Bakan Yardımcısı Ergüneş, Esenler Belediyesince 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü kapsamında, Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi'nde düzenlenen "Çocukların Hakları Var" konulu panelde, evrensel bir kavram olan çocuk haklarının, eğitim, sağlık, barınma, fiziksel, psikolojik veya cinsel sömürüye karşı koymak gibi hakların hepsini içerisinde barındırdığını anlattı.
İl Çocuk Hakları Komitelerine bugüne kadar 81 ilde 29 bin çocuğu üye yaptıklarını, 880 engelli çocuğa da bu komitelerde alan açtıklarını belirten Ergüneş, komiteler tarafından hayata geçirilen sosyal uyum programı ile yaklaşık 229 bin çocuğa ulaştıklarını dile getirdi.
Konu çocuk olduğunda tüm kimliklerden, görevlerden ve hesaplardan bağımsız düşünmek zorunda olunduğunu vurgulayan Ergüneş, "Çünkü onlar sadece ebeveynlere değil, bu toplumun bir ferdi olarak hepimize emanettir. Biliyoruz ki çocuklarımız bizim sadece geleceğimiz değil, aynı zamanda geçmişimiz. Bugün her birimiz çocukluğumuzun eseri ve sonucuyuz." dedi.
Çocukların ülke nüfusunun yaklaşık 28'ini oluşturduğuna dikkati çeken Ergüneş, çocukların sağlıklı, mutlu ve huzurlu yetişmesinin istikbalin de sağlığı ve huzuru anlamına geldiğini ifade etti.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nın çocuk haklarına verilen önemin tarihteki en somut göstergelerinden olduğuna değinen Ergüneş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Böyle bir uygulamayı dünyanın başka yerlerinde görmeniz mümkün değil. Hükümetimiz dönemlerinde ekonomiden kültüre, siyaset anlayışından ileri demokrasi anlayışına kadar birçok alanda olumlu yönde yaşanan değişimler çocuk hakları konusunda da yaşanmıştır. Bu sayede çocuğun yararını gözeten ve çocuk haklarının korunması ve geliştirilmesini amaçlayan çeşitli düzenlemeleri hayata geçirdik. Yarınlarımızın teminatı yavrularımız için başlatılan her çalışma bizim için değerlidir."
Son yıllarda dünya genelinde çocuklara yönelik ihmal, istismar ve şiddet olaylarında artış yaşandığını aktaran Ergüneş, bugün dünyada farklı sebeplerle mağdur olan, korunmasız yaşayan çocuk sayısının resmi rakamlara göre 150 milyon, resmi olmayan rakamlara göre ise 400 milyonu aştığının altını çizdi. Ergüneş, bu trajediye son vermenin öncelikle devletlerin, sonra da insanların sorumluluğunda olduğunu söyledi.
Her mecrada çocukları korumaya, gözetmeye azami hassasiyet gösterdiklerini belirten Ergüneş, "Fiziki ve ruhi sağlıklarını korumak, sosyal gelişimlerini artırmak için koruyucu ve önleyici tedbirleri geliştiriyoruz. Hiç kuşkusuz birey için en güvenli limanın aile olduğunu biliyoruz. Bu sebeple sosyal hizmetlerimizi aile odaklı bir anlayışla ve stratejiyle belirledik ve bunları yürütmeye çalışıyoruz. Aile odaklı hizmetlerimizden yararlanan çocuk sayısı 2002 yılında yüzde 39 iken, 2021 yılında bu oranı yüzde 92'ye çekmiş bulunuyoruz. Hepimiz bu oranı önümüzdeki süreçte daha da yükseltmek istiyoruz." değerlendirmesini yaptı.
Koruyucu aile yanında büyüyen çocuk sayısı 8 bini geçti
2002 yılında koruyucu aile yanında kalan çocuk sayısının 515 olduğunu, bugün itibarıyla bu sayının 8 bin 242'ye ulaştığını dile getiren Ergüneş, "Çocukların en önemli, olması gerektiği yerin aile olduğunu biliyoruz ve çocuklarımıza 'koruyucu aile sistemi' ile aile yuvasının sıcaklığını yaşatmaya çalışıyoruz. Yine bugüne kadar toplam 18 bin 234 çocuğumuzu evlat edindirerek çocuklarımızın sıcak aile ortamına kavuşmasını sağladık. Aynı zamanda 30 Haziran gününü Koruyucu Aile Günü ilan ettik. Koruyucu aile ve aynı zamanda evlat edinme müracaatlarının e-devlet üzerinden de yapılmasını sağladık." ifadesini kullandı.
