Dönmez, Albayrak Medya tarafından düzenlenen Enerjide Türkiye Yüzyılı Zirvesi'ndeki konuşmasında, Karadeniz gazı, nükleer enerji, doğal gaz depolama, gaz merkezi, yenilebilir enerji, nadir toprak elementleri gibi konuların gelecekte önemli rol oynayacağını ifade etti.
Karadeniz'deki doğal gaz keşfine ilişkin değerlendirmede bulunan Dönmez, "Karadeniz gazı şu anki rezerviyle yaklaşık 30 yıllık ihtiyacımızı karşılayacak büyüklükte. Yeni keşiflerle bu süre daha da uzayacak. Doğal gaz iletim, dağıtım, depolama işleri en az 50 yıla hatta daha fazlasına tekabül ediyor. Yenilenebilir enerji hakeza, her bir tesisin en az 30-35 yıllık kullanım ömrü var. Biz bu anlayıştan yola çıkarak Türkiye Yüzyılı'nın enerjisini gelecek yüzyıla taşıyacak vizyonun adına Yüzyılın Enerjisi dedik." diye konuştu.
"Karadeniz'de Faz-1'de bütün kuyuların sondajı tamamlandı"
Dönmez, Karadeniz'de deniz tabanına toplam 42 ünitenin 33'ünü deniz tabanına indirdiklerini belirterek, şunları kaydetti:
"Denizden gelecek gazı karada işleyecek Doğal Gaz İşleme Tesisimizin inşasının yüzde 90'ını tamamladık. Tesisin devreye alınması için gerekli fonksiyon testlerine de aşama aşama başladık. Yine ocak ayında deniz tabanındaki montaj çalışmaları tamamlanarak, orada da ilk test çalışmalarına başladık. Fatih Sondaj Gemimiz Türkali-11 kuyusundaki sondajını tamamladı. Böylece Faz-1 için gereken bütün kuyuların sondajını tamamlamış olduk. Yavuz, Türkali-5 kuyusunda üst tamamlama, Kanuni de Türkali-10 kuyusunda yakın zamanda alt tamamlama operasyonlarını bitirecek. Çaycuma-1 kuyusundaki keşfin ardından o bölgede de yeni sondaj çalışmalarımız olacak. Tespit kuyuları açacağız. Bölgeye komşu benzer yapıdaki diğer jeolojik sahalarda yapacağız bu sondajları. Oralardan da milletimize yeni müjdeler vermeyi umut ediyoruz. Bu müjdelerin devamı geldikçe ve dünyadaki fiyat oynaklığı azalmaya başladıkça bunları indirim olarak vatandaşlarımıza da yansıtacağız."
Sanayinin kullandığı doğal gaza yüzde 13 ila 16 indirim yapıldığını anımsatan Dönmez, "Serbest piyasadan elektrik alan büyük sanayi kuruluşlarımızın maliyetlerinde yüzde 15'e kadar bir düşüş olacak. Fiyatlarda düşüş seyrederse mart ayı içerisinde de bir indirim olabilir." dedi.
"Üçüncü FSRU bir hafta içinde Türkiye'de"
Dönmez, üçüncü FSRU gemisinin bir hafta içerisinde Türkiye'de olmasını beklediklerini, geminin ilk yükünü alarak seyre başladığını söyledi.
Geminin Saros FSRU terminalinde kullanılmak üzere orada demirleneceğini aktaran Dönmez, özellikle yaz aylarında sisteme gaz basma ihtiyacı olmadığı dönemlerde bu gemilerle LNG taşıma işini de yapabilme esnekliğini kazandıklarını dile getirdi.
Dönmez, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla Türkiye'nin yeni FSRU gemisini hizmete alacaklarını vurgulayarak, "Saros FSRU ile tüketimin yoğun olduğu Trakya bölgesine yeni bir giriş noktası daha kazandırmış olacağız. Daha da önemlisi, gaz ticaret merkezi hedefimiz doğrultusunda başta Balkanlar olmak üzere bölgesel gaz ticaretinde daha etkin bir oyuncu olacağız." ifadelerini kullandı.
"Türkiye, gaz ticaret merkezi olmak için bütün adımları atıyor"
Gaz ticareti merkezi için uzun süredir yoğun bir enerji diplomasisi yürüttüklerini de kaydeden Dönmez, son 1 yılda Avrupa'dan Orta Asya ve Körfez'e kadar 15 ülkeyi ziyaret ettiklerini söyledi.
Dönmez, bu kapsamda ilk adımın Bulgaristan ile atıldığına değinerek, "Bulgaristan ile 2035'e kadar sürecek yıllık yaklaşık 1,5 milyar metreküplük gaz tedarik anlaşması imzaladık. Bu kapasite Bulgaristan'ın yıllık gaz tüketiminin yaklaşık yüzde 30'una denk geliyor. 13 yıllık sürede Bulgaristan'a toplam 20 milyar metreküplük bir gaz akışı olacak. Bulgaristan'ın yanı sıra Kuzey Makedonya, Romanya ve Moldova ile de benzer süreçleri yürütüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Yeni yatırımlarla bölge ülkelerine çok kısa bir sürede 3 kata kadar doğal gaz tedarikinde artış potansiyeli bulunduğunu kaydeden Dönmez, şöyle devam etti:
"Buradan ilk kez ilan edeceğim yeni bir gelişmeyi sizlerle paylaşmak istiyorum. Şu an BOTAŞ Genel Müdürümüz ve heyeti Umman'da. Umman ile yeni bir gaz alım anlaşması imzalıyoruz. Umman'dan yıllık 1,4 milyar metreküplük gaz tedarik edeceğiz ve anlaşmamız 10 yıl geçerli olacak. Daha sonra yine uygun şartlar oluşursa anlaşmayı uzatma imkanımız da söz konusu. Başta Avrupa olmak üzere dünyanın gaz tedariki sıkıntısı çektiği bir dönemde, Türkiye, gaz ticaret merkezi olmak için bütün adımları atıyor."
