Tuerkner, EBRD'nin ilk olarak Türkiye'de başlattığı İş Dünyasında Kadınlar (Women in Business) Programı'nın 10'uncu yılı vesilesiyle düzenlenen konferans sonrası AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Bu program sayesinde Türkiye'nin dört bir yanından kadın girişimcilere finansman, teknik yardım, danışmanlık ve bilgi aktarımı yapıldığını dile getiren Tuerkner, 10 yıllık uygulama sürecinde kadınların liderlik ettiği veya yönettiği 15 bin küçük ve orta ölçekli işletmeye bankalar aracılığıyla 900 milyon avro finansman sağlandığını söyledi.
Bu finansmanın yüzde 60'ından fazlasının İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirler dışındaki kadın girişimcilere sağlandığını ifade eden Tuerkner, "Küçük şehirlerde finansmana erişim daha zor, bu yüzden buna önem verdik. İş Dünyasında Kadınlar Programı ile önce Türkiye ve sonrasında programı uygulamaya koyduğumuz diğer ülkelerde de eşitliği desteklemeye ve bu alandaki engelleri ortadan kaldırmayı amaçladık. Tabii ki program yardımcı oldu bazı zorlukların aşılmasına ama hala zorluklar var." diye konuştu.
Tuerkner, EBRD'nin Türkiye'de uygulamaya koyduğu ve özellikle yeşil ekonomiye odaklanan programlarının da devam ettiğini dile getirdi.
"Türkiye ekonomisine ilişkin büyüme öngörülerimizi yukarı yönlü revize ettik"
Bu yıl Türkiye'deki yeni finansman taahhütlerinin şu anda 1,1 milyar avro seviyesinde olduğunu belirten Tuerkner, şöyle devam etti:
"Birkaç proje daha var şu anda ve bu projelerle yıl sonuna kadar 1,4-1,5 milyar avro finansman taahhüdüne ulaşmış olacağımızı düşünüyorum. Bu tabii ki Türkiye'de ulaştığımız rekor değil ama hem küresel ekonomi hem de Türkiye ekonomisindeki şartları düşündüğümüzde kötü bir seviye de değil. Liradaki değer kaybı ve enflasyonu dikkate aldığımızda yatırımlar için kolay bir ortam oluşmuyor. Yatırım olmayınca da bizim finanse edebileceğimiz proje olmuyor. Tüm bunlar bu yıl süreci biraz zorlaştırdı ama daha stabil bir ortam, Türkiye'de her zaman daha fazlasının yapılmasını sağlar."
Tuerkner, dünya ekonomisi için bu yılın yüksek enerji fiyatları ve enflasyon nedeniyle çok zor bir yıl olduğunu ve doğal olarak bu gelişmelerin Türkiye ekonomisine de yansıdığını söyledi.
Özellikle yüksek fiyatlar nedeniyle Türkiye'nin enerji ithalat faturasının arttığını belirten Tuerkner, "Yine de tüm bu zorluklara rağmen Türkiye ekonomisi en azından büyüme gösterdi. Diğer ülkelere kıyasla bu bir başarıdır. Biz hatta Türkiye ekonomisine ilişkin büyüme öngörülerimizi bu yıl için yüzde 4,5'e, gelecek yıl için ise yüzde 3,5'e yükselttik. Tabii bu başarının bir bedeli de oldu, enflasyon arttı." dedi.
Tuerkner, EBRD'nin Türkiye'deki projeleri desteklemeye aynı şekilde devam edeceğini vurguladı.
"Türkiye'de daha fazla yenilenebilir enerji projesi finanse etmeyi umuyoruz"
EBRD'nin talebe göre şekillendiğini dile getiren Tuerkner, şunları kaydetti:
"Hali hazırda gelecek yıl imzalarını tamamlayacağımız birkaç proje üzerinde çalışıyoruz. Zaten yatırımlarımızın birçoğu yeşil ekonomi odaklı. Özellikle enerji fiyatlarındaki artışı dikkate aldığımızda, Türkiye'de daha fazla yenilenebilir enerji projesi finanse edeceğimizi umuyorum. Bu aynı zamanda düzenleyici politikalar ve teşviklere de bağlı. Yenilenebilir enerjiden üretim yapmak fosil yakıtlara göre artık çok daha ucuz. Bu da yeşil ekonomi ve özellikle yeşil enerji üretimine olan eğilimi artırıyor."
Türkiye'deki portföy büyüklüğü 7,5 milyar avro seviyesinde
EBRD verilerine göre, Türkiye, hali hazırda yıllık yatırım miktarı açısından Bankanın en büyük piyasası olarak öne çıkıyor. EBRD'nin Türkiye'deki rekor finansmanı 2020'de 1,7 milyar avro, 2021'de 2 milyar avroya ulaştı.
Ekim 2022 itibarıyla ise bankanın Türkiye'deki portföy büyüklüğü 7,5 milyar avro seviyesinde bulunuyor. Bankanın 2009'dan beri Türkiye'de 385 projeye sağladığı finansman ise 17 milyar avroyu buluyor.