Pandeminin en çok etkilediği sektörlerin başında gelen perakendede bugünlerde geleneksek mağazacılık ile online’ın ‘gelecek’ savaşı var. Yerli-yabancı kimi marka sahiplerine göre gelecek 3-5 yıl içinde satışların yüzde 90’ı online kanaldan yapılacak, kimilerine göre ise geleneksel mağazacılık asla bitmeyecek.
Perakendede bugünlerde Türk markaları arasında da bu polemik yaşanıyor. Kimi perakende patronları yeni mağaza açmamaktan yana, kimileriyse pandeminin yarattığı bu krizi fırsata çevirmek için mücadele veriyor. Avrupalı ve ABD’li birçok ünlü marka pandemide bildiğiniz gibi havlu attı, yüzlerce mağaza kapatıp online alana odaklanma kararı aldı. Daha önceki yazılarımızda da belirtmiştik. Avrupa’dan Ortadoğu’ya onlarca ülkede mağaza boşaltan yabancı firmalar, perakendede büyümek isteyenler için fırsat yarattı. Türklerin de yabancı emlakçılar tarafından yakından takip edildiğini söyleyip, yurtdışında büyümek isteyen Kığılı, Damat, LC Waikiki gibi birçok markadan bahsetmiştik. Bu markalardan biri de ‘çocuk giyimin modacısı’ olarak tanınan B&G Store’un sahibi Seyidullah (Seyid) Nebati.
Dubai Mall’da kira, İstinye Park’ın üçte biri
Türkiye’de 102, yurtdışında ise 16 B&G Store mağazasıyla sektörde faaliyet gösteren Seyid Nebati, pandeminin yarattığı ortamın bir kriz değil fırsat olduğunu düşünen işadamlarından. Hedef pazarlarındaki tüm AVM’ler ve önemli lokasyonları mercek altına alan Nebati, perakende piyasasıyla ilgili somut gelişmeleri bizimle paylaştı. Son olarak Dubai Mall’da bir dükkan kiraladığını anlatan Nebati, “Bir yıl önce Dubai’de Festival City Mall’da bir mağaza açmıştık. Pandemi öncesinde Dubai Mall ile de görüşmüştük. Kiralar, bizim İstinye Park mağazamızdan iki kat daha pahalıydı. Geçen hafta tekrar Dubai’ye gittiğimde İstinye Park mağazamızın kirasının 3’te 1’i oranında bir fiyata mağaza kiraladım Dubai Mall’da. Mağazayı bir görseniz, benden önce bir Fransız markası varmış orada. Sahipleri resmen kaçmış, kasaları bile orada kalmış” diyor.
Dünyanın her yerinde Türk markaları için çok büyük fırsatlar olduğunu belirten Nebati, “Kiralar çok ucuzladı. Bazı yerlerde bedava desem yanlış olmaz. Bu fırsatı kaçırmamak lazım. Pandemi bitince sektör çok hareketlenecek. Geleneksel mağazacılık asla ölmez” diyor.
Avrupalılar sindi, Türkler atakta
Seyid Nebati’nin Rusya’dan Irak’a, Suudi Arabistan’dan Gürcistan’a, Azerbaycan’dan İngiltere’ye birçok ülkede mağazası var. Bazı mağazalarda direkt yatırımcı olarak, bazılarında ise bayilik vererek iş yapıyor. Avrupalılar ile Türkleri perakende sektöründe kıyaslayan Nebati, şöyle konuşuyor: Pandemi döneminde bizim gibi agresif firmalar çok çalıştı. Örneğin ben bu dönemde lojistik merkezimi yeniledim, depomdaki verimliliğin artması için yepyeni bir programa geçiş yaptım, dijital altyapımı güçlendirdim.Peki Avrupalılar ne yaptı? Sindiler. Çünkü genelde böyle oluyor. Sıkıntılı dönemlerde hemen mal yapamaz oluyorlar, koleksiyon hazırlayamıyorlar, bayileri para ödeyemiyor hemen mağazayı kapatıyorlar. Örneğin ben geçen yıl nisanda tüm yurtdışı bayilerime bir e-mail attım. Dedim ki, ‘Sınırsız sayıda iade hakkınız var. Ödemeleriniz bir yıl boyunca ertelenmiştir.’ Ne oldu? Şimdi bütün bayilerim duruyor.”