Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, "Türkiye Yüzyılı Zirvesi ve Para Sohbetleri" isimli programda yaptığı konuşmada, bundan 100 sene evvel, nasıl ki milletin her bir ferdiyle topyekun bir İstiklal Mücadelesi verildiyse Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı Türkiye Yüzyılı vizyonun da esasen ülkenin İstikbal Mücadelesi olduğunu belirtti.
Salgının, savaşın, gıda ve enerji krizlerinin, resesyon beklentilerinin, iklim krizi ve jeopolitik gerilimlerin ardı ardına yaşandığı, adeta bir krizler çağında dahi ekonominin, neredeyse tüm makro göstergelerde diğer ülkelerden pozitif ayrışarak güçlenmeye devam ettiğini vurgulayan Nebati, Türkiye'nin 2022'nin ilk 3 çeyreğinde, birçok gelişmiş ülkeyi geride bırakarak yüzde 6,2 büyümeyi başardığını dile getirdi.
Makine ve teçhizat yatırımlarındaki aralıksız büyümeyi de 3 yıla çıkarmayı başardıklarını ifade eden Nebati, yatırımların GSYH'ye oranının 2002'de yüzde 17,1 seviyesinden 2021'de yüzde 25,2 seviyesine çıktığını söyledi. Nebati, "Biz bu gelişmeleri dikkate alarak milli gelirimiz artık faize değil yatırıma gidiyor diyoruz, birileri çıkmış bütçenin yatırım ve faiz harcamasını karşılaştırıyor. Onu da gidip yanlış hesaplıyor. Bütçedeki yatırım harcamasının, sermaye giderleri ve sermaye transferlerinden oluştuğunu dahi bilmeden veya bilmezlikten gelerek sadece sermaye giderlerine bakıyor. Bakan kim? Uzmanlar." diye konuştu.
Bütçedeki faiz giderlerinin payının 2002'deki yüzde 43'lerden bugün yüzde 10'lara kadar indirmeleri sayesinde eğitime, sağlığa, ulaşıma çok daha fazla kaynak ayırdıklarından hiç ama hiç bahsedilmediğini, bütçedeki yatırım harcamasının sadece bir kısmının faiz giderinden daha düşük olduğunu gündeme getirerek asıl başarıların üzerinin örtülmeye çalışıldığını ifade eden Nebati, şunları kaydetti:
"Bunlar, biz finansal istikrarı güçlendirmek için Kur Korumalı Mevduat ve Katılım Hesaplarını uygulamaya aldığımızda da 'Hazine'nin altına dinamit koydunuz, mali disiplini yok ettiniz.' deyip durmuşlardı. Şimdi dönüp 1 yılın muhasebesine bakıyoruz, elhamdülillah bütçemiz son yılların en iyi performanslarından birisine ulaşmış. 2022 yılı, konuşalım. Biz faizi, milli gelirin bütçe içindeki payını uyguladığımız politikalarla daha da azaltacağız. Yine biz, düşük faiz ortamında vatandaşımızın birikimleri yatırıma gitsin, ülkemizin refahı daha da artsın diyoruz, muhalefet ise faiz lobilerinin sözcüsü gibi davranmaya devam ediyor. İşte bizimle muhalefet arasındaki asıl fark budur. Uyguladığımız bu politikaların etkisiyle, sanayi katma değerinin GSYH'deki payı son dönemde önemli bir artış kaydetmiştir. Büyüme, yatırım ve ihracat artışları sayesinde istihdamda da büyük başarılar elde ettik. Yıl 2022. 2022'den bahsediyoruz. Ülkemizde istihdam edilen kişi sayısı 31,6 milyon kişiyle tarihi zirvesine ulaşmıştır. Salgın ve sonrasında toparlanma emareleri baş gösterirken savaşın bütün dünyayı etkisi altına aldığı bir yıldan, son 100 yılın en zor yıllarından birisi olan 2022 yılından bahsediyoruz. Öyle oturup konuşmak, öyle atıp tutmakla olmaz. İhracattaki rekorlarımızın da ardı arkası kesilmiyor. Bugün de ocak ayı ihracatımız geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 10,4 artış kaydederek 19,4 milyar dolarla en yüksek ocak ayı rakamına ulaştık. Yıllıklandırılmış ihracatımız böylece 256 milyar dolara yükselmiştir."
