Bugünkü Ermenistan sınırlarında bir zamanlar yüzbinlerce Azerbaycan Türkü yaşıyordu. Tarihi kayıtlara göre 200 yıl öncesinde Ermenistan arazisinde Müslüman Türk nüfusu Ermeni nüfustan daha fazlaydı. Bir dönem Osmanlı, uzun dönem de Safeviler'in yönetiminde bulunan şimdiki Ermenistan toprakları Müslüman ve Türk nüfusun hakim olduğu coğrafyaydı.
Çar Rusya'sının 19. yüzyılın başlarında Revan Hanlığını (Revan - Erivan'ın o dönemdeki ismi) işgal etmesiyle bölgedeki demografik durum giderek değişmeye başladı. 19. yüzyılın başlarında bölgeye diğer bölgelerden göç ettirilen Ermeni nüfus yerleştirilmeye, Müslüman Türk nüfus ise sıkıştırılmaya başlandı.
Bu siyaset Sovyet Birliği döneminde de devam ettirildi. Bölgedeki Türkçe yer isimlerinin neredeyse tamamı devlet kararıyla değiştirilerek buralara Ermenice isimler verildi, Azerbaycanlılara ait dini ve tarihi anıtlar yok edildi.
19. yüzyılda 12 caminin bulunduğu bilinen Erivan'da günümüze kadar sadece 1 cami ayakta kaldı. Ermeniler, Erivan'daki tek cami olan Gök Mescit'in İranlılara ait olduğunu öne sürüyor. Fakat Gök Mescit'in 18. yüzyılda Revan Hanı Hüseyinali Han tarafından inşa edildiği biliniyor.
Sovyetler Birliği döneminde Ermenistan'da Azerbaycanlılara ait kültürel izlerin yok edilmesi ile yetinilmedi, yüzbinlerce Azerbaycanlı sınır dışı edildi.
Kayıtlara göre 1948-1953 yıllarında 144 bin 600, 1988-1991 yıllarında ise yaklaşık 300 bin Azerbaycanlı Ermenistan'dan sınır dışı edildi. Sınır dışı edilenlerin büyük çoğunluğu Azerbaycan'a yerleşti.
1980'li yılların sonrasında Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki sorunun savaşa dönüşmesi Ermenistan'dan kovulan Azerbaycanlıların sorunlarını geri plana itti.
2. Karabağ Savaşı sonrasında konu yeniden ön plana çıktı ve Batı Azerbaycanlıların hakları Cumhurbaşkanı İlham Aliyev tarafından da sıklıkla dile getirilmeye başlandı. Azerbaycanlı yetkililer, Batı Azerbaycanlıların yurtlarına dönme haklarının sağlanmasının Ermenistan'a karşı toprak iddiasında bulunmak anlamına gelmediğini belirtiyor.
"Şimdiki Ermenistan arazisi son karışına kadar tarihi Azerbaycan toprağıdır"
Batı Azerbaycan Topluluğu Başkanı Aziz Alekberli, Ermenistan'dan kovulan Azerbaycanlıların durumunu ve hedeflerini AA muhabirine anlattı.
Alekberli, "Batı Azerbaycan diye nitelendirdiğimiz şimdiki Ermenistan arazisi son karışına kadar tarihi Azerbaycan toprağıdır." diyerek atalarının asılarca o topraklarda yaşadığını ve çok zengin kültürel miras yarattıklarını söyledi.
Bölgedeki çok sayıda tarihi anıtın, coğrafi isimlerin ve bölgeye ait folklorun o arazilerin Azerbaycan Türklerinin tarihi vatanı olduğunu kanıtladığını vurgulayan Alekberli, "Ermeniler o arazilere 15. yüzyılın ortalarında geldi. 19. yüzyılın başlarında ise Rusya'nın Güney Kafkasya ve Erivan Hanlığını işgal etmesiyle Ermeniler adeta bölgeye akın etti. Ermeniler bölgeye yerleşir yerleşmez Azerbaycanlıları sıkıştırmaya ve Azerbaycanlılara ait izleri silmeye başladılar. 1828'de Erivan'daki Recep Paşa Camisi'ni kiliseye dönüştürdüler." bilgisini paylaştı.
Alekberli, Fransız asıllı Rus seyyah İvan Şopen'in 1829-32 yıllarında bölgede incelemelerde bulunduğunu ve eserlerinde o dönemde Erivan'da 12 caminin bulunduğunu yazdığını belirterek "Tüm bunlar Erivan ve civarının Azerbaycanlılara ait olduğunu kanıtlıyor." dedi.
