İklim krizi, biyolojik çeşitlilik kaybı ve insan faaliyetleri birçok türün devamlılığını tehlikeye sokarken, Uluslararası Doğayı Koruma Birliğine (IUCN) göre, bunlar arasında Afrika penguenleri de yer alıyor.
1956'ya gelindiğinde popülasyonu yaklaşık 300 bine düşen penguen türü, IUCN tarafından 1984'te "hassas türler", 2007'de ise "nesli tükenme tehdidi altındaki türler" listesine alındı.
İngiliz, Güney Afrikalı, Namibyalı ve Çinli bilim insanlarınca 2024'te kaleme alınan "Afrika Penguenleri Nesli Kritik Olarak Tehlikedeki Türler Arasında Sayılmalı" başlıklı makaleye göre, 20. yüzyılın başında türün popülasyonu 1,5 ila 3 milyon civarındaydı.
Türün hala üreyebilen kolonileri Güney Afrika ve Namibya'da varlığını sürdürürken, Angola ve Mozambik'te artık üreyemeyen, Kongo ve Gabon'da ise hem üreyemeyen hem de koloniden yoksun penguenler bulunuyor.
Makaleye göre, 1993'te yumurtlayan 44 bin 300 çift Afrika pengueni varken, bu rakam 2023'te 9 bin 900 çifte kadar düştü. Bu da türün popülasyonunun son üç nesilde yüzde 77,8 azaldığını gösteriyor.
"Koordineli olunca daha kolay avlanıyorlar"
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Nelson Mandela Üniversitesi Kıyı ve Deniz Araştırmaları Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Lorien Pichegru, iklim krizinin ve bölgede yürütülen petrol arama çıkarma çalışmalarının Afrika penguenlerinin ölümlerine yol açtığını söyledi.
Afrika penguenlerinin de yunuslarınkine benzer iletişim yöntemleri olup olmadığına yönelik bilimsel çalışmalar yürüttüklerini anlatan Pichegru, "Şimdiye kadar yaptığımız deneyler, bu türün de kendi içinde koordineli olunca daha kolay avlanabildiğini gösteriyor." dedi.
Bu iletişim şeklinin, bölgede yürütülen petrol arama ve çıkarma faaliyetleri sonucu artan gürültü nedeniyle aksadığını belirten Pichegru, şöyle devam etti:
"Bu noktada gemilerin sismik gürültü çıkardığı zamanlarda penguenlerin kıyıdan tamamen tersi yönde uzaklaştığını fark ettik. Yani sesten kaçıyorlardı. Deniz trafiği, yakıt ikmali operasyonları ve arama çalışmalarından kaynaklanan gürültülerin onları balıkların olmadığı bir yere doğru, bu gürültüden uzaklaşmaya zorladığını düşünüyoruz. Durum böyle olunca da ölüyorlar."
Pichegru, bölgede çok fazla kuş yaşadığı için oluşan doğal gübrenin de yıllardır birçok ülke tarafından ticari amaçlarla taşındığına işaret etti. Penguenlerin yumurtalarını koyduğu yuvalarını normalde bu gübrelerin altında inşa ettiğini dile getiren Pichegru, ancak doğal gübrede yaşanan ciddi düşüşle birlikte açık havada kalan yuvaların, doğal etmenler karşısında savunmasız hale geldiğini bildirdi.
Küresel ısınmayla bölgede artış gösteren sıcaklıkların, ısıya karşı çok hassas bu hayvanları Antarktika'dan gelen akıntıların bulunduğu kıyı bölgelere gitmek zorunda bıraktığını anlatan Pichegru, bu durumun da penguenlerin yumurtalarını ve yavrularını koruyamamasıyla sonuçlandığını söyledi.
"Penguenler ortadan kaybolduğunda diğer türler de onları takip edecektir"
Kendisinin de aralarında olduğu bilim insanlarının, bu yavruları kurtarmak için koruma programları başlattığına değinen Pichegru, penguenleri toplayarak iyileştirme merkezlerinde beslenmelerine ve hayatta kalmalarına yardımcı olduklarını, bunu yapmadıkları takdirde hava şartları başta olmak üzere birçok faktörün bu canlıların ölümüne yol açacağını belirtti.
Afrika penguenlerinin korunması için acil harekete geçilmesi çağrısında bulunan Pichegru, şunları kaydetti:
"Her yıl Afrika penguenlerinin yüzde 8'ini kaybediyoruz ve bu şekilde devam ederse 2035 yılına gelindiğinde bu türün yok olması bekleniyor. Bu nedenle bilim insanları olarak bu hayvanların artık 'nesli kritik olarak tükenme tehdidi altındaki türler' listesine alınması için çalışıyoruz. Yıl sonunda bu çabalarımızın sonuç vereceğini düşünüyorum. Öyle olması halinde Afrika penguenleri söz konusu listedeki tek penguen türü olacak."
Pichegru, uçamayan, uzağa gidemeyen bu hassas kuşların, bulundukları bölgenin değişen koşulları karşısında ilk alarm veren tür olduğuna işaret ederek, "Yaşadıkları bölgenin ekosisteminde bir problem varsa bunu ilk penguenlerde görürüz yani penguenler ortadan kaybolduğunda bu, diğer türlerin de onları takip edeceği anlamına geliyor." ifadelerini kullandı.
Bölgedeki penguen neslinin tükenmesiyle ekosistemde görülecek değişimler nedeniyle yine aynı bölgede yaşayan sümsük kuşları, karabataklar, diğer deniz memelileri ve balık türlerinin de tehlikede olacağını dile getiren Pichegru, "Afrika penguenleri insanlar tarafından çok seviliyor. İnsanlar bu sevimli hayvanların kurtarılması için savaşacaklardır. Biz de bu türün kurtarılmasıyla bölgedeki tüm ekosistemin kurtulması üzerine çalışıyoruz." diye konuştu.
Muhabir: Yeter Ada Şeko