Her yıl yaklaşık 500 bin kadına rahim ağzı kanseri tanısı konulurken, bu hastalık nedeniyle 250 bin kadının yaşamı tehlikeye giriyor. Çoğunlukla cinsel temas yoluyla bulaşan HPV, erkeklerde ise ağız, yutak, anüs ve penis kanseri ile genital bölgede siğillere neden oluyor. Erken teşhis ve doğru planlanan tedavi sayesinde HPV ile mücadele etmek mümkün olabiliyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Cemal Ünlü, HPV virüsü hakkında bilgi verdi.
Virüs bağışıklık sistemi ile yok olabilir
Sadece insanlarda hastalığa neden olan HPV, bilinenin aksine ortak kullanılan havuz ve tuvaletler ile havlulardan bulaşmaz. Çoğunlukla cinsel temasla bulaşan hastalık, siğillere ve birçok kanser türüne neden olabilmektedir. Bunlar arasında en çok karşılaşılan ve kadınlarda görülen rahim ağzı (serviks) kanseridir. Uzun süreli doğum kontrol hapı kullanmak, sigara ve klamidya enfeksiyonu da, hastalığın hızlı ilerlemesine ve kansere dönüşmesine neden olabilir. Teşhis için jinekolojik muayene ve smear testi yapılması gerekmektedir. Aslında kadınların nerdeyse % 80-90’ınına yaşamları boyunca HPV bulaşmaktadır. Ancak bağışıklık sistemi sayesinde birkaç sene içinde virüs çoğu kadının vücudunda tamamen yok olmaktadır.
Erkeklerde de kansere yol açıyor
HPV, rahim ağzındaki hücrelerde değişikliklere yol açarak rahim ağzı kanserine neden olmaktadır.
Rahim ağzı kanseri erken dönemde teşhis edildiğinde başarılı bir şekilde tedavi edilebilir. HPV aynı zamanda ender de olsa vulva, vajen, anüs, ağız ve yutak kanserine de yol açabilir. Erkeklerde ise ağız, yutak, anüs ve penis kanseri ile genital bölgedeki siğillerin en önemli nedenidir. Ancak erkeklerde bu kanserlerin görülme sıklığı, kadınlardaki rahim ağzı kanserine göre son derece düşüktür.
Aşının yanı sıra düzenli kontrol gerekli
Virüsten korunmanın en etkili yolu ise bulaşmadan önce aşı yapılmasıdır. HPV aşısı, 9-45 yaş aralığındaki herkese yapılabilir. Virüsle karşılaşılmadan aşı yapılması son derece önemlidir. Aşı Türkiye’de ikili ve dörtlü olmak üzere 2 şekilde uygulanmaktadır. İkili aşı, HPV’nin kanserlerden sorumlu 16-18 tipine karşı koruma sağlarken, dörtlü aşı HPV’nin kansere neden olan tiplerine ilave olarak siğillerden sorumlu olan tiplerine (6-11-16-18) karşı koruyucudur. Aşının, 9-14 yaş grubundaki kişilere uygulanması durumunda, 6 ay ara ile yapılan 2 doz aşılama yeterlidir. 15 yaş ve üzerinde yapılması durumunda ise ilk dozdan iki ay sonra ikinci, üç ay sonra da üçüncü doz yapılmalıdır. Aşının uygulandığı bölgede hafif kızarıklık ve şişme gibi önemli olmayan yan etkiler ortaya çıkabilir. Ayrıca HPV aşısı yapılmış bile olsa rutin rahim ağzı kanseri tarama testlerine devam edilmesi gerekir. Çünkü HPV’nin 16-18 yaş dışında daha az sıklıkla ortaya çıkan ve aynı şekilde rahim ağzı kanserine neden olan tipleri de bulunmaktadır.
Kimler virüse karşı aşılanmalı?
- Gebelik durumunda aşının güvenilirliği tam olarak ispat edilememiştir. Gebelikte uygulanmaması gerekir ancak yanlışlıkla uygulanması durumunda ortaya çıkmış önemli bir yan etki görülmemiştir.
- Emziren annelerde aşı güvenli bir şekilde yapılabilmektedir. Aşı virüse ait genetik materyal içermez ve koruyucu olarak içeriğinde cıva bulunmamaktadır.
- 9 yaş ve daha büyük tüm kız ver erkek çocuklara yapılması gerekir. Erkek çocuklarının aşılanması korumanın yanı sıra daha da önemlisi virüsün cinsel temas yoluyla gelecekte kadınlara bulaşmasını engelleyecektir.