Paşalimanı’nda toplanan çevre aktivistleri, Çeşme’de artık neredeyse tek kalmış yeşil doğa ve deniz kıyısının satılarak yok edilmesini ve betonlaşması istemediklerini bildirdi.
105 dönümlük bölgede 50 bin ağaç ve bitki türü var. Bölgedeki SİT dereceleri ve imar yasakları bir gecede değiştirilerek 265 milyon 365 bin lira rayiç bedeliyle satışa çıkarılmıştı.
Paşalimanı Platformu sözcüsü Şükran Çelebi, bölgenin doğal yapısının bozulmaması için her türlü mücadeleyi vereceklerini, kanunların izin verdiği ölçüde yapılaşmayı engelleyeceklerini söyledi.
Çeşme Çevre Platformu adına konuşan Dr. Ahmet Güler ise şöyle dedi: “Türkiye’nin gelmiş geçmiş beş büyük çevrecisi vardır, en büyük çevreci Atatürk’tür, bir çınar ağacının dalı kesilmesin diye koskoca bir köşkü yerinden 50 metre ileriye yürütmüş ve doğaya verdiği önemi ortaya koymuştur, ikincisi ise Halikarnas Balıkçısı, üçüncüsü Manisa tarzanı, dördüncüsü ‘Toprak Dede’ olarak bildiğimiz Hayrettin Karacadır. Kamuoyu tarafından pek bilinmeyen beşinci en büyük çevreci ise Dr. Halis Temel’dir. Bize bıraktığı bu muhteşem doğa eseri korunmalıdır. Onun mirasının yerine bizim şimdi beton apartmanlar değil, onun heykelini dikmemiz lazımdır.”
Paşalimanı Platformu ve Çeşme Çevre Platformu’nun açıklamasında, satışa çıkan arsanın satışından mirasçı hiçbir kuruluşun fayda görmeyeceğini, arsalar satılırsa elde edilen gelirin zaten bankada bloke olacağını kaydetti: “Vakıf senedine göre sadece ana sermayeden gelecek kar payları çeşitli kurumlara dağıtılacak. Dağıtılacak olan bu kar payı çok düşük bir meblağ, bu paranın hiç kimseye bir faydası olmayacak, olan doğa harikası alana olacak. Satışı hiç kimseye faydası yok ama o bölgedeki doğayı denizi tahrip edecek, betonlaşmaya yol açacak bir girişim.“