Facebook’un Kurucu Ortağı ve CEO’su Mark Zuckerberg, geçtiğimiz çarşamba günü, Birleşik Devletler Temsilciler Meclisi Mali Hizmetler Komitesi’nin gerçekleştirdiği 6 saatlik inceleme toplantısında komite üyelerinin sorularını yanıtladı.
Haziran ayında 28 şirketle yola çıktığını açıklayan Libra Association, çeşitli ülkelerde düzenleyici kurumların olumsuz tepkileri nedeniyle kan kaybederek, Facebook’un da aralarında bulunduğu 21 şirket ve kâr amacı gütmeyen kuruluşla resmî duyurusunu yakın zamanda gerçekleştirmişti.
İnceleme toplantısının konusu, İsviçre merkezli bağımsız ve kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olan Libra Association bünyesinde çıkarılacak Libra kripto para birimi ve Facebook bünyesinde çıkarılması planlanan dijital cüzdan Calibra’ydı. Toplantıda Libra’nın ve Calibra’nın mali hizmetler ve konut sektörlerine etkileri incelendi. Beşer dakikalık sürelerle komite üyelerinin sorularını yanıtlayan Zuckerberg’e Facebook paylaşımları ve reklamlarıyla ilgili veri ve güvenlik konularında sorular soruldu.
Açılış konuşmasında toplantı başkanı Maxine Waters, özel hayatın gizliliği, ticaret riski, ayrımcılık, ulusal güvenlik, para politikası ve küresel mali sistemin istikrarı gibi konularda söz konusu Libra projesinin endişe yarattığını ifade etti. Öncelikle Facebook’un mevcut eksikliklerini ve hatalarını gidermeye odaklanmasının herkes açısından faydalı olabileceğini belirten toplantı başkanı, hâlen Facebook yönetici kadrosu ve iş gücü çoğunluğunun beyaz erkeklerden oluştuğunu söyleyerek, ayrımcılık konusuna değindi.
Beş yıl öncesinde Jesse Jackson’ın Gökkuşağı/PUSH Koalisyonu tarafından Facebook’un dâhil olduğu Silikon Vadisi şirketlerine, şirketlerin çeşitlilik ve katılım oranlarına dair istatistik verileri açıklama çağrısında bulunulduğunu ifade eden toplantı başkanı, o zamandan bu yana geçen süre içerisinde Afrika Kökenli Amerikalıların ve Latin Amerikalıların temsilinin %2’den az bir oranda artış gösterdiğini söyledi. Facebook’un mali hizmet aldığı firmalar konusunda da ayrımcılık yaptığını belirtti. Adil konut hakkı konusunda, Ulusal Adil Konut Hakkı İttifakı (NFHA) tarafından Facebook’un reklam platformlarında reklamcıların ayrımcılık yapmasına imkân sağladığı gerekçesiyle Facebook’a dava açıldığını söyledi. Ayrıca, ABD İskân ve Kentsel Kalkınma Bakanlığı (HUD) tarafından reklam işlerinde ayrımcılık gözeten bir algoritma kullandığı gerekçesiyle Facebook aleyhinde resmî işlem başlatıldığını belirtti. Facebook’un soruşturmada istenen verileri vermeyi reddederek, bakanlıkla iş birliğinde bulunmadığının altını çizdi. Tüketicilerin korunması konusunda, Federal Ticaret Komisyonu tarafından Facebook’un tüketicileri aldattığı ve tüketici verilerinin gizliliğini sağlayamadığı gerekçesiyle 5 milyar dolar para cezasına çarptırıldığını söyledi.
