Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM Genel Kurulu'nun 76. toplantısı için geldiği New York'ta Amerikan iş dünyasının temsilcileri ile bir araya geldi. Türk Amerikan İş Konseyi tarafından düzenlenen akşam yemeğinde iş dünyasının temsilcilerine seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, salgın sonrası dönemi doğru şekilde değerlendirilmesi halinde ikili ticaret hacminin 100 milyar dolar hedefine rahatlıkla ulaşacağını söyledi.
"100 MİLYAR DOLAR HEDEFİMİZE RAHATLIKLA ULAŞACAĞIMIZA İNANIYORUM"
Türkiye ile ABD arasındaki ikili ticaret hacminin yılsonunda 25 milyar dolara ulaşmasını beklediğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye ve ABD, iki güçlü stratejik ortak ve 70 yıllık müttefiktir. Bu çok özel ve sağlam temellere dayanan işbirliğimiz yıllardır dünyanın pek çok coğrafyasında barışa, istikrara ve güvenliğe katkı sağlamıştır. Son dönemde yaşanan kritik gelişmeler ülkelerimiz arasındaki stratejik ortaklığın önemini bir kez daha göstermiştir. Sadece ekonomi ve ticarette değil, güvenlikten teröre, savunmadan yatırımlara uzanan geniş bir alanda ciddi işbirliği imkanlarımız bulunuyor. Kişisel ilişkilerde olduğu gibi devletler de zaman zaman bazı konularda görüş ayrılığı yaşayabilir. Biz bunların dayanışma ve karşılıklı saygı çerçevesinde diyalog yoluyla aşılabileceğine inanıyoruz. Türk-Amerikan ilişkilerini, konu bu zaviyeden ele alındığında karşılaşılabilen zorlukları aşabilecek olgunluğa ve kapasiteye sahip olduğu görülecektir. Önemli olan her iki ülkede de bu yönde kuvvetli bir siyasi anlayış ve iradenin bulunmasıdır. Değerli dostun Başkan Biden ile 14 Haziran'da Brüksel'de yaptığımız samimi ve kapsamlı görüşmede bu konudaki ortak irademizi teyit ettik. Sayın Başkan ile ekonomik ilişkilerimizin geliştirilmesinin hem mümkün hem de gerekli olduğu hususunda tam bir mutabakat içindeyiz. İkili ticaret hacmimizi 100 milyar dolara ulaştırmaya yönelik kararlılığımızı beraberce vurguladık. Bu rakamın, doğru adımların atılması halinde rahatlıkla erişilebilecek gerçekçi bir hedef teşkil ettiğinde hemfikiriz. Nitekim Türkiye ile ABD arsındaki ikili ticaret hacmi salgın şartlarına rağmen geçen sene 21 milyar dolara yükselmiştir. ABD, Türkiye'nin en fazla ihracat yaptığı ülkeler arasında üçüncü sırada yer almaktadır. İkili ticaret hacmimizin yılsonunda 25 milyar dolara ulaşmasını bekliyoruz. Siz iş insanlarımızla birlikte salgın sonrası dönemi doğru şekilde değerlendirmemiz halinde 100 milyar dolar hedefimize rahatlıkla ulaşacağımıza inanıyorum" diye konuştu.
"TÜRKİYE GİDEREK DAHA ÇOK ÖNE ÇIKMAYA BAŞLADI"
Ekonomik ve ticari ilişkilerin gelişmesinde artan karşılıklı yatırımların önemli bir rolü bulunduğunu kaydeden Erdoğan, "2021 yılının Haziran ayı itibariyle Türkiye'de faaliyet gösteren Amerikalı şirket sayısı bin 971'e ulaştı. Amerika'nın Türkiye'deki doğrudan yatırımları 13 milyar doları buldu. Türk yatırımcılar da Amerika'da 7,2 milyar dolarlık doğrudan yatırım yaptı. Uygun maliyet ve geniş üretim imkanları, iyi eğitimli iş gücü ve modern lojistik alt yapısıyla Türkiye küresel ticarette giderek daha fazla ön plana çıkıyor. Ülkemiz salgın dönemi boyunca küresel tedarik zincirlerinin güvenilir bir halkası olduğunu göstermiştir. Salgın döneminde sadece sağlıkta değil üretim, lojistik, kamu güvenliği, istihdam, sosyal destekler alanlarında da ülkemiz pozitif yünde ayrıştı. Asya merkezli üretim ağına alternatif arayışlarında üç kıtayı birleştiren stratejik konumuyla Türkiye giderek daha çok öne çıkmaya başladı. Olumsuz küresel ekonomik iklime, tedarik ve lojistik zincirlerindeki aksaklıklara ve artan korumacılığa rağmen 2020 yılını büyüme ile kapattık. Geçtiğimiz yıl gerçekleştirdiğimiz yüzde 1,8'lik büyüme oranı ile G-20 içinde ikinci sırada yer aldık. Aynı dönemde G-20'de sanayi üretimi en çok artan ülkelerden olduk. Bu ivmeyi 2021'in ilk çeyreğinde yüzde 7,2 ve ikinci çeyreğinde 21, 7 oranında büyüme oranları yakalayarak devam ettirdik. Aynı şekilde ihracatta da bir rekora imza atarak yıllık bazda 210 milyar doları geride bıraktık" şeklinde konuştu.
