Emin Çölaşan'dan günler sonra ilk yazı

Sözcü gazetesi yazarı Emin Çölaşan, yaşadığı sağlık sorunları nedeniyle ara verdiği köşesine geri döndü.

Çölaşan bugünkü köşesinde orman yangınlarından ve THK'da ortaya çıkan durumdan bahsetti.

Çölaşan'ın "Ormanlar yanarken uçak oyunları" başlıklı yazısı şöyle:

SEVGİLİ okurlarım yaz mevsimi geldi, havalar giderek ısınıyor… Bingöl dahil memleketin dört bir yanında ormanlarımız cayır cayır yanmaya başladı.

Son bir hafta içerisinde yüzlerce hektar ormanımız kül olup gitti.

Orman yangınlarını havadan söndürmek için uçak ve helikopter gerekiyor.

Acayip (!) bir kalkınma hızına ulaştığımız halde yangınları söndürecek ne kendi uçaklarımız var, ne de helikopterlerimiz!

 Helikopterleri dışarıdan mevsimlik olarak kiralıyoruz.

Özellikle Rusya ve Ukrayna'dan tam pansiyon!

Yani pilotlar, teknisyenler, yakıt, yiyecek içecek dahil.

Uçak yok!
 
★★★

Bizim geçmişte bir kuruluşumuz vardı… (Yine var, yani kapatılmadı.)

Adı Türk Hava Kurumu idi.

Atatürk tarafından kurulmuştu.

Amacı topluma havacılığı sevdirmek, genç pilotlar yetiştirmekti.

Türk Hava Kurumu çeşitli boyda küçük uçaklara sahipti.

Kurum sonraki yıllarda kurban derilerine el attı. Bu işte büyük paralar vardı ve elde edilen gelirin çoğunu ümmetçi kesim götürmeye başlamıştı.

Yaşı uygun olanlar anımsayacaktır, her kurban bayramı öncesinde Türk Hava Kurumu Türkiye çapında seferber olup deri toplardı.

Sonra bunlar piyasada satılır, elde edilen gelirle yeni uçaklar alınır, havacılık çalışmaları yapılırdı.

★★★

Sağ iktidarların gözü hep o büyük para kaynağında oldu.

Türk Hava Kurumu'nun adı bile onlara iğne gibi batıyor, rahatsız ediyordu.

Sonunda amaca ulaştılar!..

Türk Hava Kurumu resmen tasfiye edilmedi, kapatılmadı ama etkisizleştirildi…

Faaliyetleri en alt düzeye düşürüldü…

Gelir kaynakları yok edildi.

Elindeki uçaklar bakımsız kaldı.

★★★

Bütün bunlar bilinçli olarak yapılırken iktidar yetkilileri demeçler veriyordu:

“İnşallah çok yakında aya roket atacağız!”

Sonra…

Sonrasında aya astronot gönderecekler!

Bir ülke düşünün ki bir yanda aya ulaşma hayalleri kuruyor, öbür yanda ise yangın uçağı alma zahmetine katlanmıyor.

Parası yok.

★★★

Çıkan ve söndürülmesi günlerce mümkün olmayan orman yangınları konusunda Orman Bakanı Bekir Pakdemirli konuştu:

“THK uçaklarının motorları yok. Orada işimize yaramayan bir filo var. Onlardan hizmet almak zorunda değiliz. Teşkilatımız bu uçaklarla uçmak istemiyor. İsterseniz beni memuriyetten atın ama ben bu uçaklara binmem diyor.”

Sonra Bakan Bey daha açık konuşuyor, ağzındaki baklayı çıkarıyor:

“Türk Hava Kurumu siyasetin oyuncağı olmuştur. Ana muhalefet partisiyle birlikte hareket ediyor. Hükümetimize siyasi saldırı var!.. O uçaklara binmek isteyen varsa buyursun uçsun.”

İnsaf baba insaf!

★★★

Şimdi elimizde bir adet yangın söndürme uçağı varmış, onun da motoru yağ kaçırıyormuş!

Peki kardeşim, siz anlı şanlı AKP iktidarı olarak bu memlekete birkaç yangın uçağı niye alamadınız?

Bakan Bey onun da yanıtını veriyor:

“Helikopterle bir ton su atmanın maliyeti 1.300 lira. Uçaklarını uçuramayan Türk Hava Kurumu uçağı ile bir ton su atmanın maliyeti ise 8.000 lira.”

Her türlü israf, savurganlık ortalıkta kol gezerken, bunlar işlerine gelen konularda tasarruf masalları okuyor.

Öbür yanda ise ormanlarımız cayır cayır yanıyor. 

★★★

Türk Hava Kurumu kurban derilerini toplar, uçaklarını yeniler, ya da yenilerini alırdı.

Sadece siyasi nedenlerle o güzel kurumu yok ettiler, bitirdiler.

Şu anda ellerinde yangın söndürme uçağı kalmadı, durumu yurt dışından kiraladıkları helikopterlerle idare etmeye çalışıyorlar.

Yakında inşallah aya roket fırlatacaklar, bu gibi sorunların tamamını çözüp ormanlarımızı korumuş olacaklar!
 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel Haberleri