Turizmde de Rusya-Ukrayna Savaşı'na rağmen tarihi zirveleri aşmayı başardıklarını, 2022'deki 46,3 milyar dolarlık turizm gelirleriyle turizmin altın yılı olan 2019'un da üzerinde bir performans sergilendiğini anlatan Nebati, bundan sonra da gastronomi, sağlık ve kültür turizmi gibi alanlarda ülkenin potansiyelini hayata geçirmeye devam edeceklerini söyledi.
"Enflasyonu inşallah çok daha aşağılara da indireceğiz"
Bakan Nebati, bu başarıların ardında soluksuz bir gayret, adanmışlık ve cesaret, 20 yıldan bu yana oluşturdukları etkin, güçlü ve sarsılmaz temeller olduğu gibi geçen yıl devreye aldıkları Türkiye Ekonomi Modeli olduğunu dile getirerek şöyle devam etti:
"Ülkemizin bu başarılarının her bir aşaması, Sayın Cumhurbaşkanı'mız Recep Tayyip Erdoğan'ın güçlü ve vizyoner liderliğiyle örülmüş ve imar edilmiştir. Kimse bunun aksini iddia edemez. Esasen Türkiye Ekonomi Modeli, üretim odaklı ve kapsayıcı bir büyümeyle inşa etmeye devam ettiğimiz güçlü yarınlarımızın, yani Türkiye Yüzyılı'nın da teminatı niteliğindedir. Bizler yatırımda, istihdamda, üretim ve ihracatta beraberce atılımlar yapmaya devam ederken ülkemizi bu kulvarların her birinde çok daha ilerilere yine birlikte taşıyacağız. Öte yandan, 2022 yılını küresel sarsıntıların gölgesinde yüksek bir enflasyonla geçirmiş olsak da aldığımız önlemler ve beklentilerdeki iyileşmeyle birlikte kasım ayında düşüşe başladı. Bu eğilim aralık ayında da artarak devam etti. Kasım ayında boynunu, aralık ayında belini kırdık. Bu iş sırayla. Milletimiz ve ekonomideki tüm paydaşlarımızla birlikte mücadele vererek, enflasyondaki artış eğilimini aşağı yönlü çevirmeyi hep birlikte başardık. Enflasyonu inşallah çok daha aşağılara da indireceğiz. Türkiye Ekonomi Modeli kapsamında etkin destek ve teşvik programları uygulamayı sürdürüyoruz. Gençlerimizden, kadınlarımıza, esnafımızdan, çiftçimize, sanayicimizden turizmcimize kadar, üreten, istihdam oluşturan, ülkemize değer katan her kim varsa aralıksız bir şekilde desteklemeye devam ediyoruz."
Selektif kredi politikalarıyla tüm kaynakları üretken alanlara yönlendirmeye büyük bir özen gösterdiklerini, 2022'de gerçekleşen ticari kredi artışının yüzde 33'ünün imalat sanayisine, yüzde 20'sinin ise ticaret sektörüne tahsis edilen kredilerden sağlandığını dile getiren Nebati, Başta KOBİ'ler olmak üzere firmaların finansmana erişimini büyük ölçüde kolaylaştıran kefalet imkanlarını da sürekli artırdıklarını, yakın dönemde 14 KGF paketiyle 250 milyar liralık kredi tutarını kullanıma sunduklarını, bu kredileri kullandırırken de teminat sorunu yüzünden krediye erişmekte güçlük çeken firmalara öncelik verdiklerini, kimseyi asla geride bırakmadıklarını kaydetti.
Bakan Nebati, öte yandan, yeni ilan ettikleri Katılım Finans Garanti Fonu'nun kararnamesinin yayınlandığını belirterek çiftçi, sanayici ve esnafın her türlü talebini karşılamaya hazır olduklarını ifade etti.
Nebati, vatandaşların ve ekonominin gereksinimlerini dikkate alarak kamuya olan yükümlülüklere ödeme kolaylığı getiren Kanun Teklifini de Meclise sevk ettiklerini, Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edilen söz konusu Kanun Teklifinin Genel Kurulda görüşüleceğini aktardı.
