Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’da düzenlenen Rize Tanıtım Günleri etkinliğinde yaptığı konuşmada, Türkiye’nin ve Türk Milleti’nin başını daima dik tutacağız. Tarihi şanlı zaferlerle dolu bu necip milleti, dünya siyaset sahnesinde asla hayal kırıklığına uğratmayacağız. Rengini şehitlerimizin kanından alan ay yıldızlı al bayrağımızı daha büyük bir gururla dalgalandıracağız” dedi.
Konuşmasında; 31 Mart seçimlerindeki çok güçlü destekleri, ahde vefaları, dayanışmaları için tüm Rizelilere şükranlarını sunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 11. Rize Günleri vesilesiyle kendilerini bir araya getiren Rize Dernekler Federasyonu’na da teşekkür etti.
“MİLLETİMİZİ ASLA HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRATMAYACAĞIZ”
“Elbette 81 vilayetimizin her biri kıymetlidir, değerlidir, bir başka güzeldir. Şehit kanlarıyla sulanmış mukaddes vatan toprağının her bir karışının gönlümüzün başköşesinde yeri vardır” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, siyasi hayatları boyunca asla bölgecilik yapmadıklarını, ne insanlar ne de şehirler arasında hiçbir ayrıma gitmediklerini ve 780 bin kilometrekarenin tamamına aynı nazarla baktıklarını vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Alevi Sünni demeden Türkiye’nin tüm renklerini aynı samimiyetle kucakladık. 82 milyonunun her bir ferdine aynı sevdayla, aynı heyecanla hizmet ettik.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Ülkemizi hedefleri ve hayalleriyle muhakkak buluşturacağız. Türkiye’nin ve Türk Milleti’nin başını daima dik tutacağız. Tarihi şanlı zaferlerle dolu bu necip milleti, dünya siyaset sahnesinde asla hayal kırıklığına uğratmayacağız. Rengini şehitlerimizin kanından alan ay yıldızlı al bayrağımızı daha büyük bir gururla dalgalandıracağız.”
“Bağımsızlığımızın timsali olan ezanlarımızı daha gür bir nidayla okuyacağız. Her karışında bir şehidin yattığı vatanımızı daha çok seveceğiz. Kardeşlik türkülerimizi daha büyük bir coşkuyla söyleyeceğiz” sözleriyle konuşmasını sürdüren Cumhurbaşkanı Erdoğan, istikbalin teminatı olan Rabia’ya çok daha sıkı sarılacaklarını da ifade etti.
“SİGARAYLA MÜCADELEMİZİ KARARLILIKLA SÜRDÜRMEMİZ GEREKİYOR”
Rize Günleri’nin bu seneki temasının; “Bırakalım Sigarayı, İçelim Rize Çayı” olmasının Rizelilerin ince zekâsının ürünü olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sigara ve bağımlılık yapan diğer tütün ürünleriyle mücadeleye verdiği önemin herkes tarafından bilindiğine işaret ederek, son 17 yılda bu alanda gerçekten tarihî nitelikte adımlar attıklarını kaydetti. “Tütünle mücadelemizi gevşetmeden, geri adım atmadan, asla rehavete düşmeden kararlılıkla sürdürmemiz gerekiyor” uyarısı yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, mücadele zayıfladığında kullanım oranlarının arttığına dikkat çekti.
“ABD İLE VARDIĞIMIZ MUTABAKAT, SAHADAKİ BAŞARIMIZIN DİPLOMASİ MASASINA YANSIMASIDIR”
“Türkiye, artık 17 yıl öncesinin Türkiye’si değildir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti: “Ekonomiden tarıma, savunma sanayinden üretime, ulaşıma, ticarete, diplomasiye, siyasete kadar hamdolsun her alanda ülkemize çağ atlattık. İnsanımızın zihnine vurulan prangaları parçalayarak tekrar özgüven ve cesaret sahibi olmasını sağladık. Bu millete, şayet dik durursa, sağlam durursa, duvarın tuğlaları gibi birbirine kenetlenirse, aşamayacağı hiçbir engelin olmadığını gösterdik. 17 yıl öncesine göre millî güvenliğine yönelik hususlarda, gerektiğinde kendi kararını kendisi veren ve uygulayan bir ülkeyiz.”
Barış Pınarı Harekâtı’yla, Suriye sınırında kurulmaya çalışılan terör koridoruna öldürücü darbeyi indirdiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, harekâtın, Türkiye’ye ve bölgesine yönelik emperyalist senaryoları da darmadağın ettiğini kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Böylece ülkemiz, hem kendi güvenliğini hem de Suriye’nin toprak bütünlüğünü garanti altına alacak hayati önemde bir adım atmıştır. Perşembe günü Amerika Birleşik Devletleri’yle vardığımız mutabakat ise, sahadaki başarımızın diplomasi masasına bir yansımasından ibarettir.”
“17 EKİM MUTABAKATI’NIN TÜRK-AMERİKAN İLİŞKİLERİNDE YENİ BİR SIÇRAMA TAHTASI OLMASINI ARZU EDİYORUZ”
Güvenli bölge ilan edilen yerlerin 120 saat içinde tamamen boşaltılmasına ilişkin sürenin işlediğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “120 saatin bitiminde şayet Amerika ile anlaşmaya vardığımız hususlarda herhangi bir eksiklik olursa, operasyonlara tekrar başlayacağız. Bu durumda kimsenin gözünün yaşına bakmayacak, son teröristi de bölgeden temizleyene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.
Türkiye olarak, 17 Ekim Mutabakatı’nın Türk-Amerikan ilişkilerinde yeni bir sıçrama tahtası olmasını arzu ettiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnşallah iki köklü müttefike yaraşır şekilde, iş birliğimizi ticaretten terörle mücadeleye kadar her alanda daha da güçlendireceğiz. Artık sorunlara değil, her iki ülkenin de menfaatine olan pozitif gündemlere odaklanmayı istiyoruz. Ülkemizin ve bölgemizin barışı için tüm dostlarımızla eşgüdüm içinde çalışmayı arzu ediyoruz” ifadesini kullandı.