Korona salgını hazır giyim ve konfeksiyon alanında çalışan firmaların ürün yelpazesini genişleterek maske ile koruyucu kıyafet üretmesine yol açtı. Salgın öncesi bu alanda 80 firma üretimi yaparken, salgın ile birlikte bu sayı 5 kat artarak 380’e çıktı. Bu dönemde medikal giysi üretip ihraç eden firma sayısı da 50’den 70’e yükseldi. Hem iç pazarda hem dış pazarda artan talep nedeniyle aralarında Lc Waikiki, İpekyol, Bisse Giyim ve Vakko’nun olduğu pek çok ünlü marka da maske ve koruyucu kıyafet alanına girdi.
İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Mustafa Gültepe, Türkiye hazır giyim sektörünün altyapı itibarıyla geniş ve güçlü bir sektör olduğunu belirterek, sektörün her türlü ürünü üretme altyapısı olduğunu söyledi.
Koronavirüs salgını ile beraber bunu bir kez daha gördüklerini aktaran Gültepe, “Ülkemizde maske üretip ihraç eden 80 firma varken sayı bu dönemde yaklaşık 5 kat artış ile 380’e çıktı. Medikal giysi üretip ihraç eden firma sayısı da 50’den 70’e yükseldi” dedi.
Üç ayda ihracatı yüzde 6 bin 200 arttı
2020’nin üç aylık döneminde bu alanda yapılan ihracat verileri de hızlıca arttı. Bu dönemde 36,5 milyon dolarlık maske, 23,5 milyon dolar medikal tulum /giysi ihraç ettiklerini aktaran Gültepe, geçen yılın aynı dönemine göre maske ihracatının yüzde 6 bin 200, medikal giysi ihracatının da yüzde 100 arttığını söyledi. Sektör olarak talebi fazlasıyla karşılama güçlerinin olduğunu anlatan Mustafa Gültepe, “Bugün Avrupa’da mağazaların büyük bölümü kapalı olduğu için konfeksiyon üretimimiz neredeyse durdu. Konfeksiyon üretim alt yapısına sahip tüm fabrikalarımız maske ve koruyucu-medikal giysi üretebilir. Böylelikle atıl kapasitenin bir kısmı kullanılmış olur. Dolayısıyla biz bu tür ürünlerde her zaman talebi karşılayabilecek durumdayız”
Üç ülkeye ihracat artarak sürüyor
Hazır giyim sektörünün ilk iki ayda ihracatını yaklaşık yüzde 7 artırdığını aktaran Mustafa Gültepe, şu bilgiyi paylaştı: “Koronavirüs salgınının merkez üssünün Çin’den en büyük pazarımız olan Avrupa’ya kayması ile mart ayı ihracatımızda sert bir düşüşle karşı karşıya kaldık. Mart ayında ihracatımız yüzde 27,4 geriledi. Yılın ilk çeyreğindeki daralma ise yüzde 6,1 oldu. AB ülkelerine ihracatımız mart ayında yüzde 29,3, ocak – mart döneminde yüzde 6,4 daraldı.” Salgından en çok etkilenen İtalya, İspanya ve Fransa gibi ülkelerde yüzde 40’ın üzerinde bir daralma ile karşı karşıya kaldıklarını aktaran Gültepe, “Öte yandan Hollanda, Suudi Arabistan, Çin gibi pazarlar mart ayında ihracat artışının sürdüğü pazarlar oldu. Özellikle maske talebinin etkisi ile Çin’e ocak – mart dönemindeki ihracatımız yüzde 143 arttı” dedi.
Koruyucu kumaşta kapasitenin % 10’u yetiyor
Maske ve koruyucu tıbbi giysi talebi teknik tekstil kumaşı ihracatını da yükseltti. Tekstil ve hammaddeleri ihracatında mart ayında yüzde 3.9 oranında düşüş yaşanırken, teknik tekstilde ise yüzde 4.3 oranında artış oldu. Temizlik bezleri, oto koltukları maske ve koruyucu kıyafet gibi özellikleri içeren ve özellikle nonwoven yani iplik yerine elyaf içerikli dokunmamış kumaş özelliği taşıyan kumaşlarda ise bu artış yüzde 14’e çıktı. Teknik tekstil kumaşında yüksek üretim kapasitesine sahip olan Türkiye’nin, bu alanda kapasitesinin yüksek olduğunu, kapasitenin sadece yüzde 10’un bile Türkiye’ye yetebileceğini aktaran İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Başkanı Ahmet Öksüz, geri kalan yüzde 90’lık bölümü ise ihraç edebilecek durumda olduğunu söyledi.