Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bağımlılıkla mücadelede Yeşilay gibi STK'ların yanında asıl ailelere görevler düştüğünü belirterek, "Öyle bir dönemdeyiz artık bir yaşından itibaren tüm çocukların cep telefonu, tablet, bilgisayar veya televizyon ekranı gibi cihazlara saatlerce hipnotize olmuş gibi kaldığını görüyoruz. Anne babalar kendilerine vakit ayırmak uğruna kolaycılığa kaçarak ve çoğu defa farkında olmadan çocukların bu tür elektronik cihazların ve oralarda muhatap oldukları içeriklerin bağımlısı yapıyorlar." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 81 il ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ndeki Yeşilay Danışma Merkezleri ortak açılış törenine katıldı. Törende Cumhurbaşkanı Erdoğan'a İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya ve milletvekilleri eşlik etti.
"MÜCADELEYİ ÜLKEMİZDE TEK BİR BAĞIMLI BIRAKMAMA, AZİM VE KARARLILIKLA SON NEFESİMİZE KADAR SÜRDÜRECEĞİZ"
Açılış töreninde konuşma yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Danışmanlık merkezlerinin ülkemizin 4 bir yanında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde toplam 104 nokta verdikleri hizmetle her yaştan vatandaşımızın hayatın renklerini kazanmalarına katkıda bulunacaklarını inanıyorum. Bu merkezde ücretsiz olarak sunulan hizmetler bağımlılarla sınırlı kalmayıp onların ailelerini ve sosyal çevrelerini de içine alan geniş bir mücadele stratejisine dayanıyor. Bağımlılıktan kurtarılan insanlara sağlık güvencesinden istihdama, boş zamanlarını değerlendirmeden meslek edindirmeye kadar geniş bir alanda destekler sağlanıyor. Böylece bu iradeye gösteren insanların önlerinden adeta yepyeni bir dönemin kapıları açılıyor. Sosyal hizmet uzmanlarından psikologlara kadar geniş bir ekibin içinde yer aldığı zahmetli ve uzun mücadelenin amacı bağımlılıktan kurtulan insanların yeniden aynı yanlışa düşmelerinin önüne geçmektir. YEDAM modelinin başarılarını ve giderek genişleyen hizmet ağırın takdirle izliyoruz. Bağımlılıkla mücadeleyi de insan merkezli yürütüyoruz. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın anlayışı sivil toplum kuruluşu olarak bu çatı altındaki faaliyetlerde temel felsefedir. Ailelere yetişkinlere çocuk ve genceler yönelik programlar Yeşilay'ın bir asrı aşan misyonuna ne derece sıkı sıkıya bağlı olduğuna işaret ediyor. Tüm hayatını zararlı alışkanlıklar ve maddelerle mücadeleye adamış birisi olarak Yeşilay'ı yanında oldum, olmayı da sürdüreceğim. Her zaman altını çizerek ifade ettiğim gibi İçki madde ve kumar bağımlılığı tüm kötülüklerin anasıdır. Tütün kullanımı hem kendimize hem çevremize zararlıdır. Teknoloji bağımlılığı bizi insan yapan vasıflardan uzaklaştırıp gerçek olmayan bir dünyaya bizi hapseder. Zararlı ve kötü olan her şey her yerde ve her şartta böyledir. Bu tür alışkanlıkların hiçbirinin de ideoloji veya inançla ilgisi yoktur. Her kim içkiye, maddeye, kumara sigaraya güzelleme diziyorsa tek gayesi kendi sapkın hayat biçimini, zaaflarını, komplekslerini örtmektir. Bizim Yeşilay'la yürüttüğümüz mücadeledeki tek gayemiz, ülkemize ve milletimize ruhu ve bedeni de dipdiri nesiller kazandırmaktır. Bu mücadeleyi ülkemizde tek bir bağımlı bırakmama azim ve kararlılıkla son nefesimize kadar sürdüreceğiz" dedi.
