İnsanlık tarihinin önemli bir kısmında uzun yaşamanın sırrını keşfetmek için çalışan birileri hep oldu. 2300 yıl önce Eflatun ile Aristo bile yaşlanma konusunu çözmek için çalışıyordu. Yeni bir çalışmaya göre 100 yaşını deviren kişilerin sırrını kanlarındaki farklı yapılar ortaya koyabilir.
Araştırmacılar, 100 yaşını geçen insanların biyoişaretçi profilleri ile daha kısa süre hayatta kalabilen akranlarının biyoişaretçi profillerini inceledi. Sonrasında da bu profiller arasındaki farkları ortaya çıkarmak için topladıkları verileri karşılaştırdılar. Çalışmada 44 bin İsveçli katılımcının verileri incelendi. Bu katılımcılar 64-99 yaş aralığındaki insanlardan seçildi.
Glikozu kesmek uzun yaşamın sırrı olabilir
Araştırmada katılımcıların ürik asit, kolesterol, glikoz seviyeleri ölçüldü. Ayrıca karaciğer fonksiyonları ile ilgili olsn Alanin aminotransferaz (ALAT), aspartat aminotransferaz (ASAT), albümin, gama-glutamil transferaz (GGT), alkalin fosfataz (ALP) ve laktat dehidrogenaz (LD) gibi yapılar da incelendi.
Elde edilen sonuçlara göre, 100 yaşından uzun yaşamanın ilk şartı kandaki glikoz seviyesinin düşük olması. Ayrıca kreatinin ve ürik asit seviyelerinin de düşük olması gerekiyor. Kalan değerler açısından ise iki grup arasında, alat ve albümin dışında bir fark göze çarpmadı. Yani 100 yıl yaşamak için bu küçük detaylara dikkat etmek gerekiyor. Ayrıca araştırma, bu değerler ile uzun yaşam arasında doğrudan bir bağıntı da kurmadı.