Vatandaşların yapılandırılan borçlarını 4 yılda ve aylık taksitler halinde 48 taksitte ödeyebileceğini, ödeme süresini uzun tuttuklarını ancak daha kısa sürede ödemek isteyenlere de ayrıca avantajlar getirdiklerini belirten Nebati, şöyle devam etti:
"Yapılandırılan borçlar peşin ödenirse zaten küçük oranlar uygulayarak hesapladığımız Yurt İçi-ÜFE tutarının yüzde 90'ından vazgeçiyoruz. Eğer yapılandırılan borç idari para cezası ise asıl alacaktan da yüzde 25 oranında indirim yapıyoruz. Teklifte, matrah artırımı ve stok, kasa ve ortaklardan alacaklara ilişkin kayıtlarının düzeltilmesi imkanı sağlayan düzenlemelere de yer veriyoruz. Bu çalışmayla en önemli düzenlemelerden biri de vergi dairelerimize vergi, ceza, faiz gibi hangi türden olursa olsun borcu bulunan vatandaşlarımızın 2 bin lirayı aşmayan borçlarını siliyoruz. Herhangi bir başvuru yapmasına da gerek kalmaksızın. Küresel ekonomi kapsamlı değişim ve dönüşümler yaşarken bizler de ülkemizi her bakımdan Türkiye Yüzyılı'na en iyi şekilde hazırlamayı sürdürüyoruz."
İstanbul Finans Merkeziyle ilgili kanuni düzenlenmeleri yaptıklarını belirterek merkezin önemini aktaran Nebati, "Tam Türkiye Yüzyılı'na ve İstanbul'a yakışır bir finans merkezi. İstanbul Finans Teknoloji AŞ'yi de kurarak İFM'yi aynı zamanda bir Fintek merkezi haline getiriyoruz. Yakın bir zamanda, hem yerli hem de yabancı yatırımcıların ilgisiyle bölgesel bir finans, ticaret ve teknoloji üssüne dönüşeceğine birlikte şahitlik edeceğiz. Bugün orada yer alan önümüzdeki süreçte muhteşem bir merkezde yer aldığı için iyi bir yatırım yaptığını da görmüş olacak. İstanbul'un aynı zamanda katılım finans alanında da bir merkez haline gelmesi ve katılım finans sektörünün gelişimini kesintisiz sürdürmesi için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu kapsamda kurulacak olan Katılım Finans Kefalet Şirketi'ne Hazine ve Maliye Bakanlığımız olarak yüzde 4 oranında hisseyle iştirak edeceğiz. Diğer yandan, geleneksel yatırım araçlarına dijital çözümler üretmeyi de sürdürüyoruz. Özellikle Darphanemiz tarafından gerçekleştirilen Altın Sertifikası ihracı, bireysel yatırımcılarımız tarafından büyük bir ilgiyle karşılanmıştır." diye konuştu.
Bakan Nebati, "Türkiye Yüzyılı Zirvesi ve Para Sohbetleri" isimli programda yaptığı konuşmada, Türkiye Yüzyılı'nın başarının, üretimin, gücün ve değerlerin yüzyılı olduğu gibi sürdürülebilirliğin de yüzyılı olacağını ifade etti. Bu doğrultuda, BDDK tarafından "Sürdürülebilir Bankacılık Strateji Planı", SPK tarafından da "Sürdürülebilirlik Uyum Çerçevesi"nin yayımlandığını dile getiren Nebati, Bakanlık olarak kendilerinin de Yeşil Tahvil ve Yeşil Sukuk Rehberleriyle Sürdürülebilir Finansman Çerçeve Dokümanı'nı yayımladıklarını, bu sene içerisinde bu alanda bir ihraç gerçekleştirmek için çalışmalara da başladıklarını söyledi.
Nebati, "Finansal sistemimizin bir bütün halinde Türkiye Yüzyılı'na hazır hale gelmesini sağlayabilmek için, finansal mimarimizi güçlendirme çalışmalarımızı tüm paydaşlarımızla eşgüdüm içerisinde sürdürüyoruz." diye konuştu.
