özel Harekat Başkanlığı'nın Gölbaşı'ndaki yerleşkesinde, silah ve kişisel güvenlik konularında bilgi alarak başladı.
Katılımcılar aynı günün akşam saatlerinde Elmadağ'a, ağır teçhizat ve teknik ekipmanlarıyla intikal etti.
Geceyi dağda, kendi yaptıkları mevzilerde geçiren kursiyerler, polislerce düzenlenen baskın tatbikatlarına karşı senaryo gereği alıkonulmamak için sırayla sabaha kadar nöbet tuttu.
Sabah aynı güzergahtan yürüyerek Özel Harekat Başkanlığı'na geri dönen katılımcılar, uzman eğitmenler eşliğinde çatışma anı tatbikatına katıldı.
Gerçeğini aratmayan çatışma anı tatbikatının ardından kursiyerlere, örnek vaka üzerinden canlandırmayla, kaçırılma ve rehin alınma durumlarında yapılması gerekenler anlatıldı.
Doğal afette habercilik pratiği
Ertesi günü Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) Eğitim ve Simülasyon Merkezi'nde geçiren kursiyerler, doğal afetlerde dikkat edilmesi gerekenlere dair teorik ve uygulamalı olarak bilgilendirildi.
AFAD Başkanı Yunus Sezer de 20. Dönem Savaş Muhabirliği Eğitimi kursiyerlerine Başkanlığın çalışmalarını anlattı.
Daha sonra AFAD personeliyle helikoptere binen kursiyerlere, biniş ve inişler ile, helikopter içinde uyulması gereken kurallar Emniyet Genel Müdürlüğü Havacılık Dairesi pilotları tarafından aktarıldı.
"Eğitimlerde gösterilenler günlük hayatımızda hayal edemeyeceğimiz şeylerdi"
Kursiyerlerden Mehmet Kara, modern savaşların artık yalnızca cephelerde yaşanmadığını belirterek, "Bugün yaptığımız eğitimlerde çatışma anlarında güvenli noktaya nasıl intikal edeceğimiz, canlı bomba ve silahlı saldırılara karşı kendimizi nasıl savunabileceğimizi öğrendik. Bu süreçlerin önce teorisini daha sonrasında da pratiğini görmüş olduk." dedi.
Kara, "Savaş bölgeleri, bir yanda insanların can derdine düştüğü riskli ortamlar. Biz de gazeteci olarak bir yandan canımızı kurtararak bir yandan da dünyaya sağlıklı bir şekilde haber ulaştırmak zorundayız. Burada aldığımız eğitimlerde gösterilenler günlük hayatımızda karşılaşmayacağımız, hayal edemeyeceğimiz şeylerdi, bizlere ufuk açtı." şeklinde konuştu.
"Adeta ikinci askerlik..."
Özel Harekat'ta görevli eğitmenler eşliğinde ağır teçhizatları kuşanarak yaklaşık 20 kilometrelik yol katettiklerini vurgulayan Tayyib Hoşbaş, kamp yaptıkları gecenin oldukça zorlu geçtiğini anlattı.
Hoşbaş, alanında uzman eğitmenlerle geçirdikleri zamanın ve olağanüstü durumlarda nasıl davranmaları gerektiği konusundaki eğitimin kendileri için çok kıymetli olduğunu kaydetti.
Kursiyerlerden Faruk Zorlu da kendisinin rehine olarak seçildiğini, uygulama sırasında öğrendiğini belirterek, "Tatbikat yaptığımızda oluşan panik anında benim de anlayamadığım şekilde uygulama gereği rehin alındım. Sakin davranmak için kendime çok telkinde bulundum. Kafama çuval geçirildiğinde nefessiz kaldım, panik anı yaşadım." ifadelerini kullandı.
Tatbikatların oldukça gerçekçi olduğunu dile getiren Zorlu, eğitim sürecinin kendisi için adeta ikinci bir askerlik dönemi olduğunu söyledi.
Katılımcılara uluslararası geçerliliği olan sertifika verilecek
Türk Silahlı Kuvvetleri ile Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının da eğitimci kadrosuyla destek verdiği Savaş Muhabirliği Eğitimi, Türkiye'de alanında tek olma özelliği taşıyor.
Kriz, afet ve savaş bölgelerinde görev yapan basın mensuplarının yüzleşebileceği zorluklar ve tehditlerle nasıl başa çıkabilecekleri üzerine hazırlanan eğitim programı, riskli bölgelere gidecek haberciler için büyük önem taşıyor.
Alanında uzman akademisyenler, profesyonel güvenlik güçleri ve deneyimli haberciler tarafından verilen eğitim boyunca kursiyerlere, olağanüstü durumların yaşanabileceği tüm ortamlar yaşatılarak öğretiliyor.
Yarın sona erecek eğitim sonunda başarılı olan katılımcılar, uluslararası geçerliliği olan "Savaş Muhabirliği Sertifikası" alacak.