Dönmez, bundan sonraki hedeflerinin üretici ve tüketici ülkeleri bir araya getirmek ve bölgede referans gaz fiyatının belirlendiği gaz ticaret merkezi haline gelmek olduğunu vurguladı.
Bu kapsamda, İstanbul'da 14-15 Şubat'ta İstanbul Gas Summit düzenleyeceklerini duyuran Dönmez, zirvede Orta Doğu, Akdeniz, Hazar ve Orta Asya'nın kaynak ülkeleriyle, Avrupa'nın tüketici ülkelerinin bir araya getirileceğini bildirdi.
Dönmez, zirvenin mottosunu "Securing the Future Together (Geleceği Birlikte Güven Altına Almak)" olarak belirlediklerine dikkati çekerek, şu ifadeleri kullandı:
"Zirvede enerji bakanlarının yanı sıra kamu kurum ve kuruluşlarının, özel sektörün ve uluslararası enerji örgütlerinin üst düzey temsilcilerini ağırlayacağız. Zirvede, küresel gelişmelerin enerji sektörüne etkilerini, arz-talepteki değişimleri, fiyatlandırmaları ve küresel arz güvenliği konularını ele alacağız."
"2030'lu yıllarda doğal gazımızın yüzde 50'den fazlasını üretmeyi hedefliyoruz"
Dönmez, Albayrak Medya tarafından düzenlenen Enerjide Türkiye Yüzyılı Zirvesi kapsamındaki Özel Oturum'da yaptığı konuşmada, Sakarya Gaz Sahası'nda 3 yılda ikinci fazın tamamlanmasıyla 15-16 milyar metreküp üretime ulaşılacağını ve ülke ihtiyacının yüzde 25'inin karşılanabileceğini söyledi.
Türkiye'nin yıllık gaz tüketiminin 55 ila 60 milyar metreküp olduğunu vurgulayan Dönmez, "2030'lu yıllarda doğal gazımızın yüzde 50'den fazlasının Türkiye'de üretilebilir olmasını hedefliyoruz. Yeni keşifler daha da devam ediyor. Tabii ki arzumuz tüm gazımızı kendi deniz ve topraklarımızdan çıkartabilir hale gelmek. Bunu biraz zaman gösterecek. Şu anda biz yüzde 1'ini ancak üretebiliyoruz ihtiyacımızın." diye konuştu.
Karadeniz gazının ithal edilen gaza göre daha ekonomik olduğunu aktaran Dönmez, maliyetler düştükçe bunun vatandaşa da yansıtılacağını dile getirdi.
"Orta ve Doğu Karadeniz'de sismik verilerden ümitliyiz"
Bakan Dönmez, Batı Karadeniz'de keşif ve sondaj çalışmalarının devam edeceğini, sismik araştırmaların Doğu Karadeniz'de Samsun, Sinop, Trabzon ve Rize açıklarında da yürütülebileceğini söyledi.
Petrol kaynak aramalarında ise Orta ve Doğu Karadeniz'de ilerleneceğine işaret eden Dönmez, "Sismik veriler elimize gelmeye başladı. Oralarda bir şey açıklamadık biliyorsunuz. İnşallah oralarda da benzer neticeyi yakalarız. Biz ümitliyiz." ifadelerini kullandı.
Dönmez, Türkiye'nin denizlerde filo büyüklüğünde dünyadaki 4-5 ülkeden biri olduğunu anımsatarak, sözlerine şöyle devam etti:
"Sondajın önemli bir kısmı, sahanın geliştirilmesi ile ilgili tüm süreçleri TP ve servis şirketleri ile birlikte dünyanın her yerinde yapabilir hale geldik. Bizde çok kabiliyetli küçük ve orta ölçekli şirketler var. Bir ekosistem de oluşturduğumuz için onlar da bu işi öğrenmiş oluyor. Bunlara gerek gemi tedarikçileri, gerekse malzeme parça üreticisi olarak bakabilirsiniz. Dünyanın her yerinde gaz petrol yatırımlarında artış var. Çok iyi tekliflerle yurt dışına giden de oluyor. Biz işe başlarken yurt dışından tersine beyin göçü ile 100'ün üzerinde insanı geri getirmiştik. Yine o insanlarla çalışıyoruz. TP esas oyuncu olarak bu operasyonları yapabilir hale geldi."
Türkiye'nin en büyük petrol rezervinin Gabar'da bulunduğunu anımsatan Dönmez, Gabar'a komşu alanda da çalışmaların devam ettiğini söyledi.
Dönmez, söz konusu sahada da sondaja başlanacağını belirterek, "Buradaki yapı daha büyük gözüküyor. Sondaja başlayacağız, belki birkaç ay içinde bilgi ve netice alabiliriz. Gabar'da Esma Çevik kuyularında, 7 kuyuda yaklaşık 8 bin varillik bir üretimimiz var. Bu yıl içinde 15 ila 20 arasında kuyu açmayı planlıyoruz. Orada kuyu açma verilerimiz günlük 1000 varil civarında, 20 bin varile çıkacağız." ifadelerini kullandı.