Türkiye ve İzmir ekonomisi ile ticaret ortamı hakkında bilgilerin verildiği oturumun açılışına katılan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “İzmir’in ticarette tarihsel temeline dayanarak geliştirdiğimiz temel yaklaşımlardan biri de ülkemiz ve dünyanın farklı yerlerindeki yatırımcıları bir araya getirerek birlikte kazanmanın önünü açmaktır. Bu amaca hizmet eden “İzmir İş Günleri”nin İzmir’in değerli iş insanlarına, şehrimize ve ülkemize çok değerli katkılar sunacağına inanıyorum” dedi.
T.C. Ticaret Bakanlığı himayelerinde, İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliği ve İZFAŞ’ın organizasyonuyla gerçekleşen 88. İzmir Enternasyonal Fuarı İzmir İş Günleri toplantıları başladı. İki gün boyunca uluslararası ticaretin merkezi haline gelecek toplantılara, sanayi, ekonomi ve ticaret bakanlıklarından 13’ü bakan, 5’i bakan yardımcısı olmak üzere 40 ülkeden 190 resmi delegasyon katılacak.
İş Günleri’ne bakanların yanı sıra ülkelerin büyükelçileri, bürokratları, sanayi ve ticaret odaları ile muhtelif iş kuruluşları düzeyinde katılımlar sağlanacak.
Türkiye ve İzmir ekonomisindeki fırsatlar, ticari potansiyeller, işbirlikleri ve teknik alt yapıların tanıtıldığı “Türkiye Ekonomisi, İş ve Ticaret Ortamının Tanıtımı” isimli oturumla İş Günleri ve İzmir Fuarı’nın uluslararası ticareti başladı.
Açılışını İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in yaptığı İzmir İş Günleri’nin ilk oturumunda Ticaret Bakanlığı, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi, İzmir Ekonomi Üniversitesi ve Eximbank temsilcileri İzmir ve Türkiye’nin yatırım olanaklarının tanıtıldığı sunumlar gerçekleştirdi. “İzmir Ön Asya’nın Başkenti” Konuşmalarında İzmir’in ticari potansiyelinin 8 bin 500 yıllık bir geçmişe sahip olduğuna değinen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Bir liman kenti olarak kurulan İzmir her zaman bir ticaret şehri olmuş; 1800’lerin başından itibaren de dünyanın en varlıklı ve en gelişmiş metropollerinden biri halini almıştır.
Batı’da genel ifadeyle “güneşin doğduğu yer” şeklinde tarif edilen Levant Bölgesi’nin en gelişmiş limanına sahip olan İzmir’de, dönemin ticaretinin önemli bir kısmı gerçekleşmiştir. Tam da bu nedenle araştırmacılar İzmir için “Ön Asya’nın Başkenti” tanımını yapmaktadır” dedi.
“Amacımız uluslararası yatırımcıları buluşturup birlikte kazanmak” İzmir’in tarihsel temeline dayanarak geleceği şekillendirmeyi hedeflediklerini belirten Başkan Soyer, “İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak İzmir’in bu tarihsel temeline dayanan yenilikçi bir strateji hazırladık.
Stratejimizde belki de bütün bu amaçlarımızı birbiriyle bütünleştiren iki şey ekonomi ve demokrasidir. Biliyoruz ki dünya her geçen gün değişiyor.
Sadece ülkelerin genel politikaları değil bizlerin yöneticiliğini yaptığı şehirler de artık doğrudan halk iradesiyle geleceği şekillendiriyor.
Bu gerçeklik şehrin ekonomisini canlandırmak için birbirinden farklı proje ve önceliklere önem vermemiz gerektiğini bize bir kez daha gösteriyor. Yeni stratejimizin temel yaklaşımlarından biri ülkemiz ve dünyanın farklı yerlerindeki yatırımcıları bir araya getirerek birlikte kazanmalarının önünü açmaktır.
Bugün burada, bu amaca hizmet eden bir buluşmaya ev sahipliği yapıyoruz” diyerek toplantıların önemini vurguladı. “Yeni İpek Yolu Projesi stratejik hedeflerimiz arasında önemli bir yer tutuyor” Başkan Tunç Soyer, fuarın partner ülkesi Çin Halk Cumhuriyeti’nin Bir Kuşak Bir Yol adıyla açıklanan Yeni İpek Yolu Projesi’nin Türkiye ayağının doğudan batıya açılan bir kapı olduğunun altını çizerek, şu ifadelerde bulundu: “Bu projenin tarihte ön Asya’nın başkenti olarak bilinen şehrimiz İzmir’e uzanması en büyük temennimiz.