19. yüzyıl boyunca Azerbaycanlıların bölgeden sıkıştırılarak çıkartılması ve bölgenin Ermenileştirilmesinin sürdüğünü bildiren Alekberli, şöyle konuştu:
"20. yüzyılın başlarında ise bölgede Azerbaycanlılara karşı soykırım siyaseti başladı. 19. yüzyılda bölgedeki Türk isimleri Ermeni isimlerle değiştirilmeye başlandı. Fakat 20. yüzyılda Sovyetler döneminde bu durum daha da arttı. 1935'ten itibaren devlet kararıyla yer isimleri değiştirildi. Elimizde 1903'te Çar Rusya'nın bastırdığı harita var. Bu haritada bölgedeki yer isimlerinin yüzden 90'ının Türkçe olduğunu görüyoruz. Stalin'in kararıyla 1948-1953 yıllarında bölgeden 144 bin 600 Azerbaycanlı sınır dışı edildi. Azerbaycanlılara ait bazı yerleşim birimleri Ermenilere verildi, bazı yerleşim birimleri ise yeryüzünden silindi. Sınır dışı süreci belirli bir amaç doğrultusunda yürütülüyordu. Erivan'daki Azerbaycanlıların sayısı bir hayli azaldı. 1988-1991 yıllarında yaklaşık 300 bin Azerbaycanlı Ermenistan'dan sınır dışı edildi. Aslında bu sınır dışı değil etnik soykırımdır."
Batı Azerbaycan Topluluğu olarak son 200 yılda şimdiki Ermenistan arazisinden çıkarılan Azerbaycanlıların istatistiğini hazırladıklarını, Azerbaycanlılara karşı işlenen suçların belgelerini topladıklarını bildiren Alekberli, "Bu bilgileri dünya kamuoyuna ulaştırmayı amaçlıyoruz. Dünya kamuoyu son 200 yılda Ermenilerin Azerbaycanlılara karşı işlediği suçları bilmeli. İnsanlarımın haklarının uluslararası düzeyde aranması da gündemimizde. Bizim insanlarımız sadece yerlerinden edilmedi, yüzyıllar boyunca oluşturduğumuz kültürel mirasımız da yok edildi. Tüm bunlar için Ermenistan yönetimi ve toplumu sorumluluk taşımalıdır. Biz Batı Azerbaycan Topluluğu olarak soydaşlarımızın haklarının iade edilmesi ve sorumluların cezalandırılması için elimizden geleni yapacağız." ifadelerini kullandı.
Son sınır dışı sürecinden sonra 34 yıl geçse de kendi ata yurtlarına dönmek düşüncesinden bir an bile vazgeçmediklerini vurgulayan Alekberli, şöyle devam etti:
"Ben de 1988'de sınır dışı edildim. İnsanlarımız 34 yıldır topraklarına dönecekleri günü bekliyor. Tanıdığım tüm insanlar, akrabalarım, köylülerim hepsi tarihi topraklarının hasretiyle yaşıyor. Bunun manevi tarafı da var. O insanların çoğunun ecdadının, akrabalarının mezarı orada. Hangi insan atalarının mezarı olan topraklara dönmeyi istemez? Ben 28 yaşımda oradan çıktım. Çocukluğum, gençliğim orada geçti. Biz o toprakların üstünü terk etmek zorunda kaldık. Fakat o toprakların altı bizim ecdadımızın. Onların ruhu er geç bizi oraya çekecektir. Batı Azerbaycan Topluluğu olarak başlıca hedefimiz insanlarımızın topraklarına dönüşünü sağlamaktır. Bu, Ermenistan'a toprak iddiasında bulunuyoruz şeklinde anlaşılmasın. Bu insanların kovuldukları topraklara dönme hakkı sağlanmalıdır. Bizim bıraktığımız köy ve kasabaların büyük çoğunluğu boş duruyor. İnsanlarımızın o topraklara dönmesi Ermenistan devletini rahatsız etmemelidir."
Azerbaycan'da Ermeni asıllı vatandaşların yaşadığına işaret eden Alekberli, Ermenistan devletinin de kendi eski vatandaşlarına kendi yurtlarına dönme ve orada yaşama hakkı sağlaması gerektiğini sözlerine ekledi.