Türkiye'nin Seul Büyükelçisi Ersin Erçin, AA muhabirine, Güney Kore'nin yeni tip koronavirüsle (Kovid-19) mücadelesine ilişkin açıklamalarda bulundu.
Bu ülkenin virüse karşı mücadelesini dünyanın yakından takip ettiğini belirten Erçin, "Güney Kore'nin Kovid-19 başarısının kilit unsuru yoğun, kapsamlı ve hızlı test uygulamasıdır." dedi.
Erçin, SARS ve MERS salgınlarından ders çıkarmış ve hazırlık yapmış Güney Kore'nin, Kovid-19’a karşı en başından itibaren hızlı, planlı ve kararlı bir mücadele sergilediğini kaydetti.
Belirti göstersin göstermesin herkese hastanelerde, açık hava çadırlarında, arabalarda ya da parkta yürürken test yapıldığını aktaran Erçin, "Pozitif çıkanlar hastanelerde tedavi altına alındı. Test sonucu pozitif çıkanların aileleri ve arkadaşları başta olmak üzere temas ettikleri kişiler tespit, test ve izole edildi, gittikleri yerlerde koruyucu önlemler alındı." ifadelerini kullandı.
Erçin, Güney Kore'nin salgınla mücadelede azami şeffaflığı esas aldığını vurgulayarak, vaka, ölüm, iyileşen kişilerin sayılarının halkla düzenli olarak ve hastaların temas ettiği kişilerin bulundukları yerlerin de cep telefonlarına gönderilen mesajla kamuoyuyla sürekli paylaşıldığını anlattı.
Testlerin hem Kore vatandaşlarına hem de yabancılara ücretsiz sağlandığına dikkati çeken Erçin, şöyle devam etti:
"Salgının başında oluşturulan ve 7 dilde hizmet veren Kovid-19 danışma hatları, belirti gösteren veya hastalık kuşkusu duyan kişilerin hızlı ve doğru yönlendirilmesini sağladı. Öncelikle hastalığın başladığı Çin'in Vuhan kentiyle ardından dünyanın birçok ülkesi ile uçuş trafiğinin kesilmesi ve Kore’ye gelen herkese karantina uygulaması yayılmanın ve özellikle de ithal vakaların artmasını da önledi."
Erçin, bu başarılı uygulamalar sayesinde Güney Kore'de genel seçimlerin yapıldığının, rekor katılımın sağlandığının ve 21 Nisan'dan itibaren alınan önlemlerin esnetilerek hayatın normale dönüş sürecinin hızlandırıldığının altını çizdi.
İkinci dalga kaygısı
Kore kültüründeki düzene ve kurallara saygıyla yöneticilerin sözlerine riayetin salgının daha fazla yayılmasını önlediğine işaret eden Erçin, şu ifadeleri kullandı:
"Güney Kore’nin salgınla başarılı mücadelesinde halkın bilinçli ve sorumlu tutumu da önemli rol oynadı. Hükümetin yasal yaptırımlar ve cezalar içeren kapama ve sokağa çıkma yasakları getirmediği ülkede, halk gönüllü olarak evde kalma çağrılarına harfiyen uydu. Bu tutumda yine kültürel olarak önem taşıyan kendinden ziyade toplumun çıkarlarını ön planda tutma, hastalığı diğerlerine bulaştırmama kaygısı da mevcuttu. Öte yandan bu ülkede selamlaşmada fiziki mesafenin korunması geleneği, hava kirliliğine karşı öteden beri yaygın maske kullanımı da bulaşma riskini azaltan unsurlar olarak kayda geçti."
Erçin, ülkede hayatın giderek normale dönmeye ve sosyal, kültürel etkinliklerin, turistik gezilerin yeniden başlamasıyla ikinci dalganın ortaya çıkması korkusunun bulunduğuna değinerek, yetkililerin bu olasılığın önlenmesi için halka "rehavete kapılmaması, hijyen kurallarına ve sosyal mesafeye uyulması" çağrıları yaptığını aktardı.
Ülkede hastalığı tekrar ortaya çıkan kişilerin de bulunduğuna dikkati çeken Erçin, "Hastalık, büyük ölçüde kontrol altına alınmakla birlikte virüsün yapısıyla ilgili belirsizlikler, henüz tedavide etkili bir ilacın ve aşının üretilmemiş olması gelecekle ilgili Güney Kore’de kaygı yaratıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Ekonomik yardım paketleri
Erçin, ülkenin ekonomik olarak son derece olumsuz etkilendiğini vurgulayarak, işsizliğin arttığını, şirketlerin olumsuz etkilendiğini ve büyüme hızı beklentilerin de negatife döndüğünü belirtti. Erçin, "Kriz yönetimindeki başarısı seçim sonuçlarına yansıyan hükümet, toplam 200 milyar doları geçen ekonomik ve mali yardım paketleriyle özel sektörü ve halkı rahatlatmaya çalışıyor." diye konuştu.