Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremler nedeniyle yaralanan ve Gaziantep'teki 25 Aralık Devlet Hastanesine getirilen depremzedelerin tedavisi sürüyor.
İslahiye ilçesine bağlı kırsal Kayabaşı Mahallesi'nde yaşayan Nurcan Durmaz, AA muhabirine, su içmek için sahura kalktığını söyledi.
Depreme yakalandığı sırada evde bulunan eşi, çocukları ve torunlarına seslendiğini anlatan Durmaz, "Deprem, çok şiddetliydi. Deprem anında eşim, çocuk ve torunlarıma seslendim. Eşim, çocuk ve torunlarım dışarı çıktı. Ben dışarı ilk anda çıkamadım. Çocuklarım beni dışarı çıkarttığında eşim yerde yatıyordu. Ayağı kırılmıştı. Evin duvarları da yıkılmıştı." diye konuştu.
Durmaz, deprem anında insanın ne yapacağını bilemediğini belirterek, "Zaman zaman aklımıza yaşadığımız deprem anı geliyor. Depremde hayatını kaybeden herkesin başı sağ olsun. Allah rahmet eylesin. Yaralılara acil şifalar diliyorum. Allah, tekrar o günleri yaşatmasın." dedi.
Depremde evde çocuk ve torunlarıyla birlikte 9 kişi olduklarını ifade eden Durmaz, şöyle konuştu:
"Evin az ilerisinde ahırlığımız vardı. Eşim yaralı olduğu için kendisini oraya götürdüm. 6 gün boyunca ahırda kaldık. Ekiplere ulaşamadık. Elektrik ve sular kesilmişti. Yollar kapalıydı. Dışarısı çok soğuktu. Evimizin de duvarları çökmüştü. Çocuk ve torunlarım ahırda bulunan odunların üzerinde yattı. Ekiplere 6 gün sonra ulaşabildik. Zor günlerdi. Canımızın sağ olduğuna mı sevineceğiz? Cenazelerimiz var. Onlara mı üzülelim? Bundan sonra ne olacağını bilmiyoruz. Her şeyimiz enkaz altında kaldı. Yine de canımızın sağ olduğuna şükür ediyoruz. Güler yüz görünce mutlu oluyoruz, şükrediyoruz. Çok acı günler yaşadık. Sözün bittiği yer mi hayatın başladığı yer mi bilemiyorum."
Nurcan Durmaz'ın eşi 60 yaşındaki Halil Durmaz da deprem anında eşinin oruç tutmak için sahura kalktığını ve kendisine seslendiğini söyledi.
Depremde dışarı çıkmayı başardığını dile getiren Durmaz, "Ben dışarı çıkmayı başardım ama eşim evden çıkamadı. Torunlarımın bağırmasını duydum. Dışarısı çok soğuktu. Evin duvarı çöktü ve yere düştüm. Ayağım kırılmıştı. Çok acı bir şeydi." dedi.
Daha sonra ailece evinin az ilerisindeki ahırda kaldıklarını kaydeden Durmaz, "Kardeşim ineklerin kalması için ahır yapmıştı. Biz de üşümeyelim diye 6 gün ahırda yaşadık. Yollar kapalıydı. Dağlarda heyelan oldu. Kimseye ulaşamadık. Şu an çok şükür iyiyim. 6 gün sonra tedavi olabildim. Doktorlar elinden geleni yaptı. 24 saat boyunca yanımızdan hiç ayrılmadı. Allah razı olsun." ifadelerini kullandı.
"Komşularım bizim evden dışarı çıkmamızı sağladı
Nurdağı'nın kırsal Sakçagözü Mahallesi'nde yaşayan Mustafa Gökçek ise deprem anında sesten dolayı birden uyandığını söyledi.
Torunlarının "imdat" diye bağırdıklarını ifade eden Gökçek, "Herkes dışarıdaydı. Komşularım bizim evden dışarı çıkmamızı sağladı. Sonra ambulans geldi ve hastaneye geldik. Deprem anında hiç konuşamadım. Sesim çıkmadı. Sadece beni kurtarın diye seslendiğimi hatırlıyorum. Evin duvarı üzerime çöktü. Ayağımdan yaralandım. Ailemizde can kaybı yok ama yakın çevremizde kayıp var." dedi.
Gökçek'in eşi Naide Gökçek de şu anda ufak bir sesi bile deprem oluyor gibi hissettiklerini belirterek, "Devlet ve milletimizden Allah razı olsun. Deprem çok kötü. Allah, kimseye acı vermesin. Evlerimiz yerle bir oldu. Yine de canımız sağ. Şükürler olsun." ifadelerini kullandı.