Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (DİSKİ) Genel Müdürlüğünce yürütülen "Dicle Baraj Gölü Havzası Koruma Planı" kapsamında su kaynaklarının korunması ve zarar veren durumların önlenmesine yönelik çalışmalar sürüyor.
Çalışmalar kapsamında inanç turizminin yanı sıra antik çağlardan kalan sur sarnıçları, kale kalıntılarıyla doğa ve kültür turizminde önemli yere sahip Eğil ilçesinde Dicle Baraj Gölü Havzası'nda oluşabilecek kirlilikler ve risklerin önüne geçmek amacıyla DİSKİ başta olmak üzere ilgili kurum ve kuruluşlar ile tekne sahiplerinin bir araya geldiği toplantı düzenlendi.
Toplantıda, baraj gölünde kirliliğinin önüne geçilmesi amacıyla fosil (petrol) yakıtlı tekne taşımacılığının 1 Nisan itibarıyla durdurulması kararı alındı.
Tekne işletmecilerine yapılan bilgilendirmelerin ardından Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ile Eğil Belediyesine bağlı zabıta ekipleri, işletmecilerin gözetimi ve kabulü ile baraj gölündeki tekneleri mühürledi.
"Yılda 125 milyon metreküp su alıyoruz"
DİSKİ Genel Müdürü Fırat Tutşi, AA muhabirine, Diyarbakır'ın içme suyunu Dicle Baraj Gölü'nden temin ettiğini ve yapılan damıtma işlemlerinin ardından musluktan akıtılan suyun rahatlıkla içilebilir duruma getirildiğini söyledi.
Kent merkezine su taşımada kullanılacak ikinci boru hattı çalışmasının da devam ettiğini kaydeden Tutşi, bu çalışmayla Diyarbakır'ın 2053 yılına kadar olan içme suyu sorununu gidereceklerine dikkati çekti.
Tutşi, "Barajımızın 595 milyon metreküp depolama kapasitesi var. Diyarbakır, Eğil ve Ergani ilçelerimize toplamda yılda 125 milyon metreküp su alıyoruz. Su rezervi ve potansiyeli bakımından sıkıntımız yok." dedi.
"Dicle Baraj Gölü'müzü korumak ve kollamakla mükellefiz"
Dünya genelinde ve Türkiye'de suyun önemli kaynaklardan olduğunu dile getiren Tutşi, içme suyu temin edilen ve temin edilmesi düşünülen su kaynaklarının korunmasına yönelik genelge kapsamında "Dicle Baraj Gölü Havzası Koruma Planı"nı oluşturduklarını bildirdi.
Dicle Baraj Gölü koruma alanı çevresinde 119 yerleşim yerinin bulunduğunu belirten Tutşi, şöyle konuştu:
"Buralardan gelen dereler, evlerin atıkları, sanayi, ticaret, tarım ve hayvancılık sektörünün bileşenleri birçok dalda kontrol ediliyor. Bunlarla ilgili eylem planı geliştiriliyor ve yürürlüğe girecek. Dicle Baraj Gölü'müzü korumak ve kollamakla mükellefiz. Bununla ilgili tedbir açısından Eğil ilçesindeki teknelerle ilgili bir karar aldık. Bu teknelerimiz ruhsatsız ve burası içme suyu havzası olması nedeniyle fosil yakıtla çalıştıkları için havzayı kirletiyorlardı. Petrol atıklarını arıtmak için kurulan sistem çok ciddi maliyetli. Arıtma sistemimiz buna uygun değil. Çocuklarımıza daha sağlıklı ve temiz bir su bırakmak için tekne sahipleriyle çalışmalarını durdurmaları için görüştük."
Tekne işletmecileriyle ya güneş enerjisi ve elektrik ile çalışan teknelere geçmeleri ya da kano, deniz bisikleti, kayık gibi su taşıtları kullanmalarına yönelik görüştüklerini anlatan Tutşi, gölde toplam 13 büyük teknenin bulunduğunu, bunlarını sayısının her geçen gün artığını bildirdi.
Tutşi, şöyle devam etti:
"Bunların tamamı artık çalışmayacak. Tekne sahiplerimizle yaptığımız görüşmede bir kooperatif kurmaları halinde Karacadağ Kalkınma Ajansı bunlara destek verebiliyor. Kooperatif kurmamaları durumda her bir işletmeci kendi imkanlarıyla güneş enerjili ya da akü ile çalışacak. Zaten ruhsatları yoktu. Böylelikle ruhsat alıp hem kendileri güvence altına girecek hem de barajımız güvence altına alınacak."
Fırat Tutşi, mühürlenen teknelerin kaçak olarak kullanılması durumunda ilgili cezai işlemlerin yapılacağını sözlerine ekledi.
"Suyun kirlenmesini biz de istemiyoruz"
İlçede 12 yıldır turizme yönelik tekne işletmeciliği yapan Bünyamin Kılıç da hem geçimini sağlamak hem de ilçenin turizmine katkı sunmak için tüm imkanlarını kullanarak tekne aldığını söyledi.
Teknesinin 14 metrelik 20 kişi kapasiteli olduğunu belirten Kılıç, "DİSKİ'nin aldığı kararı yerinde buluyoruz ve karara karşı çıkmıyoruz. Bütün servetimizi de bu teknelere döktüğümüz için dönüşüme maddi olarak hazır değiliz. Bunun için de devletimizin bize destek çıkmasını bekliyoruz. Suyun kirlenmesini biz de istemiyoruz çünkü burada turizm işletmeciliği yapıyoruz." ifadelerini kullandı.
"Hibe ve kredi desteği istiyoruz"
Baraj gölünde 14 yıldır tekne işletmeciliği yaptığını anlatan Abdullah Karakoç ise içtikleri suyun kirlenmesine kendilerinin de karşı olduğunu dile getirdi.
"Devletimizden teknelerimizin elektrikli sisteme dönüştürülmesi için hibe ve uygun kredi desteği istiyoruz. İşimizi devam ettirmek istiyoruz. İlçenin gelir kaynağı." diyen Karakoç, tekne turlarının devam etmesini istediklerini söyledi.
İşletmeci Mehmet İnci de tekne işletmecileri olarak havzanın temiz tutulması için ellerinden geleni yaptıklarını belirterek, elektrikli sisteme dönüşüm için destek beklediklerini ifade etti.