Yalova doğumlu Zeynep Karaaslan 1971’de geldiği Denizli’de öğretmen okulunu tamamladı, ardından Anadolu Üniversitesi’ni bitirdi. İki çocuk ve üç torun sahibi Karaaslan, öğretmenlikten emekli olduktan sonra şiir ve hikâye kitapları yayınladı. Aralarında bez bebek hikâyelerinin de yer aldığı 8 kitabı bulunan sanatçı Denizli’de bez bebek müzesini kurdu.
Bez bebek yapmayı annesinden öğrenen Karaaslan zamanla tekniğini de geliştirdi. Kendi çocukluğunda hazır bebeklerin olmadığını söyleyen Karaaslan “Her anne çocuğuna bebeği kendi yapıyordu. Ben de ilkokul öğretmeni olduğumda öğrencilerime el işi derslerinde bebek yapmayı basitçe göstermiştim. Emekli olduktan sonra bez bebek tasarlamaya ağırlık verdim. 20 yıldır aralıksız sürdürüyorum” dedi.
KÜLTÜRÜ YAŞATIYOR
Bu işe hobi olarak başladığını söyleyen Karaaslan şöyle konuştu: Bebekleri hediye veriyorum. Sayıları 850'yi bulunca müzeye koymaya karar verdim. Belediye Balcı Evi'ni müzeye dönüştürdü. Bebekleri buraya doldurduk. Hafta sonları annelere ücretsiz bebek yapmayı gösteriyorum. Atık malzemelerin yanı sıra her türlü materyali bebeğe dönüştürüyorum. Kabak, elma, ceviz ve patatesli tasarımlarım var. Saksıları, şişeleri bebeğe dönüştürüyorum. Gelin götürme, mevlit okutma, tarhana yapma, yufka açma ve kurşun dökme canlandırmalarım var. Ülke kültürünü yaşatmak için de yapıyorum. 3 binden fazla bebek yaptım. Her materyali kullanıyorum. Bez bebek köyü kurmak isterim.