Ülke genelinde bakanlık bünyesinde, aile sıcaklığını aratmayan 1370 çocuk bakım kuruluşu bulunduğunu anlatan Ergüneş, "Bu çocuk bakım kuruluşlarındaki çocuk sayımız ise 13 bin 316. 2002 yılında bakanlığımıza bağlı kuruluşlarda 25-30 çocuğa bir bakım personeli düşerken, bugün neredeyse iki çocuğa bir bakım personeli ile hizmet etmeye devam ediyoruz." dedi.
Çocukları korumak için 290 mobil çocuk sosyal hizmet birimini 8 bin okulla eşleştirdiklerini ifade eden Ergüneş, "Sokakta çalıştırılan ve dilendirilen 27 bin 520 çocuğumuzla ilgili önlemler aldık." şeklinde konuştu.
Çocukların dijital mecralarda çeşitli tehlikelerle karşı karşıya kaldığını aktaran Ergüneş, şunları kaydetti:
"Çocuklarımızın bilişim teknolojilerini bilinçli, güvenli, sağlıklı, ahlaki ve insani değerler çerçevesinde kullanmalarına yönelik mekanizmaları işletiyoruz. Bu ortamlarda çocukların karşılaşabileceği riskleri tespit etmek, onları önlemek için bakanlığımız bünyesinde sosyal medya çalışma grubunu oluşturduk. İnternet ortamında çocuklarımızın maruz kaldığı ihmal, istismar gibi olaylara, dijital dönüşüm ofisi, bilgi teknolojileri ve iletişim grubu, Emniyet Genel Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı iş birliğiyle bu müdahaleleri gerçekleştiriyoruz. Aynı zamanda Küçükleri Muzır Neşriyattan Korunması Kanunu kapsamında Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu bakanlığımız bünyesinde oluşturulmuş vaziyette. Bu kurul, küçüklerin maneviyatına zarar verecek basılmış eserleri tespit ederek bunlarla ilgili gerekli müdahaleyi yapmakta."
Bugüne kadar 8 bin 500 veliye, 7 bin 500 personele "Dijital Risklerden Korunma Eğitimi" verildiğine işaret eden Ergüneş, dijital risklerle mücadele ederken RTÜK, ilgili emniyet birimleri ve birçok kamu kurum ve kuruluşuyla hareket ettiklerini söyledi.
"Toplumsal bir baskı yeriz diye biz bu konuda şu an bir şey yapmıyoruz"
Esenler Belediye Başkan Yardımcısı Ömer Çetinkaya, kendisinin 4 çocuk babası olduğunu belirtirken, çocukların dünyanın en masum varlıkları olduğunu ifade etti.
Çocukların dijital dünyada karşı karşıya olduğu tehlikeye dikkati çeken Çetinkaya, bilgisayar ve cep telefonları başta olmak üzere elektronik cihazları kastederek, şunları söyledi:
"Eğlence adı altında çocuğa öyle şeyler zerk ediliyor ki yarın o çocuğun bir psikopat olma ihtimali var. Yarın o çocuğun bir cani olma ihtimali var. Hırsızlık normal gösteriliyor, gayrimeşru şeyler normal gösteriliyor. Bu Türkiye'deki bütün ailelerin çocuklarının maruz kaldığı bir durum. Biz bunu aileler olarak, anne baba olarak konuşuyoruz, devletimiz bunun farkında ama toplumsal bir baskı yeriz diye biz bu konuda şu an bir şey yapmıyoruz. Bunun önlemi çok ciddi alınmalı."
Çetinkaya, "oyun" adı altında çocukların olumsuz ögelerle karşı karşıya kalmasını, "Bu anlamda aslında geleceğimiz karartılmakta." şeklinde yorumladı.
Esenler Belediyesi Kadın, Aile ve Gençlik Hizmetleri Müdürü Cemal Polat da programda konuşma yaptı.
Konuşmaların ardından, Yıldız Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özkan Sapsağlam moderatörlüğünde panelistler çocuk hakları temelinde konuşmalarını gerçekleştirdi.
Programda, Esenler Belediyesi tarafından hazırlanan "çocuk hakları" konulu bir de video izlettirildi.