"Çölleşme Risk Haritası"na göre topraklarının yaklaşık yüzde 20'si zayıf, yüzde 52'si orta ve yüzde 19'u yüksek risk grubunda bulunan Türkiye'de bazı bölgelerde kuraklık etkisini gösteriyor.
Meteoroloji Genel Müdürlüğünün kuraklık durumu haritasındaki son 3 aylık değerlendirme raporuna göre Erzincan ve çevresi de olağanüstü kurak bölgeler arasında bulunuyor.
Kuraklığa karşı önlem alınan kentte, tarımda su ihtiyacını karşılamak için kullanılan Çatalarmut köyündeki Devlet Su İşlerine (DSİ) ait Göyne Barajı'ndaki su seviyesi, mevsim normallerinin üzerinde seyreden hava sıcaklığı ve kuraklık nedeniyle büyük oranda düştü.
Baraj gölünün hemen yanı başında bulunan Çatalarmut köyündeki çiftçiler de kuraklığın etkilerini en aza indirmek için tarım arazilerinde, salma sulama yerine yağmurlama ve damlama sistemleri kurarak tarım arazilerini barajdan elde ettikleri suyla suluyor.
Köylüler, böylece tarımsal su tüketiminde yüzde 90 oranında tasarruf sağladı.
"Kuraklıkla ilgili Tarım ve Orman Bakanlığımızın aldığı bir dizi önlem ve tedbir var"
İl Tarım ve Orman Müdürü Murat Şahin, AA muhabirine, son yıllarda dünyayı etkisi altına alan kuraklığın yurtta da ciddi oranda hissedildiğini söyledi.
Şahin, önceki yıllara kıyasla kuraklığın etkilerinin derinden hissedildiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Kuraklıkla ilgili Tarım ve Orman Bakanlığımızın aldığı bir dizi önlem ve tedbir var. Vatandaşların salma sulamadan vazgeçerek basınçlı, damlama ve yağmurlama sistemine geçmelerini istiyoruz. Bakanlığımızın sulama sistemlerine yüzde 50 hibe desteği var. Erzincan'da son 5 yılda 375 çiftçimize 4 milyon liraya yakın hibe desteği sağladık. Vatandaşlardan ve üreticilerden özellikle istediğimiz basınçlı modern sulama sistemlerini kullanmaları. Böylelikle hem suyu tasarruflu kullanmış hem de üründe verimi artırmış olacaklar. Bu kapsamda duyarlılık gösteren çiftçilerimize, köylerimize ve köylülerimize teşekkür ediyorum."
"Damlama sisteminde bir çiftçi yerine 10 çiftçi bahçelerini sulayabiliyor
İl Özel İdaresi İşletme ve İştirakler Müdürlüğünde görevli Ziraat Mühendisi Mesut Aksaray da Göyne Barajı'nın yapılış amacının 45 bin dönüm tarımsal araziyi damlama-yağmurlama sistemiyle sulamak olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şu anda damlama ve yağmurlama sulama sistemini kent genelinde kullanan çiftçilerimizin oranı yüzde 15-20 seviyelerinde. Yüzde 80-85 oranında halen salma sulama yapılmaktadır. Baraj gölüne yani su kaynağına yakın olan çiftçilerin nerdeyse tamamına yakını damlama, yağmurlama sistemini tercih etti. Bu sistem sayesinde su tüketimimiz yüzde 90 oranında azalmaktadır. Vahşi sulamayla bir kişi sulama yaparken yağmurlama sulamada 10 kişi aynı anda, aynı miktarda suyla sulama yapabiliyor. Suyun kaynağında bulunmalarına rağmen basınçlı sulama sistemine geçerek suyu tasarruflu ve idareli kullanan çiftçilerimize, diğer köylere örnek oldukları için teşekkür ederim."
"Suyun kaynağında olmamıza rağmen damlama sulama sistemini tercih ettik"
Çatalarmut Köyü Muhtarı Şevki Uçar ise son 3 yılının en kurak mevsimini yaşadıklarını ifade ederek, "Baraj gölüne en yakın köy olmamıza, yani suyun kaynağında bulmamıza rağmen yağmurlama ve damlama sulama sistemini uygulamaya başladık. Yağmurlama sistemi büyük rahatlığı beraberinde getiriyor. Önceden vahşi sulama ile 1 tarlayı 3 saatte sularken şimdi ise 10 tarlayı 3 saate sulayabiliyoruz. Şu anda su tüketimimizi 10 kat azalmakla beraber köylü olarak son derece konforlu ve rahat şekilde tarlalarımızı sulayabiliyoruz. Köyümüzdeki çiftçiler yüzde 80 oranında damlama ve yağmurlama sistemine geçti, seneye inşallah tamamen geçmiş oluruz." dedi.
Suyun tasarruflu kullanılması açısından herkesin yağmurlama ve damla sulama sistemlerine geçmesi gerektiğini vurgulayan çiftçilerden Nihat Uçar da devletin modern sulama sistemlerine hibe desteği sağladığını ve bu sistemlerin çiftçiye konfor ve rahatlık getirdiğini vurguladı.