Özel, "Sayın Erdoğan sen ne değiştireceksin bilmiyorum; rahmetli Erbakan'a attığın kazıkta olduğu gibi gömlek mi değiştireceksin... Ne değiştirirsen değiştir, emin ol bizimle birlikte anayasa değiştiremeyeceksin" dedi. Özel ayrıca, Erdoğan ve Bahçeli'ye "Hadi oradan keratalar, meşgul etmeyin memleketi" diye seslendi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
"İKTİDAR İLK KEZ KABUL ETTİ"
Özel'in açıklamalarından satır başları şöyle:
-Bu yaşanan süreçte iktidar partisi ilk kez 'iklim krizini' kabul etti.
-Yağışlar kentlerde sele neden oldu. Yaşanan olumsuzluklarda CHP'li belediyeleri hedef aldılar.
"HAFTA SONU BOSNA'DA OLACAĞIM"
Bu hafta sonu, CHP’li bir heyetle birlikte Bosna Hersek’de olacağım. 1943 yılından beri 25 Kasım’ı Devlet Günü olarak kutluyor. Bosna Hersek, 1990’larda çok büyük acılar yaşadı. 1995’te Srebrenitsa da bütün dünyanın gözünün önünde bir katliam yaşandı. O tarihlerde Deniz Baykal, gitti dünyanın dikkatini oraya çekmeye çalıştı. CHP olması gerektiği yerdeydi. Aynı şimdi İsrail-Filistin meselesinde olduğu gibi.
GAZZE HAFTALARDIR BOMBALANIYOR
Filistin’de olaylar aslında Filistin halkına da en büyük zararı veren Hamas’ın bir gece yarısı sivillere yönelik roket saldırılarıyla, sınır aşmasıyla başladı. Bunu fırsata çeviren İsrail hükümeti, Hamas’la mücadele adı altında Filistin’e inanılmaz bir saldırıya, soykırıma girişti. O günden bugüne 13 bin 300 hayatını kaybetti. Gazze’de elektrikleri kesilen bir hastanede kuvözdeki çocuklar tıkanarak hayatlarını kaybettiler.
Bu kadar büyük bir zulmün karşısında dünyanın güçlüleri sessizliğe büründüler. 95’te suçtular sonra Srebrenitsa için yıllar sonra savaş suçu dediler. Bugün yapılması gereken yarın timsah gözyaşları dökmek yerine Filistin’deki çocuklara ve Filistin’e sahip çıkmaktır.
Sol-sosyalist partilerin liderlerine sessiz kalmamaları için mektup yazdım. Filistin'e gitmek için çalışmalarda bulunuyoruz.
KKTC ZİYARETİ
-Denktaş'ın ailesi bizi karşıladı.
-Kıbrıs'ın sorunlarını çözmek için çalışmalar yapacağız.
CAN ATALAY HÂLÂ TUTUKLU
-Yargıtay meydan okuyor.
-Yaşanan mesele Anayasa krizi değil; mesele Anayasa'yı tanımamaktır.
-Kurtulmuş yapması gerekenleri Meclis adına yapmıyor.
-CHP Yargıtay'ın darbe girişimine direnmeye karar verdi.
-Eylemimiz farklı bir boyuta taşıyana kadar mücadelemiz sürecek.
Anayasa'ya darbe girişimine karşı Erdoğan'ın darbe girişimine direneceğiz.
KREDİ KARTI BORÇLARINA DAİR KANUN TEKLİFİ
"Son bir ayda takibe düşen kredi kartı borcu yüzde 50 artmış. Ana para dışında ödenen paranın üçte birini de devlet vergi olarak alıyor. Kredi kartı borçları normal seviyesine inip herkes rahat nefes alana kadar verginin kredi kartı borçlarından kaldırılmasına ilişkin kanun teklifi vereceğiz. İktidarın, borç üzerinden vergi alarak insanların gırtlağını sıkmasına karşı çıkıyoruz.
OGÜN SAMAST TEPKİSİ
Hrant Dink’in katledilmesinin Türkiye’de yarattığı büyük travmayı, 16 yıl sonra bir kez daha hep birlikte yaşadık. 16 yıl önce sevgili Rakel’in dediği gibi ‘Bir çocuktan katil yaratan sistem’, bir güvercin katilini serbest bıraktılar.
