BOP’TA YENİ EŞ BAŞKANLAR VE G-21! (1)

Nuray Başaran

ABD’nin 100 yıllık Projesi BOP’un bölgedeki yeni eş başkanı artık Rusya ve Putin oldu.

Trump’ın başkanlığı döneminde sıkılaşan ABD- Rusya ilişkileri , Trump sonrasında –şimdilerde- kişisel ilişkilerden ‘devletten devlete’ diyaloğa dönüştü.

Aslında uluslararası ilişkilerdeki teamüle geçilmesi anlamına da gelen bu durum, ‘Çin faktörü’ sebebiyle de bir anda ‘kazan-kazan’a dönüştü ve ABD ile Rusya , BOP Projesinde müttefik oldu.

‘Nasıl yani? ‘demeden geçemeyeceğimiz bu durum ile ilgili ABD, Rusya’nın söz konusu projenin bölgedeki yeni patronluğu için de kesenin ağzını açtı. İlk mali desteğin geçtiğimiz hafta içinde Rusya’ya geldiği bilgisi de artık açık istihbarat.

Düne kadar ABD ve NATO’ya alternatif bölgede çok önemli müttefik seçeneği konumunda olan Rusya ve Putin , şimdilerde artık BOP Projesinin bölgedeki yeni patronu…

Nereden nereye?

Bölgede bir başka büyük ve önemli bir gelişme oldu ki sormayın gitsin. Şimdi sıkı durun :

G-20’nin 20. Üyesi artık İran!

Peki bunlar ne anlama geliyor?

Ya da neler oluyor?

G-20’den başlayalım:

İran ile Ortadoğu’da karşı karşıya gelen ABD ve İsrail, ilk elden İran’ı yanlarına mı alıyorlar?

Ya da Afganistan’ın kararının artçıları mı?

Birlikte bakalım:

Ortadoğu’da Amerika’nın son olarak Afganistan’dan çekilmesinden sonra ortaya çıkan tabloda , Afganistan merkezli terör olaylarının İran üzerinden Orta Asya ve Ortadoğu’ya doğru yayılması sürecinin başlamasına neden olmuştu. Özellikle son yıllarda artan göç olaylarının Afganistan’ı da içine almasıyla birlikte İran ve Türkiye neredeyse karşı karşıya getiren yeni bir süreç içine girmişlerdi.

Zira İran üzerinden Türkiye’ye gelen göçmenlerin büyük çoğunluğunun Afgan olması yanı sıra , Afganistan’da ABD’nin devşirdiği elemanları da kapsamasıyla İran ABD yakınlaşması ister istemez doğal mecrasında gerçekleşmişti.

İran böyle bir oluşum içerisinde de olunca; özellikle BOP çerçevesinde bölgesel savaş ya da 3. Dünya savaşı gibi bir durumla İran’ı parçalayacak senaryolar içinde Afganistan’dan Türkiye’ye İran üzerinden gelen ABD milislerinin bölgedeki olası sıcak olaylara neden olması tehlikesi de masadaydı.

İran geçmişten gelen bir siyasi çizgi içerisinde sürekli ABD ve İsrail ikilisi tarafından olumsuz bir şekilde zaten karşı taraftı. Yeni durumda ise, göçmenler üzerinden Türkiye ile, İsrail yüzünden de Arap dünyası ile karşı karşıya geliyordu.

Ayrıca İsrail’in Arap ülkeleri ile çatışmadan vazgeçip anlaşması ve bu doğrultuda uzlaşma yaratması, Ortadoğu’da Türkiye ile İran’ı karşı karlşya getirmişti.

Özellikle Arap ülkeleri arasındaki dayanışmanın İsrail tarafından desteklenmesi, Ortadoğu’da Şii İran’a karşı bir Sunni beraberliği oluşturmuştu. Bir merkez devlet olan İran ‘ın Şii kimliği bölgede tırmandırılırken, hem Sunni hem Arap devletleri, hem Türkiye’nin İran’a karşı kışkırtılması, hem ABD, hem de İsrail’in izlediği önemli yol haritasıydı.

Geçtiğimiz yıl Washington’da bir İsrailli diplomat ile bir Suudi Arabistan’lı generalin ortak basın toplantısı yaparak, bölgede Türkiye ve İran gücünün kırılması gerektiği ve bu doğrultuda Ortadoğu ülkelerini birleştiren Büyük Kürdistan’ın kurulması ve bu Kürdistan’ın arkasında kalacak İran ve Türkiye zayıflatılıp Yahudiler iyice güçlenirken, kendi devletlerinin güçlenmesi için BOP Projelerini öne çıkarmaları ile Büyük Kürdistan hayali kesinleşmişti.

İşte tam da bu noktada Ortadoğu’daki bu gibi gelişmeler İran’ın İsrail ve ABD ile karşı karşıya getirirken, dünya basınına yansıyan İran’ın dünyanın en zengin ülkelerinin birliği olan G-20 ülkeleri birlikteliğine İran’ın üye yapılması çok önemli ve stratejiktir.

Türkiye’nin yarım yüzyıldır üyesi olan zengin ülkeler topluluğu G-20, son yıllarda Türkiye’nin yaşadığı ekonomik sorunlardan dolayı 16. sıra yerine 21. ülke sırasına kaydığı bir noktada, İran petrol zenginliği ile dünyanın en zengin ülkeleri içine dahil oldu.

Böylece Türkiye’nin dostu ve müttefiki olan İran , zengin ülkelerin içine alınırken , Türkiye’nin alt edildiği gibi bir durum mu oldu sorusunu sormamak mümkün değil.

Türkiye gelinen noktada iki kayıp birden mi yaşıyor?

BOP’ta eş başkanlığı Rusya ve Putin’e geçen, G-20’de İran’ın devreye girmesiyle 16. ülke konumundan 21. ülke konumuna gelen Türkiye’nin durumu ve bu gelişmeler ne anlama geliyor? Ya da Türkiye ne yapmalı? Yarın devam edeceğiz.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.