Türkiye Yüzyılı'nın, daha güçlü ve müreffeh yarınlar için verdikleri bir İstikbal Mücadelesi olduğunu vurgulayan Nebati, şunları kaydetti:
"Bizler, esasen bu mücadeleyi Sayın Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde, 20 yıldan bu yana, 100 sene evvelki İstiklal Mücadelesi ruhuyla sürdürüyoruz. Bu kavrayış ve yaklaşımla 17 Şubat-4 Mart 2023 tarihleri arasında, Birinci İzmir İktisat Kongresi'nden tam 100 sene sonra yine İzmir'de geniş katılımlı bir İktisat Kongresi düzenliyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı'mızın himayeleri ve teşrifleriyle gerçekleştireceğimiz İzmir İktisat Kongresi, Küresel Ekonomik Güç Olma Yolunda Türkiye Ekonomisi ana temasıyla toplanacaktır. Bundan 100 sene evvel, İstiklal Mücadelesi veren milletimiz, bugün geldiği nokta itibarıyla her alanda bir küresel güç olma hedefine odaklanmış durumdadır. Yaklaşık 100'ü aşkın oturumun düzenleneceği kongrede, küresel salgın sonrası ekonomi paradigmasında yaşanan değişimden Asya'nın yükselişine, sürdürülebilir finanstan FinTech uygulamaları ve blok zincir teknolojilerine, yapay zekadan yenilik ekosistemine, iklim değişikliğinden sürdürülebilir çevre ve enerji kaynaklarına, savunma sanayisinden altyapı yatırımlarına ve otomotiv sektörü başta olmak üzere sektörel gelişmelere kadar pek çok konu etraflıca ele alınacaktır. İnanıyorum ki bu kongre de tıpkı ilki gibi bize ışık tutacak, birliğimizi ve ortak başarı irademizi güçlendirecek, Türkiye Yüzyılı vizyonumuzun önünü daha da açacaktır. Bizler, her karış toprağı şehitlerimizin kanlarıyla sulanmış bu cennet vatanımıza, son 20 yılda, asırlık hizmet ve eserler kazandırırken milletimizle birlikte omuz omuza ve inançla yol aldık. Şeyh Edebali'nin de bizlere öğütlediği gibi haklı olduğumuz mücadeleden asla korkmadık, geri durmadık."
"Bizim istikametimiz, Türkiye Yüzyılı vizyonumuzdur"
Türkiye Yüzyılı'nda da aynı anlayış, aynı irade ve azimle ülkeyi çok daha ilerilere hep beraber taşıyacaklarını, ülkeyi sadece ekonomi değil her alanda dünyanın en büyük ilk 10 ülkesi arasına birlikte çıkaracaklarını dile getiren Nebati, şöyle devam etti:
"Her kim ki hakkı hep gizleyerek, gerçekleri geçmişten bu yana sürekli eğip bükerek ve vesayet siyasetinde ısrar ederse etsin... Her kim ki bu millet ve bu topraklar uğrunda elde ettiğimiz tüm başarıları, hatta savunma sanayimizde tüm dünyanın gıptayla baktığı eserleri dahi görmezden gelirse gelsin... Bilinmelidir ki Cumhuriyet'imizin ikinci asrı Türkiye Yüzyılı olacaktır. 21. yüzyıl Türkiye'nin Yüzyılı olacaktır. Bu yolda irademiz sağlam, inancımız tamdır. Kararlılığımız sağlam. Menzilimiz doğru. Bizler İstikbal Mücadelemizi canımız pahasına nihayete erdirmeye, birbirimize hakkı ve sabrı tavsiye ederek milletimizle yan yana, omuz omuza yol almaya devam edeceğiz. Bizim istikametimiz Hakkın ve haklının yoludur. Bizim istikametimiz, aklın ve vicdanın yoludur. Bizim istikametimiz, Türkiye Yüzyılı vizyonumuzdur."
Nebati, "Gücümüz var. Dayanışmamız kuvvetli, altyapı yatırımlarını tamamlayan bir ülkenin vatandaşı mıyız? Vatandaşıyız. Salgın gibi bir belanın üstesinden gelen bir ülkenin iş adamı, iş kadını mıyız? Evet. Salgında sadece büyüyen ender ülkelerden birisi miyiz? Evet. En hızlı şekilde dönüşümü gerçekleştiren bir ülkenin fertleri miyiz? Evet. 20 yılda çok işler yaptık mı? Yaptık. Liderimiz Recep Tayyip Erdoğan mı? Recep Tayyip Erdoğan. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan. Bayrağımız ay yıldız. Bizim gücümüzle, irademizle eğip bükerek kimse oynamaya kalkmasın." diye konuştu.