Bu iş birliği çerçevesinde karayolları, demiryolları ve limanlar dahil olmak üzere ulaştırma ağları konusunda iş birlikleri geliştirilmesi mümkün olacaktır.
Bu aynı zamanda bizim stratejik hedeflerimiz arasında çok önemli bir yer tutuyor. Bu toplantıların Çin ile ülkemiz arasında ticaretin öne çıktığı alanlarda sektör temsilcilerine, İzmir’in değerli iş insanlarına, İzmir’e ve ülkemize çok değerli katkılar sunacak çalışmalar yürütülmesini diliyorum.
Çin Halk Cumhuriyeti başta olmak üzere tüm konuk ülkelerimizin İzmir ve ülkemizdeki yatırım olanaklarını değerlendireceğini ve iş birliklerini geliştireceğini ümit ediyorum”. “Ticaretin dengeli gelişimine önem veriyoruz” Oturumları yöneten T.C. Ticaret Bakanlığı Dış Temsilcilikler ve Uluslararası Etkinlikler Genel Müdürü G. Müge Varol Ilıcak ise, fuarın kültürlerarası etkileşim misyonuna katkı sağlamak amacıyla artan bir ivme ile İzmir İş Günleri’ni gerçekleştirdiklerini belirterek, “Fuarın uluslararası arenadaki tanınırlığını artırmak amacıyla beş yıldır bakanlığımız çatısı altında uluslararası devlet düzeyindeki katılımlarla fuarda yer alıyoruz.
Bu katılımların ülkelerimiz arasındaki ticari, ekonomik kültürel ve tüm ilişkilerimize pozitif ivme kazandıracağından eminiz.
Çin Halk Cumhuriyeti’nin bu yılın partner ülkesi olması elimizi çok güçlendirdi. 2018 yılı itibariyle ülkemizin Çin ile ulaştığı ticaret hacmi 23,6 milyar dolar seviyesinde.
Almanya ve Rusya’nın ardından Çin en büyük ticaret ortağı. Bu rakamlar aslında ticaretin dengeli bir temelde gelişmesine ne derece önem verdiğimizi kanıtlıyor” şeklinde konuştu.
İzmir ve Türkiye’nin ticari haritası çıkarıldı Oturumda ayrıca, T.C. Ticaret Bakanlığı Ticaret Araştırmaları Genel Müdür Yardımcısı Recep Demir Türkiye’nin genel ekonomik görünümü ve dış ticaretine yönelik bilgiler verirken; Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Proje Yöneticisi Ahmet Cüneyt Selçuk Türkiye’de yatırım ortamları ile fırsatlarını anlattı. Uluslararası krediler ve finans olanakları Eximbank Uluslararası Krediler Daire Başkanı Suzan Usta tarafından açıklanırken; İzmir Ekonomi Üniversitesi Uluslararası Ticaret ve Finans Bölümü öğretim görevlisi Prof. Dr. Coşkun Küçüközmen, İzmir’in ekonomik haritasını çıkartarak ticaret potansiyeline yönelik sunumunu gerçekleştirdi.
Toplantıların ilk gününde ayrıca Senegal, Maldivler, Butan, Gambiya, Macaristan, Ekvador ve Makedonya’nın ülke sunumları ile ikili iş görüşmeleri gün boyu sürdü. İki gün boyunca uluslararası ticaretin merkezi haline gelecek İzmir İş Günleri’ne 18’i bakan ve bakan yardımcısı düzeyinde olmak üzere katılan 40 ülke ise şöyle: Butan, Gambiya, Nikaragua, Fildişi, Sierra Leone, Surinam, Bosna-Hersek, Sri Lanka, Namibya, Somali, Kongo, Kuzey Makedonya, Gana, Myanmar, Çin Halk Cumhuriyeti, Türkmenistan, Andorra, Küba, Tayland, Kongo Demokratik Cumhuriyeti, Tataristan,
Özbekistan, Botswana, Güney Sudan, Irak, Birleşik Arap Emirlikleri, Endonezya, Bulgaristan, Ekvator, Burkina Faso, Gine, Macaristan, Nijer, Kırgızistan, Nijerya, Togo, Gine Bissau, Brunei, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Gabon.