21. Yüzyılın başından bu yana su temini ve çevre sağlığı hizmetleri daha çok enerji yoğun enerji temini de daha çok su yoğun hale geldi.
Halen dünyadaki elektrik enerjisinin % i su temini ve atık su arıtma için kullanılıyor.
İSKİ verilerine göre geçen yıl İstanbul’a Melen sisteminden 481 milyon m3 su verildi . Bu su geçen yıl İstanbul’a temin edilen toplam suyun yarısına yakın.
Melen regülatöründen alınan bu suyun Avrupa yakasınailetilmesi için çok sayıda devasa pompalar kullanılıyor. 160 km boyunca bu su bu pompalar ile toplam 300 m yükseğe basılıyor.Melen Barajı tamamlansaydı bu pompaj yüksekliği yaklaşık 100 m azalacak ve enerji maliyeti de düşecekti.
Melen Barajı sorunu nedeniyle bu işletme koşullarının sürmesive çok artan enerji maliyeti suyun birim maliyetine önemli birilave enerji yükü bindirecek. Melen Barajı’nın işletmeye alınması durumunda bu maliyetin en az üçte bir oranında azalması mümkün olacaktı. Ayrıca Melen Barajı işletmeye alınmış olsaydı bu barajdan elde edilecek hidroelektrik enerji pompalarda kullanılarak suyun enerji maliyetini de azaltacaktı.
Dün İSKİ’den yapılan açıklamada “İSKİ’nin 2022 yılı için hesapladığı elektrik maliyeti, 1 milyar 300 milyon TL iken son elektrik zamlarıyla bu rakam 3 milyar TL’ye yükselmiştirdendi.
Ankara’ya geçen yıl temin edilen suyun yaklaşık üçte biri Kızılırmak Kesikköprü Barajından yaklaşık 600 m pompaj ile getirildi. Halen kente verilen günlük suyun %20’si bu sistemden çok yüksek bir enerji maliyeti ile geliyor. Bundan sonraki yağışlara göre bu oran artabilir .Bu da suyun birim maliyet üzerine ilave bir yük getirir.
Türkiye’deki toplam elektrik tüketiminin %4,5’uğu tarımsal sulamada kullanılıyor. Çiftçilerin geçmiş dönemlerden kalma büyük bir elektrik enerjisi borcu olduğu biliniyor.Mazot ve elektrik Enerjisi fiyatlarındaki artış çiftçilerin tarımsal sulama yapabilmesini de büyük oranda zora sokacak gibi görünüyor.
Türkiye’de yaşanan enerji fiyatlarındaki artış Enerji Politikalarının Su Politikalarıyla olan ilişkisini de ortaya çıkardı. Aslında son dönemde Su ,Enerji,Gıda ve Çevre Politikalarının artık birlikte ele alınması gerektiğini ve bu politikaların ulusal güvenliğimizle doğrudan bağlantılı olduğunu daha açık olarak görmüş olduk.