DR. Onur Akbaş köşe yazısı: ENTELEKTÜEL DÜZEYİMİZ VE İKİ ERKEĞİN BANYOSU

DR. Onur Akbaş köşe yazısı: ENTELEKTÜEL DÜZEYİMİZ VE İKİ ERKEĞİN BANYOSU

Kendi özelinde cinsel tercihe saygı duymak ve onu ötekileştirmemek ayrı şey bunu aleni hale getirerek trollüğünü üstlenerek tabiri caizse ekran hayvanlığı (bir canlı türü dışında mecazi anlamda) yapmak ayrı şey. Hayata dokunan her kurgu gibi bu tarz tercihleri de hayatın içinde vermek ayrı şey Netflix gibi bunu gözlere dürtercesine yaparak üstüne düşen misyonu yerine getirmek ayrı şey.

Bir kurgu eseri olarak iki erkeğin banyo yapmasını da hayatta bu gibi durumları da anlayışla karşılayarak izlemek ayrı şey dizinin o bölümünde sadece o sahneyi çevirip çevirip izleyerek sapıklığın ayinini zirveye taşımak ayrı şey. Ya da altmış yedi milyon çeşit tıklamanın fake izlenmelerin, paralı tıklatmaların, akıllı zekalarla rakamlarla oynayıp şişirmelerin vakayı adiyeden olduğu bu zamanda araştırmadan haberini yapma misyonunu icra etmekse bambaşka bir şey.

Tutun ki dediğimiz gibi olsun altmış yedi milyon yarım akıllı, sapıklıkta bile yol yordam bilmez bu sebeple de netflix’e kadar düşmüş homo-spains ya da homo erektus –her neyse- olduğunu düşünelim bir an. Peki bunların cinsiyeti verildi mi? Mesela lezbiyen izlemekten hoşlanan erkekler yahut homo oğlanları da bu dürtüyle izleyenlerin olabileceği ihtimalini düşünmek için sosyoloji bilmeye gerek yok. Bu durumdan farklı cinsel tercihleri olan bireylerin hepsinin dünyasında ve aşk tercihinin odağında cinsel dürtülerinin olduğu izlenimi onlara bir çeşit dolaylı hakaret ve algı operasyonu olarak okursak ne yorum yapacaksınız? Sahi sizce bu yazıyı kaç kişi anlayarak okur? Altmış yedi milyon var mıyız?

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel Haberleri