"YEŞİLAY GİBİ STK'LARIN YANINDA ASIL OLARAK AİLELERE GÖREVLER DÜŞÜYOR"
İnternete erişimin kolaylaşmasından bahseden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Günümüzde internete erişimin kolaylaşması ve sosyal medya platformlarını kontrolsüz yaygınlaşması eskiden beri bilinen bağımlılıklara yenilerini ekledi. Bilgisayardan cep telefonuna, oyun konsollarından televizyona kadar uzanan teknoloji tabanlı bu yeni bağımlılık türüyle mücadele Yeşilay'ın sorumluluk alanına giriyor. Devletin ilgili birimleri ve Yeşilay gibi sivil toplum kuruluşları yanında asıl olarak ailelere görevler düşüyor. Öyle bir dönemdeyiz artık bir yaşından itibaren tüm çocukların cep telefonu, tablet, bilgisayar veya televizyon ekranı gibi cihazlara saatlerce hipnotize olmuş gibi kaldığını görüyoruz. Anne babalar kendilerine vakit ayırmak uğruna kolaycılığa kaçarak ve çoğu defa farkında olmadan çocukların bu tür elektronik cihazların ve oralarda muhatap oldukları içeriklerin bağımlısı yapıyorlar. İnternet bağlantısı bulunan cihazlarda çocuklarımızın her türlü zararlı içeriğe ulaşma imkanı da çoğunlukla sahip değiliz. İnternette çocuklarımızın karşısına çıkabilecek alkol, sigara, madde kullanımı, şiddeti, cinselliği ve her türlü sapkın görüntüyü fikri, telkini engelleyebilmemiz gerçekten çok zor. Üstelik bu tür içerikler çocukların zihinlerinde bizim insanlarımız uzak tutmak için gece gündüz çalıştığımız zararlı ürünlere meşruiyette sağlıyor. Biz herkese sigara kötüdür, alkol zararlıdır, kumar felakettir diye telkin verirken, internette veya televizyonda sürekli aynı ürünleri kullanan insanlarla karşılaşan körpe dimağlara bu mesajları nasıl ulaştırabiliriz. Daha kötüsü bu mecraların bir kısmı internet üzerinden çocuklarımıza ulaşıp onları her türlü istimara açık hale getiren kötü niyetli kişilere fırsat veriyor" diye konuştu.
"ÇOCUKLARA MÜDAHALE ETMEYEN ANNE VE BABALAR ONLARIN YAŞADIĞI FELAKETLERİN ORTAĞIDIR"
"Tabi iğneyi karşımızdakine batırırken, çuvaldızı da kendimizden esirgememiz gerekiyor" diyerek konuşmasını sürdüren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Büyükler olarak maalesef artık çocuklara "hayır" demeyi başaramıyoruz. Kişilik, şahsiyet vermemiz onların yaşadıkları toplumdan ve dünyada ihtiyaçları olan bilinç, bilgi beceri değerlerle donatmamız gereken çocuklarımızı rollere değişiyoruz. Anne babalar değil çocuklar anne ve babaları yönlendiriyor. Evde iyi örnek olamadığımız, okuldaki gelişimini yakından takip etmediğimiz, kimlerle oturup kalktığını bilmediğimiz çocuklarımızı özgür kılmış olmayız. Sadece başı boş bırakmış, ihmal etmiş oluruz. İnsanların hayatlarını karartan kötü alışkanlıkların izini sürdüğünüzde hemen tamamının çocukluk ve gençlik dönemlerine çıktığını görüyoruz. Çocuklara değer vermek, onların görüşlerini önemsemek, aile içindeki kararlara katılımımı sağlamak mutlaka gereklidir. Ama bu durum kendi değerlerimizle donatarak sağlıklı ve bilinçli bireyler olarak hayata hazırlama sorumluluğumuzu ortadan kaldırmaz. Çocukların özellikle değişimin fark etmeyen veya fark ettiği halde müdahale etmeyen anne ve babalar onların yaşadığı felaketlerin ortağıdır. Alkol ve madde kullananların kötü alışkanlıklarında kapılmasında kurtulmasında anne ve babaların etkili olduğun bilinmelidir. Çocuklarımıza güveneceğiz. Sözümüzle ve yaşantımızla onlara rehberlik etmeyi, örnek olmayı ihmal etmeyeceğiz, manevi değerlerimizle teşhis etmeyi de ihmal etmeyeceğiz. Bunu sağladığımızda yeşil ayımızın işini de fevkalade azaltmış olacağız. Aile kurumuna daha çok önem verme kararımızın gerisindeki sebeplerden biride budur. İnşallah önümüzdeki dönemde hep birlikte bunu yapacağız" şeklinde konuştu.