Çocuklarının terör örgütü PKK mensupları tarafından dağa kaçırıldığı iddiasıyla HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde oturma eylemi başlatan aileler, CHP Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi'nin bulundukları otelde kendilerini ziyaret etmeden gittiğini görünce sert tepki gösterdi. Ailelere "Çocuklarınızı hep beraber devletten isteyelim" diyen Hakverdi'ye ailelerden "4 tane ağaç için dünyayı yıktınız, adalet yürüyüşü yaptınız, biz insan değil miyiz, gelin bizim içinde bir yürüyüş yapalım Ankara'ya kadar önden yürü yürüyeceğim" cevabı geldi.
Çocuklarının terör örgütü PKK mensupları tarafından dağa kaçırıldığı iddiasıyla 3 Eylül 2019'da farklı kentlerden Diyarbakır'a gelerek HDP İl Binası önünde oturma eylemi başlatan ailelerin evlat nöbeti korona virüse rağmen 668'inci gününde de devam ediyor. Bulundukları otelde yemeğe gelen Ali Haydar Hakverdi, aileleri görünce arka taraftan kaçmak istedi, durumu fark eden aileler aracın önünü kesti. Milletvekiline çağrıda bulunan aileler Hakverdi'ye sert tepki gösterdi. Ailelerle zorunlu görüşme yapan Hakverdi, oturdukları yerde ailelerin "Evlatlarımızı siz de HDP'den isteyin" isteğine "Gelin beraber devletten isteyelim" cümlesiyle karşılaşan aileler sinir krizi geçirdi. Evlatlarını HDP kaçırdığını belirten ailelerden kaçmak isteyen Hakverdi, Genel Başkan Yardımcısı ile görüşme sağlayarak yarın aileleri ziyarete geleceği sözü vererek aracına binip gitti. Yaklaşık 1 saat süren gerginlik anında aileler sinir krizi geçirdi. Oturdukları esnada HDP Milletvekili Saliha Aydeniz'in "Senin oğlun hastadır getireceğim" konuşmasını aktardığı esnada Hakverdi, Saliha Aydeniz'i tanımadığını belirtti.
"DERDİNİZE ORTAK OLMAZSA İSTİFA EDERİM"
Aileler Genel Başkanının neden kendilerini görmediğini ve bir gün bile gelmediğini söyleyince Hakverdi, "Ben bu birlikteliği sağlayacağım, açık yüreklilikle kocuşacaksınız, eleştirin derdinize ortak olmazsa ben istifa ederim" deyince ailelerde 668 gündür neden istifa etmediğini sordu. Ailelerden Süleyman Aydın, "Siz HDP'ye destek veriyorsunuz, destek vermemiş olsaydınız çocuklarımız gelecekti. Genel Başkanınız "dostlarımızla iktidar olacağız" demiyor muydu "Dostlarınız kimdir, HDP'dir, Cumhuriyet Halk Partisi Atatürk'ün partisi ne işi ver terör örgütüyle" diye konuştu. Ailelerden Celil Begdaş ise gezi olaylarından bahsederek "4 tane ağaç için dünyayı yıktınız, adalet yürüyüşü yaptınız, biz insan değil miyiz, gelin bizim içinde bir yürüyüş yapalım Ankara'ya kadar önden yürü yürüyeceğim" şeklinde konuştu.
"BEN BAKAN OLSAM BUGÜN ÇÖZERİM"
Hakverdi, "Bu iş kimin sorunu kim çözecek" diye ailelere sorunca aileler ise "siz çözeceksiniz" deyince Hakverdi, "Ben bakan olsam bugün çözerim" dedi. Ailelerden Abdullah Demir ise, "Seni kim Meclise gönderdi millet gönderdi, biz 2 yıldır bu kapıda hastalık kış demeden neden bizi görmemezlikten geliyorsun, sen benim yerimde olsan çocuğunu Amerikan'ın eline verseler kardeş kardeşe vursa sen nasıl milletvekilisin Mecliste duruyorsun da benimle beraber mücadele etmiyorsunuz nasıl milletvekili olabilirsiniz" şeklinde konuştu.
"BUNU DEVLETTEN İSTEYELİM"
Cumhuriyet Halk Partisi Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi, "Bu mücadeleyi nasıl yapalım mesela kimden isteyelim bunu devletten isteyelim" deyince ailelerden Hakverdi'ye cevap evladı için nöbet tutan baba Süleyman Aydın'dan geldi. Aydın, "Yok devletten değil siz devleti hep kışkırtıyorsunuz, devlet benim çocuğumu dağa göndermemiş, benim çocuğumu HDP, PKK'ya sattı, biz senden rica ediyoruz sen bize çocuklarımızı devletten isteyelim diyorsun, benim çocuğumu devlet götürmemiş HDP götürmüş, devletten olmasa çoktan bize katliam yapmışlardı" dedi. Hakverdi, "Biz buraya 18 vekil geldik, temsiliyet olarak bir görüşme yapalım, ben bu işte yetkili değilim genel başkan yardımcımız var onunla konuşalım ben çok istiyorum konuşalım" deyince aileler çadıra davet etti. Hakverdi, ailelerden birinin cep telefonu numarasını alarak, "Yarın uygun saate size gelelim, bir söz anlaşması yapalım, biz bize gerçekten konuşalım, çıkalım beraber açıklama yapalım söz mü, bunu nasıl yapacağız genel başkan yardımcımızla konuşacağım bir araya geleceğiz söz" diyerek yarın görüşmek üzere ailelerin yanından ayırıldı.