İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca Adnan Oktar'ın da aralarında bulunduğu 4'ü tutuklu 42'si firari toplam 72 şüpheli hakkında yürütülen soruşturma tamamlandı. 1017 sayfalık iddianamede, Adnan Oktar, Ulviye Didem Ürer, Tarkan Yavaş ve Alev Babuna'nın da aralarında bulunduğu 13 şüphelinin birden fazla kez 'Nitelikli cinsel saldırı', 'Çocuğun cinsel istismarı', 'Cinsel taciz', 'Basit cinsel saldırı', 'Nitelikli dolandırıcılık' ve 'Suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklamak' suçlarından bin 938'er yıldan 2 bin 758 yıl 6'şar aya kadar hapisle cezalandırılması istendi.
59 şüphelinin 'Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak' suçundan 2,5 yıldan 6'şar yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi. Bu sanıklardan 27'sinin 'Nitelikli cinsel saldırı', 8'inin ise 'Cinsel taciz' suçundan değişen oranlarda hapisle cezalandırılması talep edildi. İddianamede, örgütsel faaliyetler kapsamında elde edildiği belirtilen 261 bin 991 lira ile 310 avro ve 10 bin 465 doların müsadere altında tutulması da istendi.
İSRAİL VE ABD DETAYI
İddianamede, sanık Ali Sadun Engin'in örgütün erkek kardeşler grubundan olduğu, şüphelinin özellikle Amerika Birleşik Devletleri ve İsrail ile örgüt arasında köprü vazifesi gördüğü, örgüt yöneticisi Adnan Oktar'ın talimatıyla İsrail'de düzenlenen ve örgüt tarafından organize edilen konferanslarda konuşmacı olarak yer aldığı, yurt içindeyse yurt dışından gelen bürokrat ve yabancı siyasetçilerin rehberliğini üstlendiği, ayrıca A9 TV'de örgüt yöneticisi Adnan Oktar tarafından düzenlenen yayınlara katılacak konukların, yayında konuşulacak konuların ve kanalın para transferini organize ettiği belirtildi.
Örgüt içerisinde 'Sado' lakabını kullanan Engin'in, Türkiye'ye örgütün organizasyonu kapsamında gelen Masonlar Derneği üyelerinin İstanbul rehberliğini örgüt adına yaptığı ve yine örgüt yöneticisi Adnan Oktar'ın Masonlarla yaptığı toplantıda bizzat bulunduğu, İsrail'e örgütü temsilen giderek İsrailli siyasetçi Yehuda Glick ile görüşme gerçekleştirdiği ve yine İsrailli siyasetçilerin kurduğu bağlantı neticesinde Birleşmiş Milletler'de toplantılara katıldığı da anlatıldı.
İddianame kabul edilirse şüpheliler İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanacak.