Ülkedeki gündemi yakalamak Mercedes pilotu dünya şampiyonu Lewis Hamilton’u yakalamaktan daha kolay.
Saatte 320 km. yapan bir Formula aracını yakalamak daha kolay!
Bazı “yandaş” kalemler milleti unutkan zannettiği için AK Parti içerisinde yetişmiş kadroların yeni siyasi parti kurmalarını her şeye “ihanet” gibi bakmalarını ve bizim de o şekilde bakmamızı istemeleri normal geliyor.
Davaya ihanet!
Tayyip Erdoğan’a ihanet!
AK Parti’ye ihanet!
Ve en sonunda Türkiye’ye ihanetmiş gibi sunuyorlar yeni kurulacak partileri!
Ben rahmetli Necmettin Erbakan’ın Tayyip Erdoğan hakkında söylediği sözleri halen hatırladığım için Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendi partisinden çıkmış siyasetçiler hakkında “karalayıcı” laflarını garipsemiyorum.
Fakat kalemini, bedenini ve hatta beynini Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözleri üzerinden bina edenleri belki artık garipsemiyorum ama utanıyorum.
Eli kalem tutan insanların kalemini “başka ellere” vermesinden dolayı çok utanıyorum!
Rahmetli Erbakan olmasaydı Tayyip Erdoğan olur muydu?
Tabii ki de Ali Babacan Tayyip Erdoğan sayesinde ülkenin bilinen bir figürü olmuştur.
Tayyip Erdoğan olmasaydı muhtemelen Ahmet Davutoğlu olmayacaktı.
Ahmet Davutoğlu’nun parti kurması belki AK Parti’ye ihanetmiş gibi bakılabilir ama sonuçta siyasi bir parti kuruluyordur ve inşallah ülkenin hayrına olur.
Tayyip Erdoğan ve Abdullah Gül, AK Parti’yi kurarken önceki partisine ihaneti Türkiye’yi pek bağlamadıysa şu anki durum da bence aynı.
AK Parti üyesi gibi kalemleri okuyunca rahmetli Turgut Özal geldi aklıma.
Yeni nesil bilmez ama Turgut Özal’ın Süleyman Demirel’e danışmanlık yaptığını biliyor muydunuz?
1977 yılında Türkiye genel seçimlerinde Erbakan’ın Milli Selamet Partisi’nden İzmir milletvekili adayı olduğunu biliyor muydunuz?
1980 darbesinden sonra darbecilerin yani Kenan Evren’in kurduğu Hükümet’in ekonomiden sorumlu devlet bakanı olduğunu biliyor muydunuz?
Süleyman Demirel’e mi ihanet etti, Erbakan’a mı yoksa darbeciler ile hareket ettiği için Türkiye Cumhuriyeti’ne mi ihanet etti?
Kime ihanet etti?
İşte ANAP bu süreçlerden sonra kuruldu.
Çünkü Türkiye, 1923’ten sonra Cumhuriyete geçmiştir.
Millet olarak siyasi partilerin kurulmasından korkmayalım!
Bakmayın menfaatperest kalemlere…
Siyasi partilerin çeşitliliği ülke demokrasimizin zenginliği ile alakalıdır.
Daha dün İYİ Parti diye bir siyasi parti yoktu.
Ne oldu?
Kötü mü oldu?
AK Parti nasıl kurulmuş ise İYİ Parti de o şekilde kuruldu!
Yeni partiler de o şekilde kurulacak.
İnşallah ülkemize hayırlı olur.