Gaziantep'te mevsimlik işçiler tarafından tarladan toplanan biber ve patlıcanlar kadınlar tarafından saplarından ayrılıyor.
Ayıklanan ürünler kamyonlarla kentin muhtelif yerlerindeki tepelik alanlara getiriliyor. Burada işçiler tarafından özenle tek tek iğne yardımıyla ipe geçirilen ürünler, özel olarak tahtadan yapılan sergi alanlarına asılıyor.
Hava durumuna bağlı olarak ortalama 15 günde tamamen kuruyan ürünler, paketlenerek Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde satılıyor.
Türk Patent ve Marka Kurumundan coğrafi işaret tescilli kurutmalıklar, özellikle kış aylarında mutfakların vazgeçilmezi arasında yer alıyor.
Yıllık yaklaşık 200 milyon adet üretiliyor
İl Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Karayılan, AA muhabirine, kentte 3 milyon 476 bin 250 dekar alanda tarımsal üretimin yapıldığını söyledi.
Bu alanın yaklaşık yüzde 4'ünde sebze yetiştirildiğini belirten Karayılan, kurutmalığın lezzet ve ekonomik getirisi bakımından önemli bir ürün olduğunu ifade etti.
Üretilen kurutmalıkların yurt içi ve yurt dışında lezzetle tüketildiğini dile getiren Karayılan, şunları kaydetti:
"2021 yılı TÜİK verilerine göre ilimizde 33.128 ton patlıcan, 9.476 ton dolmalık biber ve 3.251 ton kabak üretimi yapılmıştır. Kurutmalık üretimi özellikle dar gelirli mahallelerde yaşayan ev hanımları için de önemli bir gelir kaynağıdır. 50'lik diziler halinde iplere takılıp satılan kurutmalık ürünlerden patlıcan ve kabağın 1 adeti piyasada yaklaşık 1liraya satılmakta olup, biberde ise bu rakam yaklaşık 80 kuruşa denk gelmektedir. İlimizde kurutmalık üretimi yoğun olarak Oğuzeli ilçemizde yapılmakla beraber, yıllık yaklaşık 150-200 milyon adet kurutmalık üretimi gerçekleştirilmektedir. Üretilen bu ürünlerin çoğunluğu lokanta ve restoranlar başta olmak üzere yurtiçinde tüketilirken, aynı zamanda 4-5 milyon adedi de yurtdışına ihraç edilmektedir. Kurutmalık ürünler daha çok Türk vatandaşlarımızın yaşadığı Almanya, Fransa, Avusturya gibi Avrupa ülkelerine gönderilmektedir."
İşçilerin güneş altındaki mesaisi
İşçilerden İbrahim Özoğlu ise kurutmalık hazırlamaya geçen ay ortalarında başladıklarını ve eylül ayının son haftasına kadar devam edeceklerini söyledi.
Yaptıkları işin oldukça zor olduğunu ifade eden Özoğlu, güneşin kavurucu sıcağında acı biber çıkarmakta zorlandıklarını anlattı.
Ekmek parası için tüm zorluklara katlandıklarını anlatan Özoğlu, "Özellikle güneşin altında çalışıyoruz. Çünkü bunlara güneş tam vurmasa hem tam kurumaz hem de kışın dayanmaz ve kurtlanır. Vatandaşlar kışın bu lezzeti yesin diye biz yazın bunun cefasını çekiyoruz." şeklinde konuştu.