Korona sonrası fırsatları iyi okumak
İnsanoğlunun çok önemli bir özelliği karşılaştığı şartlara hızlı adaptasyonudur. Karşısına hangi şartlar, hangi zorluklar, hangi belalar çıkarsa çıksın en büyük silahı bu duruma göre kendi yaşam koşullarını ortaya koyabilmektedir.
Dünyada korku imparatorluğu oluşturmak üzere çıkarılan korona virüs salgını ile ekonomi, ticaret, üretim ve her türlü ticari hareket zarar görüyor. Sosyal hayat tamamen durdu. Kültürel hareketlilik, dini yaşam dondu.
Dün gelinen noktada yaşadığımız evler sadece gecelik otel vazifesi görürken ortaya çıkan durumla yaşam alanlarımıza döndü. Aile fertleri bir birini ancak yatmak için geldiklerinde görürken bu olay ile 24 saatlerini birlikte geçirip kaynaşma imkânına kavuştu.
Evlerinde tencere kaynamaz hale geldiği bir dönemde şimdi erkekler bile hamur açmayla tanıştı.
İnsanımız aile olarak yaşamaya, kendi kendine yetmeye, ortaya çıkan şartlara göre geçim derdine yönelik yeni çözüm yolları bulmaya odaklandı.
Geldiğimiz nokta da hipnotize edildiğimiz 100 yıllık illüzyon gösterilerinden kurtularak gerçek yaşama döndük sayılır.
Bu yaşananlar sadece birey olarak değil toplum ve ülke olarak da yalnız ve tek başımıza kaldığımızı göstermesi açısından da büyük önem taşıyor. Gelinen noktada ülke olarak, toplum olarak, aile ve birey olarak sahip olduğumuz kabiliyetler, üretebildiğimiz çözüm yolları nispetinde güçlü olduğumuzu anladık.
Bugün dünyanın tümünün yaşadığı durum zamanı durdurmuş, her şeyi sıfırlamış, imkânları eşitlemiştir. Şimdi düşünme zamanıdır. Şimdi içinde bulunduğumuz şartlarda yeni çözüm yolları arama zamanıdır.
Hiçbir şey salgın öncesi gibi olmayacaktır. Böyle dönemlerde bütün düzenler bozularak yeni durumlar ortaya çıkacaktır. İşlerimiz bozulmuş, ticarethanelerimiz zarar görmüş, tezgâhlarımız yıkılmış, üretimlerimiz durmuş olabilir. Tekrar toparlamak imkânsız hale gelebilir. Aynı şartlara dönülmesi bundan sonra imkânsız olduğu açıktır. Ama bu aynı zamanda yeni fırsatlar demektir.
O takdirde bugünleri çözüm yolları aramak, yeni fırsatların peşine düşmek için kullanmakta yarar vardır.
Bugünkü ortamda yaptığımız işlerin geçerliliğini iyi gözlemlemekte yarar vardır. İyi bildiğiniz iş geleceğiniz olacaktır. Sermayemiz düşünce ve kabiliyetimiz olacaktır. Üretim odaklı olmak önemlidir. Bu üretimi sadece mal olarak, imalat olarak görmeyiniz. Fikir üretiniz. Düşünce üretiniz. İlinizin, ilçenizin, ülkenin, dünyanın temel ihtiyaçlarına uygun sosyal, kültürel, ekonomik açıdan ne ihtiyaç varsa önce onları gözlemleyiniz. Sonra onlara yönelik fikir ve düşünceler üretiniz. Yeni imkânların önünüze neler çıkaracağını göreceksiniz.
Korona sonrası aklınızın ana sermaye olduğu fırsatlar doğacaktır.
Bir süredir insanlık bilişim çağı ile finansal sermaye olmadan yeni fırsatları kullandı. Şimdi korona sonrası hedeflenen insanı köleleştirme girişimi ters teperek akıl sermayesi ile önümüze yeni imkânlar ve fırsatlar gelecektir. Bunu iyi değerlendirenlerin efsaneleştiği bir dönemi göreceğiz.
Bu arada unutulmasın eski şartlara takılı kalmayın. Aksi halde tavsiye olacağınız açıktır. Esnaf, sanatkâr, işadamı, vatandaş hayatını eskisi gibi devam ettiremez.
Öyle bir döneme giriyoruz ki şartları iyi okuyanlar kazanacaktır. Bu konuda Türkiye bölgesinde ve dünyada geleceği en güçlü yapıya sahiptir.
Cuma’nın hayır üzerinize olsun…
Sadullah ÖZCAN