Ayrıca, Rus hükümetinin 2016 yılındaki ABD seçimlerine müdahale etmesine Facebook’un imkân verdiğini ve hâlen bu durumun devam ettiğini belirtti. Facebook’un siyasi reklamlarda bilgi doğrulaması yapmayacağını açıkladığını, yani siyasetçi olarak tanımlanan herkesin reklamlar aracılığıyla yalan söyleyerek halkı aldatabileceğini ve oy verenleri bastırmak için Facebook reklamlarını kullanabileceğini söyledi. Zuckerberg’in gerekçe olarak ifade özgürlüğünü öne sürdüğünü ve yaşananlar dikkate alındığında bu gerekçenin geçerli olmadığını ekledikten sonra, her ay 2,7 milyar insanın şirket ürünlerini kullandığını ifade etti. Kullanıcıların dünya nüfusunun neredeyse üçte birini oluşturduğunu, şirketin büyüklüğü ve dünya çapında ulaştığı kitleler göz önüne alındığında ABD dolarıyla rekabete girebilecek bir küresel para birimi yaratma planının ciddi endişeler yarattığını belirtti. Kıdemli komite üyesi Patric Mchenry ve Mark Zuckerberg konuşmalarını tamamladıktan sonra Zuckerberg’e sorular yöneltildi.
Komite üyelerinin bir kısmı teknolojik gelişimin ve yenilikçiliğin önemine vurgu yaparak Zuckerberg’e takdir ve övgülerini sunarken, diğer kısmıysa toplantı başkanının belirttiği sorunlara ilişkin olarak Zuckerberg’e ve Facebook’a ağır eleştiriler yönelttiler. Facebook üzerinden ırk ve cinsiyet ayrımcılığı, çocuk istismarı ve 2016 ABD seçimlerine Rusya’nın müdahalesi ağır eleştiri getirilen konu başlıklarından bir kaçıydı. Bir komite üyesi, Zuckerberg’in inceleme toplantısı öncesinde Beyaz Saray’da Donald Trump ile görüşmesine ilişkin ayrıntıları sordu. Zuckerberg’in özel bir görüşme konusunda yorum yapmasının doğru olmayacağını söylemesi üzerine, kamusal alanda olduklarını hatırlattı. Zuckerberg görüşmenin ayrıntılarından bahsetmekten kaçındı. Başka bir komite üyesi de Trump International Hotel adlı otellerde Facebook’un oda veya odalar ayırtıp ayırtmadığını sordu. Zuckerberg bilgisinin olmadığını, araştırıp komite üyesini bilgilendireceğini söyledi.
Bu konulara ilaveten kasti olmayan yanlış bilgilendirme ile propaganda amacıyla yanlış bilginin kasten yayılması arasındaki ayrıma dikkat çeken bir komite üyesi, Zuckerberg’e Facebook’un yeni yayımladığı 2020 seçimlerine yönelik koruma planından haberdar olup olmadığını ve bu planın görüntü ve/veya ses manipülasyonu amacıyla hazırlanan “deepfake” videolara uygulanıp uygulanmayacağını sordu. Mark Zuckerberg, deepfake politikası üzerinde çalıştıklarını belirtti.
Komite üyeleri, ulusal güvenlik, terörün finanse edilmesi, uyuşturucu ve vergi kaçakçılığı, kara para aklama gibi konularda da kripto para birimiyle ilgili endişelerini dile getirdiler. Övgülerinden Zuckerberg’i destekledikleri anlaşılan komite üyelerinin ortak endişesi, kripto para biriminin Amerika yerine İsviçre merkezli planlanmasıydı. Birden fazla üye, ABD dolarının gücünün korunması gerektiğini belirtti. Hatta bazı üyeler, doların gücü sayesinde ABD’nin yaptırımlar uyguladığını ifade ettiler. ABD dolarının önemini vurgulayan üyeler, Zuckerberg’den şirket merkezinin Amerika’da olmasını bir kez daha düşünmesini istediler. Komite Üyesi Brad Sherman, kripto para birimini piyasaya sürenlerin, Amerika Birleşik Devletleri’nin yaptırım gücünün nasıl etkileyeceğini düşünmeleri gerektiğini, Suriye’de Türkiye’nin 20 milde (32 kilometrede) durduğunu, bunun ABD askerlerinden ziyade ABD dolarının yaptırım gücü sayesinde olduğunu ifade etti.
Libra ve Kalibra projesi hem Amerika Birleşik Devletleri’nde hem de dünya çapında önemli etkiler yaratabilecek gibi görünüyor. Güven kaybının gölgesinde projenin ne kadar ilerleyebileceğini hep birlikte göreceğiz.