CHP Bölünmeye mi Gidiyor?

Nevzat Bingöl'ün yeni yazısı...

Ülkede gündemi toz duman. Bir yandan Ayhan Bora Kaplan operasyonları, öte yandan Sinan Ateş cinayeti üzerinden MHP’ye yöneltilen suçlamalar, en önemlisi de ülkedeki ekonomik ve siyasal sorunlar. Tüm bu sorunlar içerisinde ana muhalefet partisindeki durum.

CHP'de son dönemde yaşanan olaylar ve partideki mevcut durum, siyasi bir kriz ve bölünme ihtimaline işaret ediyor. Liderlik tartışmaları, parti içi çekişmeler ve farklı siyasi arayışlar, Eylül ayında yapılması planlanan “Tüzük kurultayı” parti içerisinde tansiyonu arttırdı, arttırmaya da devam edecek gibi görünüyor.

Genel başkan Özgür Özel ile İstanbul büyükşehir belediye başkanı Ekrem İmamoğlu arasındaki yakın ilişkiler, Ankara büyükşehir belediye başkanı Mansur Yavaş’ı farklı politik arayışlara yöneltti. Parti kaynakları Yavaş’ın büyükşehir belediyesine CHP yerine eski İYİ partilileri yerleştirdiğini iddia ediyor, akabinde de İmamoğlu-Özel ekibine karşılık, Kılıçdaroğlu-Yavaş yakınlaşmasının yaşandığı belirtiliyorlar.

CHP genel başkanı Özgür Özel’in Ak partiyle “görüşmesi-yakınlaşması” ile başlayan, Kılıçdaroğlu’nun “Ak partiyle müzakere olmaz, mücadele olur” itirazlarıyla yükselen gerginlik devam ediyor. Durumdan rahatsız olan ve kendisine yapılanları kabul edemeyen Kılıçdaroğlu’nun ekibi, tüzük kurultayında genel başkanlık değişiklikleri için imza toplama hazırlığında.

Eski genel başkan Kılıçdaroğlu’na yakın kaynaklardan aldığımız bilgilere göre, tüzük kurultayında gerekli imzaların toplanıp genel başkanlığın değişebileceği söyleniyor. Bu kaynaklara göre geçmiş kurultayda özel ekibinden yana oy kullanan çok sayıda delege de durumdan rahatsız.

Özellikle yerel seçim sonrasında Özel’e yakın bazı milletvekillerinin “Kibirli” davranışları CHP tabanı ve delegeleri rahatsız etmiş görünüyor. Mecliste milletvekilleriyle görüşmek isteyen vatandaşlara “randevusuz görüşmüyoruz” denilerek geri çevrildiği, hatta bu konuda bir genel başkan yardımcısı ve sekreteriyle bazı partililerin tartıştıkları söyleniyor.

Bu gelişmeler, CHP içinde derin bir bölünme ihtimalini gündeme getiriyor. Kılıçdaroğlu ekibi, ekonomik ve politik sorunlar nedeniyle seçimlerin 2028'e kalmayacağını, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin 2026'da çözüleceğini düşünüyor. Özel ekibin iktidar olanaklarından yararlanmak için Erdoğan'ın öne sürdüğü iddialara göre 4 bakanlığı kabul edilmesi durumunda, partide ciddi bir kopuş yaşanabileceği belirtiliyor.

Bu planda, tüzük kurultayında gerekli imzaların toplanarak seçimlere gitme kararının alınması ve Kılıçdaroğlu'nun CHP'deki sorunun kişiselleştirilmemesi için yeni bir genel başkan adayının çıkarılması olası görünüyor. Ayrıca Alevilerin CHP'de dışlandığı iddiasını dile getiren kaynaklar, kurultayda istenen sonuç alınamazsa, Kılıçdaroğlu'na yakın ekibinden CHP'den ayrılarak yeni bir parti kurabileceği ileri sürerek Kılıçdaroğu’nun Demirtaş ziyaretine de dikkat çekiyor.

Sonuç olarak, CHP'nin içindeki derin güç ve siyasi çekişmeler, partinin geleceği için önemli bir dönüm noktası olabilir. Partideki bu gelişmeler, Türkiye'nin genel siyasi atmosferinin özellikleri niteliğinde. Bu süreçte CHP'nin nasıl bir yol izleyeceği, hem partinin içindeki dinamikleri hem de ülke siyasetini şekillendirecek.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel Haberleri