Eski Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan ve eşi Hasan Pekcan'a ait ‘Nanoksia' adlı şirketin, bakanlığa piyasanın üzerinde bir fiyata dezenfektan sattığı ortaya çıkmıştı.
Altaylı, bugünkü köşe yazısında, "Kendi bakanlığına, devlete, saçı bitmemiş yetime hadi hepsini geçtik kendisini oraya oturtanlara attığı milyonlarca liralık kazığın hesabı sorulmadan öylece gidecek mi! Cebine koydukları ile!" dedi.
Altaylı, yazısında şunları kaydetti:
Kendi Bakanlığına kendi şirketinin ürününü satan Bakan gitti.
Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’ın kendine ait firmaların ürettiği temizlik malzemelerini başında bulunduğu Bakanlığa sattığı ortaya çıkmıştı hatırlayacaksınız.
Rezaletin ayyuka çıkmasından sonra Bakan görevden alındı.
O nedenle mi alındı yoksa zaten işini iyi yapmadığı için mi alındı bilmiyorum ama sonunda alındı.
Çok da iyi olduğu.
Ancak rezaletin gerçek boyutu yavaş yavaş ortaya çıkıyor.
Bakan Pekcan, Bakanlığına sadece ürün satmakla kalmamış aynı zamanda kendi Bakanlığını kazıklamış.
Normalde kamunun haklarını korumak için oturtulduğu koltukta, kamuyu kendi şirketleri lehine zarar sokmuş.
Bakan'a ait Karon Mühendislik ve Nanoksia şirketleri aracı firmaya 100 liraya sattıkları, perakende fiyatı 150 TL olan ürünleri Bakanlığa kilosu 175 TL’den satmışlar.
Aracı firmaya bile kârla sattıkları göz önüne alınırsa demek ki Bakanlığa geçirilen kazık en az yüzde 100.
Maliyetine satsa “Bakanlığı koruyor” deyip hak vermek mümkün ama Bakanlığı kazıkladığı aşikar.
Tam bir vicdansızlık tam bir …… (Bu kelimeyi yazmamayım da dava açamasın)
İyi de görevden alınmak Bakan Pekcan’ı kurtarır mı?
Yaptığı bu etik davranış yanına kâr mı kalmalı!
Kendi bakanlığına, devlete, saçı bitmemiş yetime hadi hepsini geçtik kendisini oraya oturtanlara attığı milyonlarca liralık kazığın hesabı sorulmadan öylece gidecek mi!
Cebine koydukları ile!