Ogün Samast denilen katil, bir takım derin güçler bir güvercini katlettirmişlerdi. Geçtiğimiz günlerde hepimizin karşısına geçtiler, gözümüzün içine baka baka ‘Muhalefet toparlanacağız diyorsunuz, bundan sonra meydanlarda olacağız, teslim olmayacağız diyorsunuz. Biz buradayız’ dediler.
‘Biz icap ettiğinde katilimize bile sahip çıkarız’ diyorlar. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’ndan devraldığımız bu emanet kürsüden; Ecevit’in, İnönü’nün kürsüsünden o derin güçlere diyoruz ki biz buradayız. Siz katilinize sahip çıkıyorsanız, biz cesur, temiz, namuslu insanlar birbirimize de ülkemize de sahip çıkacağız, size teslim olmayacağız. Biz buradayız, hodri meydan."
"ERDOĞAN NEYİ DEĞİŞTİRECEKSİN BİLMİYORUM AMA..."
Çok merak ettikleri 50+1 tartışmasına buradan cevap verelim.
10 Kasım 2021'den önce, 5 Ekim 2019'da Cumhurbaşkanı Erdoğan diyor ki; '50+1 rastgele bir tercih değildir. Bilinçli ve vazgeçilmez bir kriterdir'.
'Solcuları, sosyal demokratları, Kürtleri bu devleti yönetmene değer görmüyor ya, kendince bir koalisyon yapacak, oradan ayrılmayacak. Biz yaptık, biz önerdik' demiyor. Kürt'ü Alevi'yi solcuyu, emekçiyi, onların temsilcilerini dışarıda tutan bir anlayış.
10 Kasım 2021'e gelince Karamollaoğlu ziyaretinde '50+1'in mahsurlu olduğunu anladık' diyor. İttifak ortağından yanıt geliyor; '50+1 hesabını eleştirenleri anlayışla karşılamamız abesle iştigal olur, bu masum bir talep değildir' diyor. Tartışma rafa kalkıyor.
Geçen günlerde Erdoğan '50+1 şartının değişmesi isabetli olur, yanlış işler yapılıyor' diyor. MHP'nin yanlış bir yol olduğu, onunla birlikte olmanın bir hata olduğu, MHP'nin sırtında kambur olduğunu açıkça ifade ediyor.
Hep birlikte susuldu, beklendi ki Devlet Bey buna ne diyecek... Devlet Bey, 'Eksiklikleri olabilir ama taviz verilemez, ama cumhurbaşkanımız ile aramızı da kimse açamaz' dedi.
Bizim CHP olarak bunlarla meşgul olmamız mümkün değil. Sayın Erdoğan sen ne değiştireceksin bilmiyorum; sistem mi değiştireceksin, ortak mı, ittifak mı değiştireceksin, rahmetli Erbakan'a attığın kazıkta olduğu gibi gömlek mi değiştireceksin... Ne değiştirirsen değiştir, emin ol bizimle birlikte anayasa değiştiremeyeceksin."
NE OLMUŞTU?
Almanya ziyaretinin dönüşünde uçakta açıklamalarda bulunan AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, cumhurbaşkanlığı seçimi için yüzde 50+1 şartının değişmesini istediğini söylemişti.
Erdoğan, şu ifadeleri kullanmıştı:
"50+1 şartının değişmesi isabetli olur. Çoğunluğu alanın seçilmesi halinde Cumhurbaşkanlığı seçimi de seri olur, uğraştırmaz, yanlış yollara sevk etmez. Mevcutta 50+1 mecburiyeti partileri yanlış yollara sevk ediyor. Kimin eli, kimin cebinde belli değil. Yok altılı, yok on altılı masa..."
Cumhur İttifakı ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli bugünkü grup toplantısında Erdoğan'ın bu çıkışına "Bu sistemin demokratik meşruiyeti yüzde 50+1'dir. MHP olarak dün ne demişsek bugün de aynı görüşteyiz" yanıtını verdi.