Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, incelemelerde bulunmak üzere düzensiz göçmenlerin Yunanistan'a geçmek için akın ettiği Edirne'ye geldi.
Bu kapsamda ilk olarak Edirne Valisi Ekrem Canalp'i ziyaret eden Malkoç, çalışmalar ve son durum hakkında bilgi aldı.
Malkoç, burada gazetecilere yaptığı açıklamada, uluslararası haklara sahip olan göçmenlere Yunan güvenlik güçleri tarafından insan onuruna yakışmayan müdahaleler yapıldığını ve 2 göçmenin vurularak öldürüldüğünü belirtti.
Özellikle Suriye iç savaşından sonra Türkiye'nin büyük bir göç dalgasıyla karşılaştığını anlatan Malkoç, Türkiye'nin 3,5 milyon Suriyeliyi misafir ederek, insanlığın onurunu ve haysiyetini temsil ettiğini vurguladı.
Bu süreçte Türkiye'nin başta Avrupa Birliği olmak üzere, bütün dünya ülkeleri tarafından yalnız bırakıldığını vurgulayan Malkoç, "İdlib'de son yaşanan olaylar, ayrıca dünyadaki ve bölgemizdeki son gelişmelerden sonra Türkiye'de bulunan misafirlerin ve göçmenlerin, Avrupa'ya gidiş konusunda uluslararası hukuk açısından kendilerine bir serbestlik tanınmıştır. Bu anlamda da Edirne'ye çok kısa zamanda 150 bin civarında göçmen dayanmıştır." diye konuştu.
"İki göçmen Yunanlılar tarafından vurularak öldürüldü"
Sınırdan geçmeye çalışan göçmenlere Yunanistan tarafından insanlık dışı muamele edildiğini kaydeden Malkoç, "Hepimiz basından, sosyal medyadan, yazılı ve görsel medyadan izledik. Özellikle Yunan kolluk kuvvetlerinin ve sorumlularının göçmenlere karşı davranışlarının uluslararası hukuka uymadığını, aşırı derecede kuvvet kullandıklarını, şiddet kullandıklarını ve insan onurunu, haysiyetini ayaklar altına aldığını gördük. Dün de basına yansıdığı gibi iki göçmen Yunanlılar tarafından vurularak öldürüldü. Onlarca da yaralı var ve bunların bir kısmı ise ağır yaralı." ifadelerini kullandı.
Kamu denetçiliği (ombudsmanlık) kurumunun aynı zamanda bir insan hakları kurumu olduğunu anımsatan Malkoç, yaşanan olayları insan hakları açısında tespit etmek ve raporlamak için bölgeye geldiklerini belirtti.
Malkoç, "Yunanistan sınırında yaşanan olayları insan hakları açısından yerinde görmek ve Yunan kolluk kuvvetlerinin aşırı güç kullanmaları, ölüme sebebiyet vermeleri, insan haklarını çiğnemelerini yerinde tespit edip bunları bütün dünya ombudsmanları ve insan hakları savunucularına rapor etmek için heyet olarak buradayız. Ülkemizde insanlarımızın bugüne kadar bu göçmenlere gösterdikleri gönül genişliği, sabır ve sevgiden dolayı bu millete mensup olmanın gururunu tekrar hep birlikte yaşıyoruz. Devletimizin bugüne kadar kendilerine sağladığı yardım ve destekten dolayı da devletimize minnettarız. Öyle umut ediyoruz ki dünyadaki insan hakları savunucuları, dünyadaki vicdan sahibi insanlar burada yaşanan olaylara gereği kadar duyarlılık gösterirler. İşte onların duyarlılık göstermesi için de biz üzerimize düşeni yapacağız." değerlendirmesini yaptı.