İskoçya lideri yeniden bağımsızlık, Kuzey İrlanda'daki Cumhuriyetçiler İrlanda ile birleşme referandumu talep etti.
Britanya'da erken seçimin Boris Johnson liderliğindeki Muhafazakar Parti'nin zaferiyle sonuçlanmasıyla 31 Ocak tarihinde Avrupa Birliği'nden (AB) ayrılma (Brexit) kesinleşirken, ülkeyi oluşturan İngiltere, İskoçya, Galler, Kuzey İrlanda bölgelerinin birliği soru işaretine dönüştü.
18 Eylül 2014'te düzenlenen referandumda bağımsızlığı reddetmiş, ama 23 Haziran 2016 Brexit referandumunda AB'den ayrılmaya hayır oyu vermiş İskoçya, AB'den çıkmış bir Britanya'nın parçası olmak istemediğinden bağımsız bayrağını yeniden çıkardı.
İskoçya'da iktidarda bulunan İskoç Ulusal Partisi (SNP), Britanya parlamentosunda İskoçya'ya ayrılan 59 vekillikten en az 48'ini kazandı.
SNP lideri Nicola Sturgeon'un ilk açıklaması, İskoçya'nın Britanya içindeki yerini belirlemesi için yeniden referandum düzenlemesine izin verilmesi gerektiği oldu.
Kuzey İrlanda'da da Britanya'dan ayrılarak İrlanda Cumhuriyeti ile birleşme yanlıları, bu seçim sayesinde ilk kez vekil çoğunluğunu elde etti.
Yani hem İngiliz hem İskoç hem de İrlanda milliyetçilerinin seçim zaferi kazanmasıyla Britanya ya da namı diğer Birleşik Krallık'ın birliği ağır darbe aldı.
Kesinkes Brexit'in garantilenmesi, aynı zamanda Britanya'nın dağılmasıyla sonuçlanabilecek gelişmeleri tetikledi.
İskoçya Başbakanı Sturgeon, seçim sonucunu 'dönüm noktası' diye niteleyerek "İskoçya halkına gelecekleriyle ilgili tercih sunmak için yetki aldık" dedi.
"İskoçya'da çoğunluğun arzuladığı geleceğin Birleşik Krallık'ın geri kalanının tercih ettiğinden çok farklı olduğu açık ve nettir" diye devam eden Sturgeon, "İskoçya'nın Boris Johnson hükümeti angaryasını yüklenmemesi ve kendi iradesinin hilafına Avrupa'dan koparılmaması gerektiğine dair net arzu ve onay vardır" vurgusu yaptı.
Kadın lider, şu resti çekti:
"Boris Johnson İngiltere'yi AB'den çıkarmak için yetki almış olabilir. Ama İskoçya'yı AB'den çıkarmak için hiçbir yetkisi kesinlikle bulunmamaktadır. İskoçya kendi geleceğine hakkında tercihe sahip olmak zorundadır."
Bir ilke imza atan Kuzey İrlanda da Britanya parlamentosunda bölgeye ayrılan 18 vekilliğe Britanya ile birlik yanlılarından daha çok sayıda İrlanda Cumhuriyeti ile birleşme yanlısı gönderdi.
Cumhuriyetçiler, sonucu, "Birleşik İrlanda için referandum düzenlenmesinin yolun açıldı" diye değerlendirdi.
1998 tarihli Kuzey İrlanda Barış (Hayırlı Cuma) Anlaşması'na sadık olan ve silah bırakan IRA ile bağlantılı Sinn Fein 7 vekilliğini korudu, yine Cumhuriyetçi cepheden Sosyal Demokrat İşçi Partisi 2 vekillik kazandı, Britanya ile birlik yanlısı partilerin en büyüğü Demokratik Birlikçi Parti'nin (DUP) vekil sayısı 10'dan 8'e düştü ve son vekillik iki kesime de hitap eden İttifak Partisi'ne gitti.
İrlanda'nın 1921'de bölünmesinden beri ilk kez Britanya parlamentosundaki Kuzey İrlanda vekilliklerinde Cumhuriyetçi çoğunluğun sağlanması, Sinn Fein'in Britanya'dan ayrılma referandumu talebini dillendirmesini beraberinde getirdi.
Sinn Fein lideri Mary Lou McDonald "Sınır için halk oylamasına doğru gidiyoruz, size kesin tarih veremem, ama zorlu ön çalışmaları tamamlayıp kendimizi hazırlamalıyız" diyerek şu vurguyu yaptı:
"Yeni bir İrlanda ve anayasal değişim konusunda karşılıklı konuşmayı düzgün şekilde yapılandırmamız lazım. Birlikçiliğin korkup alarma geçmesine gerek olduğunu düşünmüyorum, bu, İrlanda Adası'nda yaşayan herkes için muazzam bir fırsattır."
Boris Johnson's Brexit anlaşması, Kuzey İrlanda bölgesinin AB üyesi İrlanda'yla sınırını ekonomik zorluklar getirecek karmaşa haline getirirken, DUP seçim yenilgisinden 'Johnson'ın ihanetini' sorumlu tuttu.
Ulster birlikçi Parti'nin eski lideri Mike Nesbitt, manzarayı şöyle değerlendirdi:
"Tüm bunların en büyük ironisi, birlikçiler on yıllardır diken üstünde yaşar ve İrlanda milliyetçilerini büyük tehdit bellerken, asıl büyük tehdidin İngiliz milliyetçiliği çıkması oldu."