İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı deniz taşımacılığından sorumlu şirket İzmir Deniz İşletmeciliği Nakliye ve Turizm Ticaret A.Ş’den (İZDENİZ) yapılan açıklamada, İzmir Körfezi’nde su seviyesinin oldukça düşmesi nedeniyle Pasaport İskelesi'nin geçici olarak kullanıma kapatıldığı belirtildi.
Açıklamada, bu hattaki sefer programlarının Alsancak İskelesinden yapılmaya devam edeceği ifade edildi.
Denizin çekilmesi, Konak ilçesindeki iskelenin bulunduğu sahil şeridinde de görüldü. Kıyı kesiminde kayalıklar ve yosunların ortaya çıktığı gözlendi.
"Poyraz, suları güneye ittiriyor"
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, AA muhabirine, söz konusu durumun geçen haftalarda etkili olan sert poyraz ve gelgitten kaynaklandığını belirtti.
Lodosla birlikte suyun yeniden yükseleceğini vurgulayan Yaşar, şunları kaydetti:
"Bu, her yıl olan bir şey ama geçen yıl ve bu sene daha fazla hissettik. Bu yıl daha sert bir çekilme oldu, bu bildiğimiz bir konu. Zaten 1873 yılında Kordonboyu yapılırken onun ihale şartnamesinde şöyle bir madde vardır 'Maksimum gelgitin en az 1,5 metre üzerinde olacak şekilde inşa edilecektir' diye belirtmişler. Yani insanlar o günden zaman zaman suyun çok düştüğünü, zaman zaman ise çıktığını biliyorlar. 15-20 gündür sürekli kuzeyli rüzgarlar esti ve bu nedenle de mart ayı da çok soğuk geçti. Poyraz, suları güneye ittiriyor, sadece burada değil Marmara'dan Marmaris'e kadar tüm bölgelerde çekilme var. Kuzeyli rüzgarlar suyu uzun süre itti ve bu nedenle Afrika kıyıları şişti bizde ise düştü. Bu tamamen meteorolojik bir olay, yavaş yavaş hava lodosa dönmeye başladı ve yakında toparlayacaktır."
"Korkulacak bir durum söz konusu değil"
DEÜ Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir ise Türkiye ölçeğinde ilkbahar ve sonbahar aylarında oluşan deniz çekilmesinin ay hareketleri ve meteorolojik olaylarla ilişkili olduğunu ifade etti.
Bunun ana nedeninin gelgit olayları ile atmosfer basıncı değişimi ve rüzgarların olduğunu dile getiren Sözbilir, şunları söyledi:
"Böyle bir durumda yüksek basınç alanlarında su seviyesi düşmesi ve düşük basınç alanlarında ise su seviyesi yükselmesi gerçekleşir. Suyun çekilmesinin yatay mesafesinin fazla olması kıyının eğim açısıyla ilişkilidir. Kıyının eğim açısı fazla ise su çekilmesi kısa, eğim düşük ise uzundur. Son günlerde Ege kıyılarında gözlenen su çekilmesinin depremle bir ilgisi yoktur ve bu çeşit su çekilmesinin sonrasında tsunami olma olasılığı da yoktur. Dolayısıyla son günlerde Ege kıyılarında meydana gelen deniz çekilmesi olayında korkulacak bir durum söz konusu değildir."
Öte yandan Ege kıyılarındaki deniz çekilmesi Çeşme, Seferihisar ve Urla gibi kıyı ilçelerinde de görüldü.