Prof. Dr. Uludağ, bir konferans için geldiği Edirne'de AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de 15 civarında istilacı kuş türünün bulunduğunu, bunların başında yeşil papağanların geldiğini belirtti.
Özellikle İstanbul'da gün geçtikçe sayıları çoğalan ve yaşam alanları genişleyen yeşil papağanların "tarım zararlısı" olarak bilindiğini anlatan Uludağ, bu kuşlara karşı önlem alınması gerektiğini dile getirdi.
Uludağ, Türkiye'deki istilacı kuşların yerli kuş türlerine zarar verdiğine dikkati çekerek, "Başta İstanbul ve Ankara olmak üzere yeşil papağanların sayıları artıyor. Bunların en büyük zararı bizim yerli kuşlara oluyor. Yerli kuşların yuvalarına yerleşiyorlar ve orada çoğalıyorlar. Biyolojik çeşitliliğe zarar veriyorlar. Yakında tarım alanlarına da zarar vermeye başlayacaklar .Özellikle meyveliklere çok önemli zararlar verebilirler." dedi.
Uludağ, yeşil papağanların görünüşünün güzel olması nedeniyle başta evlere kafes kuşu olarak alındığını ancak bir süre sonra çevreye bırakıldığını söyledi.
Önlem alınmadığı takdirde yeşil papağanların bölgelerinde çoğalmaya devam edeceğini anlatan Uludağ, şöyle devam etti:
"En başta kafes kuşu olarak alınan bu papağanların kesinlikle çevreye bırakılmaması gerekir. İstilacı olabilecek yabancı türler yerine yerli veya istilacı olmayan yabancı türler eve süs hayvanı olarak seçilmelidir. Bir diğer yöntem yoğun olan bölgelerde yumurtalarını toplamak, tuzak yöntemiyle yakalamak. Ama istilacı papağanlarla mücadele etmek gerçekten çok zor. Bunlarla ilgili kanun desteğinin de çıkartılması gerekir. "
"Su kaplumbağalarını çevreye bırakmayalım"
Uludağ, yeşil papağanların yanı sıra evde beslenen küçük kaplumbağaların da bırakıldıkları bölgede besin zincirini bozduğunu ifade etti.
Bazı Avrupa ülkelerinin su kaynaklarına bırakılan küçük su kaplumbağaları nedeniyle önlemler aldıklarını anlatan Uludağ, şunları kaydetti:
"Bu hayvanları evlerimize çocuklarımız baksın diye alıyoruz. Kırmızı yeşil yanaklı kaplumbağa. Tabii bunlar büyüyünce evde tutmuyorsunuz. Götürüp bir su kaynağına atıyorsunuz. Çok hızlı beslenebilen ve çok hızlı büyüyen bu tür sudaki canlıları yok ediyor. Attığınız bölgede besin zincirini bozuyor. Bazı yerli türlerin ortadan kalkmasına neden oluyor. Avrupa ülkelerinde, mesela Hırvatistan'da bazı suni göletlerde yerli kaplumbağa türünü bitirmiş durumdalar. Papağanlar gibi evde beslediğiniz su kaplumbağalarını da kesinlikle su kaynaklarına bırakmayın."