Göltarla ve Karamık mahalleleri sınırında bulunan Avlan Gölü, yaz aylarındaki kuraklıktan önemli ölçüde etkilendi. Kıraç bir araziyi andıran gölde az miktarda su kaldı.
Göçmen kuşların uğrak noktası olan Avlan'ın "Göle girmek tehlikeli ve yasaktır" tabelalarının bulunduğu bölümünde ise hiç su kalmadı.
Bölgeye gelen çobanlar, önceleri suyla dolu olan göl tabanında çadırlarını kurarak hayvanlarını otlatıyor.
"Hem kuşlar hem de balıklar açısından suyun azalması olumsuzluk oluşturuyor"
Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, AA muhabirine, gölün Türkiye'nin önemli sulak alanlarından olduğunu söyledi.
Gölün yaklaşık 50 yıl önce tarım alanı oluşturmak amacıyla tahliye kanalları oluşturularak kurutulduğunu belirten Gökoğlu, göl kuruduktan sonra bölgedeki yağış oranının azaldığını ve kuraklığın baş göstermeye başladığını ifade etti.
Gölün, lokal bir iklim oluşturarak Türkiye'nin en önemli sedir ormanlarından birisini oluşturduğuna dikkati çeken Gökoğlu, "Kuruduktan sonra bitkisel anlamda da bölgede değişiklikler oldu. Sedir ağaçları tehlikeye girdi. Göl kuruduktan sonra yapılan yanlışın farkına varıldı." dedi.
Gökoğlu, 1990'lı yılların sonunda göldeki suyu boşaltmaya yarayan düdenlerin büyük kısmının kapatıldığını ve gölün yeniden su tutmaya başladığını anlatarak, "Maalesef gölü bu sefer de kuraklık vurdu. Yağışlar azaldı. Bölgedeki seracılığın ve meyve yetiştiriciliğinin artması nedeniyle sondaj sayısı arttı. Göldeki su her geçen yıl biraz daha azaldı. Suyun azalması bölge iklimini de olumsuz etkiledi. Hem kuşlar hem de balıklar açısından suyun azalması olumsuzluk oluşturuyor." diye konuştu.
Su kaynaklarını doğru korumak ve kullanmak gerektiğini anlatan Gökoğlu, "Bölgede tarımda doğru su kullanımı, gölün kaynaklarla beslenerek su tutmasını sağlamak gerekiyor." diye konuştu.
"Kuraklığın etkisi çiftçiye olduğu gibi hayvancılara da yansıyor"
Elmalı Ziraat Odası Başkanı Salih Kurubaş, gölün kurumaya yüz tutmasıyla balıkların öldüğünü ve bölge ikliminin değiştiğini vurguladı.
Avlan Gölü'nün su kaynaklarıyla beslenmesi gerektiğini aktaran Kurubaş, "İlçede bazı su kaynaklarının kapalı sistem ile göle getirilmesine yönelik çalışmalar var. Elmalı'da yaklaşık 2,5 aydır hiç yağmur yağmıyor. Önceleri gölde su varken yaz aylarında yağış alıyorduk. Çiftçiler de susuzluk nedeniyle zorluk yaşıyor. Özellikle pancar üreticileri sıkıntıda. Kuraklığın etkisi çiftçiye olduğu gibi hayvancılara da yansıyor." ifadelerini kullandı.
İlçede yayla seracılığının arttığını kaydeden Kurubaş, "Maalesef bazı çiftçilerimiz kaçak sondaj ile yer altından su çekiyor. Kuyu ruhsatı olmayanlara sera yaptırılmaması gerekiyor. Bilinçsizce açılan sondajlar yer altı sularının çekilmesine neden oldu. Suyu planlı kullanmamız gerekiyor. Göl tabanına çobanlar çadırlarını kurdu. Su olsaydı gölün kenarı yeşil olurdu ve hayvanlar orada otlardı. Ancak su olmayınca sürülerin hepsi göl tabanında karnını doyurmaya çalışıyor." şeklinde konuştu.
Göltarla Mahalle Muhtarı Durmuş Sarıkaya ise gölün yağışların az olması nedeniyle neredeyse tamamen kuruduğunu söyledi.
Göl tabanının tahmini yüzde 10'unda su kaldığını anlatan Sarıkaya, "Gölün kuruması bizi üzüyor. Avlan Gölü sadece Elmalı için değil Finike için de önemli. Burası kuruyunca Finike'deki bazı şelaleler de kurudu. Göl çevresindeki sondajlarda bile neredeyse su kalmadı. İnsanlar meyve bahçelerini sulamakta zorluk çekiyor." dedi.
Sarıkaya, gölde su çekilmesi nedeniyle zaman zaman balık ölümlerinin de yaşandığını ifade eti.
Gölde, 191 kuş türü gözlemlendi
Kuş ve kelebek gözlemcisi, doğa fotoğrafçısı Ömer Harpcı da Avlan Gölü'nde, 347 kuş türünden 191'inin gözlemlendiğini belirtti.
Gölün kuşlar dışında da birçok canlının yaşam alanı olduğuna dikkati çeken Harpcı, "Avlan Gölü, 2021 yılında yaşanan kuraklık sonrası tamamen kurumuştu. 2022 yılında kış ve ilkbahar mevsiminin yağışlı geçmesiyle eski günlerine kavuştu. Kuruyan gölün yeniden su tutmasıyla birlikte göle gelen kuşlar göç yolunda bir nebze olsun soluklanıp konaklamaya başladı. Özellikle göl balıkçıllar, karabataklar, sakarmeke, yırtıcı ve daha birçok kuşun üreme alanıdır. Göldeki su seviyesi az olmasına rağmen hala göçmen kuşlara ev sahipliği yapıyor." değerlendirmesinde bulundu.