Ay ve asteroit gibi diğer havasız cisimler atmosfer içermediğinden, Güneş ve etrafındaki plazmaya doğrudan maruz kaldıklarında elektrik alan oluşturabiliyorlar. Bu yüzey yükü, Ay’da tozları yerden en az 1 metre yüksekliğe kaldıracak kadar güçlü; tıpkı statik elektriğin bir insanın saçını havaya kaldırması gibi.
NASA ve diğer yerlerde çalışan mühendisler, geçenlerde bu doğal yüzey yükünden faydalanarak Mylar’dan yapılma kanatlara sahip bir planörü havaya kaldırmayı önermiş. Mylar, havasız cisimlerin yüzeyindeki yükün aynısını doğal şekilde barındıran bir malzeme. Bilim insanları, benzer yüklü yüzeylerin birbirlerini itmesi ve bir kuvvetin planörü yerden kaldırması gerektiğini söylüyor. Fakat böyle bir tasarım, daha büyük gök cisimlerinin daha güçlü ve önleyici kütleçekimleri olacağı için muhtemelen küçük asteroitlerle sınırlı kalır.
MIT takımının havada giden uzay aracı ise bu boyut sınırının üstesinden gelebilir. Nostaljik, disk şeklinde uçan bir çay tabağını andıran fikirde, hem aracın yükünü artırmak hem de yüzeyin doğal yükünü desteklemek için küçük iyon ışınları kullanılıyor. Bunun sonucunda oluşan genel etkinin, taşıt ve zemin arasında çok az güç gerektirecek şekilde ve nispeten büyük boyutlu itici bir kuvvet meydana getirmesi hedefleniyor. Başlangıç niteliğindeki bir fizibilite çalışmasında araştırmacılar, böyle bir iyon desteğinin ufak, 1 kg’lık bir taşıtı Ay ve Psyche gibi büyük asteroitlerde havalandıracak kadar güçlü olacağını gösteriyorlar. Araştırma Journal of Spacecraft and Rockets bülteninde yayımlandı.