Yeni Akit yazarı Abdurrahman Dilipak bugünkü “Çile ve cennet! Ya da…” başlıkla yazısında “zenginlik, güç” üzerinde kendi mahallesine eleştiriler yöneltti. Dilipak “İslam karşıtları gelince; biz dinimize sahip çıkıyor; haksızlıklara, karşı direniyor ve cenneti hak ediyoruz. Ama bizimkiler gelince; para, makam, keyf, refah peşinde koşmaya başlıyor; birbirimize düşüyoruz; dünya metaı için cehennemi hak ediyoruz” dedi.
“‘Elestü bezmi’nde ver sözü ne çabuk unuttuk. Şimdi yeniden vahiyle yüzleşme zamanıdır!” diyen Dilipak, zor bir zamandan geçildiğini belirterek cahillik yapılmamasını ve zalimlerden olunmaması gerektiğini yazdı.
Kur’an-ı Kerim’de rahat, refah, zenginlik, dünya menfaati peşinde koşanlara Mütrefinler denildiğini yazan Dilipak, “Bunlar keyiflerine düşkün, varlık içinde zevki sefaya dalan, şımarmış, müsrif, kendi şöhret ve kibirleri için bol keseden harcarken, kaz gelecek yerden tavuk esirgemez iken, muhtaçlara karşı cimridirler. Vakıa suresinde bunlar dünyada, nimet içinde bulunurlar iken, büyük günah işlemekte direnir dururlardı. Önce kendi nefsimize bakalım, sonra çevremize! Bakın bakalım, kim bunlar!” diye yazdı.
Meşru zenginliğin sınırı konusunda Hz. Süleyman’ın zenginliğini örnek veren Dilipak, “Meşru yoldan kazanıp, meşru şekilde harcandıktan, kibirden ve israftan uzak, Allah’ın rızasını gözeterek yapılıyorsa bu işler sorun yok. Ama değilse, o zaman o servet bir fitneye dönüşür. Zenginlik her zaman, herkes için hayır getirmez.” dedi.
Abdurrahman Dilipak'ın yazısının tamamını okumak için tıklayınız...