Bir öğretmenler günü daha geçti.
Özel günlerde, o günle ilgili yazmayı sevemedim.
Çünkü bu günler bana çok yapay geliyor. Gerçek başka günlerde başka şeyler söyleniyor
Öğretmenlik seçkin ve kutsal bir meslekti.
Öğretmen okullarından çocukları tanıyan, anlayan, değerlendiren ve yönlendiren öğretmenler çıkardı. Öğretmenler okullarını kapattılar. Mektebin bacaları birilerine fena batmış olmalı.
Üniversite ve yüksek okullardan diploma alıp da boşta gezenlere öğretmenlik verilerek bir taşla iki kuş vuranlar öğretmenliğin seçkinliğini ve kutsallığını yok ettiler. Her mesleğin kendi özelliği vardır ve bu mesleğe göre yetişmeyenler başarılı olamazlar. Mustafa kemal Atatürk dünyayı çok iyi tanıdığı gibi aynı ölçüde de yorumlamış bir devlet adamıdır. İşte Atatürk’ün öğretmenler için çeşitli zamanlarda söyledikleri:
1-Dünyanın her tarafında öğretmenler insan topluluğunun en özverili ve saygıdeğer unsurlarıdır.
2- Yeni kuşak, en büyük cumhuriyetçilik dersini bu günkü öğretmenler topluluğundan ve onların yetiştirecekleri öğretmenlerden alacaktır.
3- Öğretmenler!... Cumhuriyet, fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek seciyeli muhafızlar ister. Yeni nesli bu nitelik ve kabiliyette yetiştirmek sizin elinizdedir.
4- Öğrenci ne yaşta ve sınıfta olursa olsun, onlara geleceğin büyükleri gözüyle bakacak ve öyle davranacaksın.
5- Öğretmenler; Yeni nesli, Cumhuriyetin fedakâr öğretmen ve eğitimcilerini, sizler yetiştireceksiniz ve yeni nesil, sizin eseriniz olacaktır…
6-Milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden mahrum bir millet, henüz bir millet adını alma yeteneğini kazanamamıştır
7- Öğretmenler her fırsattan istifade ederek halka koşmalı, halk ile beraber olmalı ve halk, öğretmenin çocuğa yalnız alfabe okutur bir varlıktan ibaret olmayacağını anlamalıdır.
8- En mesut olanlar, hizmetlerinin bütün nesillerce meçhul kalmasını tercih edecek karakterde bulunanlardır.
9-.Herkesin kendine göre bir zevki vardır. Kimi bahçe ile meşgul olmak, güzel çiçekler yetiştirmek ister. Bazı insanlar da adam yetiştirmekten hoşlanır.
10- Eğitimdir ki bir milleti ya hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da milleti esaret ve sefalete terk eder.
11- Öğretmen bir kandile benzer, kendini tüketerek başkalarına ışık verir.
12- Gençliği yetiştiriniz. Onlara ilim ve irfanın (kültürün) müspet fikirlerini veriniz. İstikbalin aydınlığına onlarla kavuşacaksınız. Hür fikirler tatbik (uygulama) mevkiine konduğu vakit Türk milleti yükselecekti
13- Ordularımızın kazandığı zafer, sizin eğitim ordularınız için yol açtı. Gerçek zaferi siz, öğretmenler kazanacaksınız. Bunu başaracağınızdan kuşkum yoktur. Sarsılmaz bir inançla ben ve arkadaşlarım sizi gözeteceğiz. Sizin karşılaştığınız tüm engelleri kıracağız.
14- Ülkemizi gerçek hedefe, gerçek mutluluğa kavuşturmak için iki orduya ihtiyaç vardır: Biri vatanımızı kurtaran asker ordusu, diğeri ulusumuzun geleceğini yoğuran irfan (bilim, kültür) ordusudur.
15- En önemli ve feyizli görevlerimiz, milli eğitim işleridir. Milli eğitim işlerinde mutlaka muzaffer olmak lazımdır. Bir milletin gerçek kurtuluşu ancak bu suretler olur.
16- Öğretmenler! Erkek ve kız çocuklarımızın, aynı suretle bütün tahsil derecelerindeki talim ve terbiyelerinin pratik olması mühimdir.
17- Memleket evlâdı, her öğrenim aşamasında ekonomik hayatta verimli, etkili ve başarılı olacak surette donatılmalıdır.
18 -Cumhuriyet sizden "fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür" nesiller ister.
19-Unutmayınız ki cumhurbaşkanı bile sınıfta öğretmenden sonra gelir.
20-Bir topluluk ulus olabilmek için mutlaka eğiticilere, öğretmenlere muhtaçtır. Onlardır ki toplumu gerçek bir ulus haline getirirler.
Atatürk açılımı öğretmenlere eski değerlerini vermekle başlamalıdır.