Kendi aklımızı kullanmak şart.
Ülkücüler de, İngiliz Kraliçesi ne zaman Türk olmuş ya da İngiliz istihbaratı ne zaman "milli" olmuş diye kendi kendilerine sorup, kendi aklımızı kullanma becerisi kazanmalı.
Batı, düşünen Türk istemez.
Siyasal kürt, taşeron.
Batı Roma'ya karşı olmak ya da Londra'ya karşı olmak da bir duruş ama uyuşturucu kaçakçısından adi suçlu dışında hiçbir şey olmaz.
Alman'ın, Hollanda üzerinden PKK kartı aracılığı ile oynadığı oyunu, İngiliz de Paris kapısı üzerinden Vatanı kurtarmaya soyunmuş ülkücüleri de "mücadele için para şart" deyip, aynı uyuşturucu işine bulaştırıp oynamadı mı?!
Abdullah Çatlı'lar Avrupa'ya hangi kapı'dan çıktı, Çiller Özel Örgütü'nün (Gladyo) tetikçisi olarak hangi kapı'dan içeri sokuldu?!
Alaattin Çakıcı hangi ülkede yakalandı, İstihbarat'ın Frankofon kanadı söz verdiği halde neden korumadı, seyirci kaldı?!
Gaz verenler dışarıda, gazı yiyenler içerde ise alt üst oluş şart.
Aklı veren'in aklı akıl olsaydı, içerdekiler dışarıda olmaz mıydı?!
Yani?!
Aynı su'da iki defa yıkanılacak iddiası, tersten bakıldığında bile bile lades değil midir?!
Rüşvet üzerinden siyaset, Roma'nın en eski oyun'u!
NATO patlamamış olsa idi, sır'ları da sır'dı.
Ne var ki, Berlin + üzerinden sır'lar ele geçirilmiş ise oynak zamanlar.
Günah dosyası ele geçirilmiş olan yüksek bürokrat, siyasi, medyacı, işadamı'nı gizli/açık maymun gibi oynatırlar, ki oynatıyorlar.
Sözün özü:
Yönlendirilen devlet sorunsalı ve/veya enerji bazlı narko rüşvet üzerinden avlanmış siyasi akımlar sorunsalı!
"Yolsuzluk"lar, "rüşvet", 2007 öncesinde ulusal güvenlik sorunsalı haline dönüşmüştü.
Gül'ün aynı av'lanmış kadro tarafından Çankaya'ya çıkarılması üzerinden bölünme, parçalanma nokta'sına geldik.
(Hilmi Özkök kendini korumuş, temiz tutmuş ve 24 saat üzerinden dikkatlice yaşamış ise yaşayana "neden böyle kaldın?" diye kızılmaz, avlanmış olan'ın peşine düşülmez.)
Nüans burada.
Neden?!
Aynı şeyleri tekrar ederek farklı sonuçlar elde etmek mümkün değil.
Londra'nın ulusalcı/ülkücü, siyasal kürt toksik varlıkları üzerinden adım adım Barzanistan'a kayıyor süreç.
Batı Roma'da derin güvenlik bunalımı.
BOP'un çatal'ı ve/veya derin uçurum bu nokta.
Bir Alman, İngiliz, Rus, Ermeni, Kürt, Çingene, İtalyan, İspanyol, Arap ne kadar genleri, kültürü ile övünüyor ise ben'deki, biz'deki naçizane bakış da budur.
Boşa övünmekten kaynaklı sorunsala dikkat çekiyorsunuz, adam'ın aklını dış güçler yönlendiriyor ise nüans burada.
Her daim neyi neden yaptığına dikkat etmek lazım, gördüklerinin yarısına duyduklarının hiçbirine.
Her daim Allah'la aldatanlarla saf'laşmamak elzem.
99 ayrı adı olan Yaradan isteseydi kavim'leri, ırk'ları yaratmazdı, tek'lerdi!
Burada amaç değişik kavimler bir araya gelsin ve artı özellikleri ile ortak aklı, çözüm'ü üretsin!
Kavimlerin negatif/Şeytani özellikleri bir araya gelince ne olduğu ortada:
Neo II. Dünya savaşı!?
Yazı'lım şavaşları?!
Böyle bakmak da mümkün.
Cüneyt Şaşmaz