Son 19 yıldır aralıksız sürdürülen reform gündeminden kopmadıklarını ifade eden Erdoğan, "Kısa süre önce insan hakları eylem planımız ile ekonomi reform paketimizi milletimizle paylaştık. Ülkemizi sivil, daha demokratik ve özgürlükçü bir anayasaya kavuşturma hedefiyle başlattığımız çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Uluslararası yatırımcıların ülkemizde güvenle yatırım yapmaları için gerekli yasal düzenlemeleri hayata geçirmeye devam edeceğiz. Küresel ekonomi ve üretim paradigmasında yaşanan köklü değişimleri de yakından izliyoruz. İnsanlığın iklim değişikliğinin yıkıcı etkilerini giderek daha fazla hissetmeye başladığını görüyoruz. Bizde ekonomimizi bu yönde dönüştürecek yenilikçi ve çevre dostu adımlar atıyoruz. Esnek ve yüksek üretim kapasitemiz özellikle tedarik zincirleri ve arz güvenliği bakımından Amerikan firmaları için birçok fırsat barındırıyor. Ekonomik ve ticari dayanışmamızı güçlendirmenin bir yolu da işbirliği alanlarımızı çeşitlendirmekten geçiyor. Enerji konusu bu bakımdan her iki ülkeye ciddi imkanlar sunuyor. Amerika ile enerji alanındaki işbirliğimiz, özellikle sıvılaştırılmış doğal gaz sektöründeki ortak faaliyetlerimiz artarak devam ediyor. Bu alandaki işbirliğimizi önümüzdeki dönemde daha da ilerleteceğimize inanıyorum. Bayrak taşıyıcımız THY Amerika'da hali hazırda 10 noktaya doğrudan uçuş gerçekleştirmektedir. 23 Eylül'de Dallas Havaalanı'na da uçuşlar başlayacak. THY'nin gelişmiş ağı ile kurulan bu hava köprüsünün turizm başta olmak üzere ilişkilerimizin her boyutuna müspet yansımaları olacağı aşikardır" açıklamasında bulundu.
"AMERİKA'NIN TÜRKİYE'YE YÖNELİK TİCARETİ ENGELLEYİCİ BAZI TEK TARAFLI UYGULAMALARI İŞİMİZİ ZORLAŞTIRIYOR"
İş insanlarının iki ülke arasındaki dostluğun ve ortaklığı elçileri olduğunun altını çizen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Türkiye ve ABD arasındaki ekonomik ve ticari ortaklığın gerçek potansiyeline ulaşmasında sizlerin vereceği güçlü desteğin katkısı büyük olacaktır. Önümüzdeki bu kazançlı potansiyelden daha fazla faydalanmak için karşılıklı diyalog ve işbirliğini artırmalıyız. Bu amaçla Amerika'nın farklı sektörel önceliklere sahip 50 eyaletine yönelik yerel odaklı ticaret politikaları geliştiriyoruz. Biz bu doğrultuda samimiyetle çalışırken Amerika'nın Türkiye'ye yönelik ticareti engelleyici bazı tek taraflı uygulamaları işimizi zorlaştırıyor. Bununla birlikte bu meselelerin karşılıklı çıkar ve anlayış temelinde diyalog yoluyla çözüme kavuşturulacağını düşünüyoruz. Siz iş insanlarına bu konuda büyük rol düşmektedir. Ticaretimizin önündeki engellerin kaldırılması hususunda Amerikan makamları nezdinde girişimlerde bulunmanızı bekliyoruz. Türk-Amerikan ilişkilerinin ilerletilmesi için sizlerin ve iş konseylerinin göstereceği katkıların çarpan etkisi yapacağı şüphesizdir. Tek gündemi Türk-Amerikan ilişkilerini zehirlemek olan bazı lobilerin ve çıkar gruplarının ülkemiz aleyhindeki asılsız karalama kampanyalarının gerçek amacını ve arz ettiği tehlikeyi de çok iyi gördüğünüzü biliyorum. Bu art niyetli, hukuki ve tarihi gerçeklerden uzan bu faaliyetlere karşı sağlam bir duruş sergileyeceğinize inanıyorum."