7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerde görev başında bulunan ve vakit kaybetmeksizin enkazdaki arama kurtarma faaliyetine başlayan itfaiye personeli depremin ağır etkilerine karşın görevlerini sürdürüyor.
Malatya Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Hizmetleri Daire Başkan Vekili Ahmet Kılınç, 6 Şubat'ta yaşadığı evin de ağır hasar aldığını, çocuklarını güvenli bir yere bıraktıktan sonra görevinin başına geldiğini anlattı.
Tüm itfaiye personelinin depremin hemen ardından göreve başladığını ifade eden Kılınç, depremzede kimliklerini bir kenara bırakarak görevlerini yerine getirdiklerini kaydetti.
Yardım feryatlarının halen kulaklarında çınladığını belirten Kılınç, "600'e yakın vatandaşı enkazdan çıkardık ama gönül isterdi ki kimsenin burnu kanamasın. İtfaiye personeli arkadaşlarımın hepsi birer kahraman çünkü hepsi aynı zamanda birer depremzede." dedi.
"İki ekmeği 17 kişi paylaştık"
İtfaiye personeli Kenan Özcan, depremin ardından hemen göreve başladığını ve yıkılan binaların enkazında kurtarma çalışması yaptıklarını söyledi.
İkinci depremin ardından bir süre bekledikten sonra kurtarma çalışmalarına devam ettiklerini ve çok sayıda kişiyi enkazdan çıkardıklarını dile getiren Özcan, şöyle devam etti:
"Keşke daha fazla çalışabilseydik, daha çok insana ulaşabilseydik. O dönem ara verdiğimiz sürede bunun muhasebesini yapıyorduk. O günün şartları, soğuk, açlık, moral ve motivasyon ona göre müdahale ediyoruz. İlk depremde moralimiz yüksekti ve hepsine müdahale etme şansımız vardı ama ikinci depremde moralimiz sıfıra indi. Yıkım çok fazlaydı, az kişiydik, bir taraftan da açlıkla mücadele ediyorduk. Sabah bir enkazın başında bir bardak süt vermişlerdi onu içtim, akşam 11'de başka bir yerde ise bir vatandaş iki ekmek verdi, o iki ekmeği 17 kişi olduğumuz için 17'ye böldük. Aç olduğumuz için enerjimiz kalmamıştı. Bir vatandaş 'ağabeyim ve yengem enkazda, bir delik açtık, yaşadığını görebiliyoruz' deyince oraya yöneldik. Çalıştığımız herkes sırayla balyozu vurarak vatandaşları çıkardık."
"O anı unutamıyorum"
İtfaiye personeli Metin Farımaz da depreme evde yakalandığını, ailesini güvenli bir yere bıraktıktan sonra görevinin başına geldiğini ve enkazda kurtarma çalışmalarına başladığını söyledi.
Depremin ikinci günü Yenihamam Mahallesi'nde bir binanın enkazında bir anne ve çocuğuna ulaştıklarını anlatan Farımaz, "Ulaştığımızda annenin çocuğunun üzerine kapandığını gördüm. Anne vefat etmiş ancak kucağındaki 3 yaşındaki çocuğu canlıydı. O zaman çok duygulanmıştım, o anı unutamıyorum." diye konuştu.