"Şu anda tek hedefimiz var enflasyonu düşüreceğiz"
Bakan Nebati, 16 Ocak'ta bütçe gerçekleşmelerini kamuyla paylaştıklarını hatırlatarak, şöyle devam etti:
"Ekonomi beklentilerdir dediğimiz zaman 'Rakamlar nerede?' diye seslendiler. Ekonomi güvendir, istikrardır, ekonomi geleceği görmektir, doğru karar vermektir, uzun vadeli düşünmektir dediğimiz zaman 'Ne soyut işlerle uğraşıyorsun.' dediler. Tamam, hepsini bir tarafa koyduk, arkasında duruyorum sözlerimin de. Buyur, şimdi de somut şeyler istemiyor muydun? Al sana somut şeyler. Bütçe gerçekleşmeleri veriyorum. Bütçe içerisinde faize ayrılan oranı söylüyorum. Bütçe açığımı söylüyorum. Faiz dışı fazlayı söylüyorum. EYT'nin bak hesabı, kitabı hazır diyorum. Çık, rakamlarla ilgili konuş. Yok. Enflasyonla bak biz dünyadan ayrıştık, yüksek bir enflasyon yaşadık. Şu anda tek hedefimiz var enflasyonu düşüreceğiz. Nasıl düşüreceğimizi ilan ediyoruz ve bunu adım adım gerçekleştiriyoruz. İncitmeden, kırmadan, dökmeden yapıyoruz. Büyümeden taviz vermeden yapıyoruz. İnsanlar işini kaybetmeden yapıyoruz. Dükkanlar, fabrikalar, atölyeler kapanmadan yapıyoruz.
'Enflasyonu engelleyeceğiz, 2 yılda çözeceğiz.' diyorsun. Bana enstrümanını söyle. Faizi manşet enflasyonun neresine getireceksin? Bak iş dünyası merak ediyor. Enflasyonu düşüreceksin, o zaman faizi nereye getireceksin? Faiz manşet enflasyonun neresine getireceksin? Çık ilan et. Faizi artıracak mısın? Ne kadar artıracaksın? Beklentin ne, çıtan ne? Çık ilan et. Hani geçen yıl biz bu işlere Türkiye Ekonomi Modeli ile girdiğimizde 'Faiz artırmadan bu işler olmaz.' diyenler, sesleniyorum, bak faiz düşük. Merkez Bankası faiz oranı 9. Sen ne yapacaksın? Çık ilan et. Niye susuyorsun? Açık açık toplumla paylaş. 'Ben faizleri manşet enflasyonun şurasına getireceğim.' de cesaretin varsa. Hangi uluslararası kuruluşla ne anlaşması yapacaksın? Nasıl getireceksin? Her şeyi ortaya koyuyoruz. Şeffaf değil mi? Çık tartışalım. Duymaz, görmez, konuşmaz. Hiç kusura bakmayın ama biz geçen yıl coşkumuzu 'Merak etmeyin 2023 yılına çok farklı gireceğiz.' dediğimizde açık bir şekilde belli ettik. Şimdi rakamların arkasına sığınarak ukalalık yapmıyoruz."
Nebati, daha dikkatli, geleceğe doğru odaklanan, hareket planını netleştiren, adım adım dışsal ve içsel fayda maliyet hesaplarını yapıp bunları bütüncül bir şekilde bir araya getiren, ülkenin ulusal çıkarlarına uygun olan adımları atmaya devam ettiklerini söyledi.
Bakan Nebati, "Çünkü biz biliyoruz, güçlüyüz, güçlü yarınlara daha dikkatli bir şekilde hazırlanacağız. Biz biliyoruz, altyapı yatırımlarını tamamlamış, makro ekonomik göstergeleri dünyanın birçok ülkesinden daha iyi olan bir ülkede, biz gelen tüm sıkıntıların konjonktürel ya da yerel olsun üstesinden gelecek iradeye sahibiz." diyerek sözlerini tamamladı.
Toplantı, basına kapalı olarak devam etti.