DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Özlem Akarsu Çelik'in hazırlayıp sunduğu Po-li-ti-ka'da gündeme dair açıklamalarda bulunuyor, soruları cevapladı. Süleyman Solu'nun kabul edilmeyen istifası için 'Hükümetin kendi iç meselesi' diyen Babacan, Türkiye'nin kriz döneminde yurt dışından yüzde 1 faizle borçlanma imkanı olmasına rağmen yüzde 7 faizle borç aldığını belirterek bu tercihin nedeninin ise siyasi olduğunu savundu.
Ali Babacan'ın konuşmalarından satırbaşları:
"PARTİMİZİN MERKEZ ORGANLARI DİJİTAL ORTAMDA KURULDU"
Tam 11 Mart günü partimizin kuruluş etkinliğini gerçekleştirdik. Türkiye'de ve dünyada gündem hızlı şekilde salgına odaklanmış durumda. Bizim için de yoğun hazırlık süreci oldu bu. Genel Merkez Yönetim Kurulu'nu, Başkanlık Kurulu'nu, Disiplin Kurulu gibi organlarımızın tamamı oluşmuş durumda ve arkadaşlarımız görevinin başında.
İlk defa bir siyasi partinin merkez organları dijital ortamda kuruldu. Bizim çalışmalarımızı aksatan hiçbir şey olmadı, aynı tempoda, hızda devam ediyoruz. İl ve İlçe Teşkilatlarımızın kurulmasıyla ilgili heyetler tespit ediyoruz. Vatandaş bize ilgisini beyan ediyor. devapartisi.org web sitesi kurulduğu günden beri büyük ilgi görüyor. Oradan girildiği zaman görevc alma isteği iletilebiliyor. Bütün vatandaşlarımız bilgilerini giriyorlar, ilgilerini ifade ediyorlar. Yapılanmamız bittikten sonra vatandaşlarımıza ulaşacağız ve görüşeceğiz. Çok geniş bir kadroyla çalışmalarımıza başlamış olacağız.
SOYLU'NUN İSTİFASI
Hükümetin kendi iç meselesi. İç meseleye girmek istemem. Ama ilkeler ve yönetim şekli açısından değerlendirilebilir.
Şu andaki yönetim sistemiyle Türkiye'nin problemlerine çare bulması mümkün değil. Türkiye'nin en önemli meseleleri bile dar bir kadro tarafından karara bağlanıyor. Son yüzyılın en büyük küresel hadisesini yaşıyoruz. Bu kadar önemli bir hadisede dahi işin taraflarıyla bir araya gelip istişare etmek mümkün olmadı. Bu işin konuşulması lazım, toplumsal mutabakat arayışı lazım.
Virüs salgını herkesi tehdit ediyor. Partili - partisiz değil, herkes aynı risk altında. Madem böyle bir konu söz konusu, bütün siyasi partilerle oturulup konuşulması lazım. Problemi ancak dayanışmayla çözeriz. Salgını bir kutuplaştırma, ayrıştırma meselesi haline getirirse hükümet, bundan herkes zarar görür, kar eden çıkmaz. Salgın, ancak bu toprakların kültüründe olan dayanışmayla aşılır.
"TÜRKİYE BU SİSTEMLE YÖNETİLEMEZ"
48 saatte yaşadıklarımıza bakın. Gördük ki, bu bir yönetim sistemi değildir. Türkiye bu sistemle yönetilmeye devam edilemez.