Guterres, BM Güvenlik Konseyi’ndeki Filistin konulu toplantıda konuştu.
İsrail ile Hamas arasında varılan “insani ara”nın uzatılması için yoğun müzakerelerin devam ettiğini aktaran Guterres, “Gazze halkı dünyanın gözü önünde destansı bir insani felaketin ortasında. Buna arkamızı dönemeyiz. Gerçek bir insani ateşkese ihtiyacımız olduğuna inanıyoruz.” diye konuştu.
Genel Sekreter, İsrail’in saldırılarının başladığı tarihten bu yana Filistin’de 14 binden fazla insanın öldüğünü, on binlerce kişinin yaralandığını hatırlatarak, Gazze'de öldürülenlerin üçte ikisinden fazlasının çocuk ve kadın olduğuna vurgu yaptı.
Son birkaç gündür Filistinlilerin “insani ara” uzlaşısı nedeniyle bombardımanlardan biraz nefes alabildiğini söyleyen Guterres, “Bu birkaç hafta içinde, İsrail'in Gazze'deki askeri operasyonlarında, Genel Sekreter olduğumdan bu yana herhangi bir çatışmada, herhangi bir yıl içinde öldürülen toplam çocuk sayısından çok daha fazla sayıda çocuk öldürüldü.” dedi.
Guterres, Gazze’de halkın yüzde 80’inin evlerini terk etmek zorunda kaldığını, konutların yüzde 45’inin yıkıldığını veya zarar gördüğünü ve nüfusun artan bir şekilde güneye sürüldüğünü dile getirerek, “Gazze’de hiçbir yer güvenli değil.” şeklinde konuştu.
Gazze’de ayrıca BM bayrağı altındaki tesislere sığınan 218 sivilin öldürüldüğüne ve 111 BM çalışanının saldırılarda hayatını kaybettiğine dikkati çeken Guterres, “Bu, kuruluşumuzun tarihindeki en büyük personel kaybını temsil ediyor.” ifadesini kullandı.
Gazze'ye insani yardımlar çok yetersiz
Guterres, “insani ara” ile Gazze’ye yardım geçişlerinin artmasına rağmen bunların çok yetersiz olduğuna da işaret ederek, 2 milyon insana güvenli ve kesintisiz insani yardımların ulaştırılmasının ve sivil tesislerin restore edilmesinin kritik öneme sahip olduğunu söyledi.
Refah Sınır Kapısının insani yardımlar için tek başına yeterli kapasiteye sahip olmadığını dile getiren Guterres, Kerem Şalom dahil diğer geçişlerin de açılması çağrısında bulundu.
Guterres, Gazze’de başarı ölçütünün sevk edilen kamyon sayısı ve tonlarca malzeme olmadığını belirterek, “Başarı, kurtarılan hayatlarla, sona eren acılarla ve yeniden restore edilen umut ve onurla ölçülecektir.” dedi.
Batı Şeria'da da şiddet arttı
Guterres’ten sonra konseyi bilgilendiren BM Orta Doğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Tor Wennesland de 7 Ekim’den bu yana dünyanın dikkatinin haklı olarak Gazze'deki yıkıcı şiddete odaklandığını, ancak aynı zamanda işgal altındaki Batı Şeria'da da artan gerilimlere, yoğun şiddete ve yaygın kısıtlamalara tanık olunduğuna işaret etti.
Wennesland, Batı Şeria’nın İkinci İntifada’dan bu yana, İsrail’in en yoğun operasyonlarına şahit olduğunu, bu dönemde 37'si çocuk 154 Filistinlinin İsrail güvenlik güçleri ve yerleşimciler tarafından öldürüldüğünü söyledi.
Batı Şeria’da durumun gittikçe kötüleştiğinin altını çizen Wennesland, çatışmaların sona ermesine yönelik etkili bir siyasi ve güvenlik çerçevesi olmadan şiddeti durdurmanın mümkün olmayacağını dile getirdi.