Akşam namazı için gittiği caminin sandalye ile donatıldığını gören İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç, "Yakında cami içlerinde salon takımları görmeye mi başlayacağız?" diye isyan etmişti.
Camilerde ve mescitlerde tabure ve sandalye üzerinde namaz kılma durumunu yeniden değerlendiren Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, aldığı kararı 81 ilin valiliği ve il müftülüğüne tebliğ etti.
Namaz vakti girince evlerinde, bulundukları yerlerde, cami ve mescitlerde tabure ve sandalye üzerinde namaz kılınabilmesine ilişkin Din İşleri Yüksek Kurulu’nun aşağıda yer alan görüşü uyarınca vaaz ve hutbeyle duyurulacak olan yeni kararlar ise şu şekilde:
CAMİ KÜLTÜRÜYLE BAĞDAŞMIYOR
* Namazı normal şekli ile ayakta kılmaya gücü yetmeyen kimse için asıl olan namazı oturarak kılmaktır. Böyle kişilerin namazını kendi durumlarına göre diz çökerek veya bağdaş kurarak yahut ayaklarını yana ya da kıbleye doğru uzatarak kılmaları uygun görülmüştür.
* Dini açıdan zorunlu ve meşru bir sebep bulunmadıkça namaz kılmak amacı ile camilerde sıralar halinde sabit oturakların yapılmasının, cami doku ve kültürüyle bağdaşmadığı; bu sebeple hastalık ve özürlülük gibi herhangi bir rahatsızlığı bulunan kimselerin, zorunlu olmadıkça namazlarını sandalyede değil, yere oturarak kılmalarının uygun görülmüştür.
SABİT OTURAKLAR KALDIRILACAK
* Cami görevlileri tarafından engelli, yaşlı ve mazeret sahibi olan vatandaşlarımızın namazlarını oturarak veya tabure üzerinde nasıl kılacakları hususu titizlikle anlatılacaktır.
* Cami ve mescitlerde ima ile namaz kılanlar için hazırlanan sabit oturaklar kaldırılacaktır. Camilerde ihtiyaç olması halinde sadece katlanabilir tabure kullanılabilecektir. Hiçbir şekilde oturması mümkün olmayacak tarzda mazereti olanlar katlanabilir taburesini alıp safların arasına girerek namazlarını kılacaklardır.